Oy vermeyi unutmayınızzz
~İyi okumalar~♫ Beyoncé & Jay Z - Drunk In Love ♫
Artık saymayı bırakmıştı genç varis, bunun kaçıncı sabah olduğunu bilmiyordu. Hava aydınlanıp hazırlıklarının tamamlanmasına eş olarak yemek salonuna indiğinde karşılaştığı ilk kişinin Jungkook olmasına öylesine alışmıştı ki bazen yanından geçip gitmek yerine ona doğru yürümek ve bedenini kolları arasına almak istiyordu. Ancak tek yaptıkları birkaç saniye sürecek kadar göz teması kurmak ve belli belirsiz bıyık altında sırıtmaktı. Masaya geçene kadar gülüşünü bastırmak için de dudağını dişlerdi.
Jungkook bu süreçte sevdiği adamı baştan aşağı süzmeyi de ihmal etmezdi. Bugün giydiği, kendisi için özel olarak gönderilmiş Prada markalı, kraft renkli takımı üzerine öylesine yakıştırmıştı ki gözlerini alamadı. Ne çok kısa ne çok uzun olan dalgalı saçlarından birkaç kalın tel alnına düşmüşken yüzü capcanlı görünüyordu. Taehyung her zamanki gibi göz kamaştırıcıydı ve Jungkook bir an önce şu yemek faslının bitmesini yeğliyordu.
Artık sevgili oldukları ve geçirdikleri zamanların en güzel kısımlarından biri de arabayla şirkete gidene kadar ki geçen süreydi çünkü genç varis ön koltukta oturan çalışanlarını aldırmadan yol boyunca elini tutardı ve o süre boyunca parmaklarıyla pürüzsüz teni okşayabilmek sanki kendisine verilmiş bir ödül olurdu. Adeta günü için enerji depolardı. Her kahvaltı faslı da bunun heyecanı ile hızlı geçerdi. Ancak bu sabah Nana da onlara eşlik edeceğinden muhtemelen yan yana olamayacaklardı.
Masaya geçmeden önce centilmen bir davranışla kız arkadaşının sandalyesini çekti varis ve Nana gülerek milyon dolarlar olan sandalyeye yerleştikten sonra kendisi de yerine oturdu. Masadaki eksik üyeler de geldiğinde izinle birlikte yemeğe başlamışlardı.
Nana ve Taehyung bu ortamdan kurtulmak ister gibi hızlı davranırken günlerdir konuşmak için fırsat kovalayan anne Kim'in beklenmedik konuşması dikkatleri üzerine topladı.
"Harin, duyduğuma göre kıdemli asistanının rahatsızlığı ciddi bir seviyedeymiş hatta bugün ameliyat olacakmış?" güzel kız kendisine yöneltilen soru ile duraksayarak annesine baktığında hafifçe kaşları çatılmıştı. Bu konuyla ilgilenmesini ya da sözünü etmesini beklemiyordu. Bu yüzden garipsemiş ve rahatsızca yerinde kıpırdandıktan sonra oturuşunu düzeltirken kısaca Taehyung'a bakmıştı. O sıra annesinin kendisine istemsizce büyük bir fırsat verdiğini düşünüyordu. Normalde yapacağı bu konuşma için bir plan hazırlamayı düşünürken şimdi irticalen devam etmek zorunda kalıyordu.
"Aslında... ben de bugün Taehyung ve büyükbabamla bu konuyu konuşacaktım fakat siz erkenci davrandınız anneciğim... Bareum, kısa süre önce aniden böbrek rahatsızlığına yakalandı. Neyseki ailenin ayrıcalıkları ile öncelikli listesinde ve nakille birlikte tedavi olabilecek. Durumu iyiye gidiyo-"
"Durumu ne kadar iyi olursa olsun sağlık problemi yaşayan insanların aramızda yeri yok. Tedavi sonrasında işine devam edemez. Bir süre yardımcı asistanlar ile idare et güzel torunum. Sonrasında eğitime aldıklarımızdan birini sana tahsis ederiz," Harin böyle olacağını en başından beri biliyordu. Bu durum ne kadar moralini bozsa da yapacak bir şeyi yoktu. Yeni kıdemlisini de kendisine alıştırmanın bir yolunu bulurdu. Şimdilik aklındaki plan üzerine yoğunlaşmalıydı.
"Nasıl uygun görürseniz kabulüm büyükbabacığım. Esasen bu hafta için sizlerden ayrı ve özel bir isteğim olacaktı. Biliyorsunuz ki son günlerim epey yoğun geçiyor, özellikle de bu hafta oldukça hareketli olacak. Bu sebeple hafta boyunca Jungkook'un Taehyung yerine bana eşlik etmesini istiyorum,"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bird in Cage • Taekook
Fanfiction"Birini sevmek, o kişinin eksikliklerini tamamlamaya gönüllü olmak demekmiş. Bu yüzden sana özgürlüğümü adıyorum kafesteki kuş." -Taekook 𐤀