|39|

670 43 16
                                    








Bu bölüm +12'dir.

Ramazan ramazan Günah Point elde etmek isteyenler, bu bölüm tam size göre! Abartılacak kadar da kötü değil bu arada, sadece öncesinde bir uyarı bırakayım dedim. 

Keyifli okumalar. 











Heyecanlı nefeslerim karşımdaki tene vurup bana geri dönüyordu. Üzerimde bir ağırlık vardı fakat bu ağırlık boğucu değildi.

Nefes nefeseydim. Soru soracak ya da konumumu sorgulayacak gücüm yoktu. Bedenim ve zihnim, tek bir şey için yalvarıyordu.

Yumuşak dokunuşların zamanla daha bir cesaret kazandığını, aşağılarıma doğru istikrarlı bir yol çizdiğini hissedebiliyordum. Sıcak eller, belli ki üzerimdeki kişiye aitti, saçlarımı tarayarak sırtımı avuçladılar. Algımı toplayamıyordum, dağılmıştım ve onun altında delirmek üzereydim.

Hiçbir şeyin önemi yoktu, hiçbir şeyden endişeli değildim. O doğru olanı bilirdi, beni inciteceği aklımın ucundan bile geçmemişti.

Boynuma yapılan arsız bir dil darbesi ile titredim. Öyle bir uyarılmıştım ki gülüşü andıran bir inleme kaçırdım. Ona boynumdan huylandığımı söylemiştim oysa.

Memnun bir hm'lama ile burnumu çıplak göğsüne değdirdim. Kokusu tertemizdi, benim ise ihtirastan başım dönüyordu.

Daha fazlasını istiyordum. Çok daha fazlasını.

''Devam etmeyecek misin?'' diye sordum soluklarım arasında. Bedenim onun için hazırlanmıştı, tek yapması gereken devamı gelecek o ilk lokmayı almaktı. Neyi bekliyor olabilirdi?

Sessizliği beni öldürüyordu. Güçten düşmüş elimi yavaşça kaldırarak yüzüne götürdüm. Başparmağımla sert dudaklarını sevdim. Bu dudaklar bir tek bana açılmalıydı, yalnızca beni söylemeliydi.

Bacaklarım arasındaki ıslaklık artık katlanılamazdı. Daha önce hiç böyle bir işkence şekli görmemiştim. ''Lütfen..!'' diye sızlandım. Onun için nasıl hazır hale geldiğimi, nasıl sabrettiğimi göremiyor muydu?

Arka planda çalan saçma müziğe yüzümü buruşturdum, eğer umursamazsam susardı belki. Şu an tek ihtiyacım, ileriye bir adımdı. Böylece tamamıyla kendimi bırakacak, onun kolları arasında eriyecektim.

Benim lügatımdeki sevgi, böyle bir şey olmalıydı.

''Telefonunu kapatamaz mısın?''

Boş vermeyi umduğum ses aklımı karıştırıyordu, üstelik biri tuşlarla oynuyormuş gibi ses giderek artıyordu.

''Benim telefonum değil.'' dedi sakince, sinirlenmeye başladığımı hissettim. Aramızdaki o büyülü hava dağılmıştı, bunu kabullenemeyerek elimi yumuşak yatağın üstünde gezdirdim. Lanet telefonun yerini bulmak için kısık tuttuğum gözlerimi kapadım.

Ajtó |boyxboy|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin