HOLDİNG BREATH © taekook

17' | Bul Beni.|

__________________________&___________________________

"Taehyung.."

Jungkook'un durumu günden güne kötüye gitmeye başlıyordu. Bay Kim'de bunun farkındaydı ancak vakti gelen her şeyi yapmaları gerekiyordu ve bunu yapmadan da onu serbest bırakma niyetinde değildi.

Oğlu uyanalı 3 gün olmuştu, Taehyung uyandığında ona geleceğini söyleseler de hemen işkillenmişti. Bu durum çok şüphesini çekmişti, çünkü Jungkook iyi olsaydı onun ellerini tutardı, yanında olurdu.

Eğer şu an çocuğu yok ise bir şey olduğunu anlamıştı. Bu yüzden Namjoon gil daha fazla dayanamayarak ona olanları anlatmıştı. Hastaneden çıkması yasak olsa da, bugün dayanamayarak çıkmıştı hastaneden.

Jungkook bunlardan habersizdi, ancak onu çok özlüyordu. Onun kokusunu, sesini, ona ait her biz zerre içinde alev gibi yandıkça yanıyor, sıcakladıkça özlemi artıyordu. Daha fazla böyle yapamıyordu, yapamazdı da.

Taehyung onun her şeyiydi, tüm evreni, tüm dünyası, ona hayat veren her bir zerre Taehyung idi. Şimdi ise ondan uzakta bomboş ve karanlık bir odada, tüm gerçekler onu bulsun diye bekliyordu.

Bay Kim tüm günlüğü okumuştu. Jungkook'un ise en son kaldığı yer hafızasında değildi.

#FLASHBECK#

Bayan Emily ve Bay Jeon, şehirden çıkmış ve bir tatile gelmişlerdi.

Haftalardır buradalardı, şaşırtıcı bir gerçektir ki bu tatil bayan Emily'e gerçekten çok iyi gelmişti. Ancak buradan evli olarak çıkacağını da hayal etmiyordu.

Aklı burada boşalmıştı, zihni temizlenmiş ve eskisi kadar kötü hissetmeyi de bırakmıştı. Uykularına giren Bay Kim'in yüzünü unutmaya başlıyordu. Bu gerçekleri kabullenmesiyle ilgiliydi. Her kabulleniş onun için biraz daha unutma sebebi oluyordu, belki de unutmuyor ama alışıyordu.

O günlerini eğlenerek geçirirken Bay Jeon'dan da uzak durmayı bırakmıştı. Adama yaklaştıkça sıcak kanlı olduğunu düşünüyordu bu ona da iyi geliyordu. Tabii adamın ona dönüş gecesi yapacağı evlilik teklifinden bi' haberdi.

Odanın balkonundan dışarıyı izlerken yanına gelen adam'ı fark etmemişti. Bay Jeon güneş kremini yüzüne sürdükten sonra ona bakarak boğazını temizledi.

"İnelim mi artık?"

Beraber biraz yüzeceklerdi. Bayan Emily gülümseyerek havuz çantasını aldıktan sonra önden geçmesi için bekledi. Lâkin Bay Jeon elini beline koyarak onu öne doğru ittirmişti. Hafifçe yanakları kızaran kadın gülümseyerek önden ilerlemeye başladı.

#END#

"Sikeyim artık!"

Taehyung durduğu lavabo önünde kendisini izliyordu. Aynadan yansıyan yüzü hâlâ yaralar içerisindeydi, ağrısı çoktu yorgundu.

Ancak şu an onun için en önemli şey Jungkook'u bulmaktı. Onun hayatta olduğunu hissedebiliyordu, ancak Jungkook karanlıktan ve tek kalmaktan korkardı bunu da biliyordu.

Haftalar olmuştu. Belki ona şiddet uygulamışlardı, belki de dokunmuşlardı.. bu ihtimaller her aklına geldiğinde gözü dönüyordu. Yeniden içine öfke dolarken gergince ısırdı alt dudağını, tıpkı Jungkook'un her daim yaptığı gibi.

"Dayan Jungkook, dayan bebeğim."

Kendi kendisine fısıldarken iç çekerek başını sağa sola salladı. Saatlerdir arıyorlardı, ancak hâlâ hiçbir gelişmeye rastlamamışlardı. Kaza yüzünden hafızası tam olarak yerinde de değildi. Bu yüzden onu kimin kaçırdığına dair aklına hiçbir ihtimal gelmiyordu.