26' | Kim Haklı?|

350 41 7
                                    

_________________________&____________________________

Akşam yemeği saatinde Seok-Jin'in kapıyı alacaklı gibi yumruklaması yüzünden irkilerek uyanan Jungkook Ve Taehyung bir an şaşkınca birbirlerine baktılar.

"Ne oluyor?"

Taehyung henüz açamadığı gözleri ile kaşlarını çatarken oflayıp Jungkook'u kendisine çekti ve hiçbir şey olmamış gibi kendince yeniden uyumaya çalıştı.

"Taehyung galiba yemek için çağırıyorlar."

Taehyung gözlerini hafifçe açıp kısık gözlerle ona bakarken yüzünde oluşan arsız bir gülümseme ile Jungkook'u süzdü.

"Ben yemeğimi yedim, sütümü de içtim."

Jungkook gözleri şokla büyürken hemen ardından kaşlarını çatıp Taehyung'un omuzlarına vurmaya başladı.

"Seni pis arsız ahlaksız! Neler diyorsun ya?!"

Taehyung dayanamayıp kahkahalarla gülerken Jungkook yatağa oturup başını koyduğu yastığı aldı ve çekinmeden ona vurmaya başladı. Elleriyle darbeleri atlatan Taehyung onun yorulduğunu hissettiğinde gülmeye devam ederken Jungkook'u tutup kendisine çekerek üzerine düşürdü ve durmasını sağladı.

"Yalan mı söyledim?"

Yeniden hırçınlaşan Jungkook ona vuracakken yanağını öpüp doğruldu ve onu da kaldırdı.

"At şu yastığı da giyinip aşağı inelim."

İkisi didişe didişe hazırlandıktan sonra aşağı inmişlerdi. Anlaşılan o ki didişmeleri uzun sürmüştü. Çünkü onlar harici herkes masaya çoktan oturmuş tabaklarını dolduruyordu.

"Sonunda geldiniz."

Heyecanla konuşan Hoseok'a Jungkook çekimser bir gülüş bıraktıktan sonra masanın başına oturan Taehyung'un yanına oturdu. Taehyung düşünmeden onun sevdiği her şeyden tabağına koyarken ellerini önünde birleştirmiş sessizce onu bekliyordu.

"Hep böyle misin Jungkook?"

Duyduğu soruyla kaşlarını kaldırmış onu izleyen Jin'e şaşkınca baktıktan sonra bir an ne demek istediğini anlamamıştı.

"Sen kapı önünde Namjoon'u sıkıştırdığında biz bunu sorduk mu Jin?"

Taehyung oldukça rahat bir ifade ile başını kaldırmadan konuştuğunda Namjoon öksürmüştü. Seok-Jin bir an Taehyung'a bakarak gözlerini kıstı.

"Seninle iyi anlaşırız enişte, bana savaş açma."

Taehyung kendi tabağına da yemeklerini koyduktan sonra başını kaldırıp Jungkook'un yanağından öptü.

"Afiyet olsun bebeğim."

Hemen ardından Seok-Jin'e ters bir bakış attıktan sonra kaşığını alıp yemeğini yemeye çorbasını içerek başladı. Kısa bir süre aç oldukları için hepsi susup yediğinde çatal bıçak seslerini susturan Yoongi olmuştu.

"Neden şimdi bizi buldunuz?"

Herkes başını kaldırıp merakla Seok-Jin'e bakarken Taehyung hiç merak etmiyor gibi başını kaldırmadan yemeğini yemeye ve Jungkook'u kontrol etmeye devam etmişti.

"Çünkü yardıma şimdi ihtiyacınız vardı Min."

Yoongi hafifçe güldükten sonra çubuğunu alıp biraz ramen yedi ve kalan sosu da diliyle dudaklarından emerek Seok-Jin'e baktı.

"Gerçekten mi? Jungkook kaçırıldığında neredeydiniz veya Taehyung kaza yaptığında."

Jungkook duyduğu son kısım ile yutkunurken yavaşça çubuğunu bıraktı. Sanki boğazına oturan bir yumru varmış gibi hafifçe öksürdüğünde Taehyung kaşlarını çatarak ona baktı.

HOLDİNG BREATH © taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin