22' | Doğrular Mı?|

504 50 4
                                    

ben geldiiiimmmm, aslında atmak için daha
___________________________&__________________________

"Asla buradan gidemezsin aptal oğlan!"

Jungkook pis pis gülen ve konuşan adama bakarken ağlayarak biraz daha geriye kaçtı. Bu hapsedildiği karanlık odada üzerine gelen korumaya bakarken titrediğini de hissediyordu.

"Yapma, gelme.."

Ağlayarak fısıldadıktan sonra saçından tutan adamla seslice hıçkırıp ufak elleriyle onu itmeye çalıştı. Ancak küçük bedeni bu adamdan kendisini korumak için yeterli değildi, yapamıyordu.

"Hızlı ol ve direnme."

Adam onu kaldırıp yatağa attıktan sonra üzerine gelirken kemerini çıkardı. Jungkook yatakta etrafına bakarken hızlıca dizleri üzerinde hareketlenmiş, tam kendisini yataktan atacakken bacağından tutulmuştu. Çırpınarak ağlarken adam aniden ağzını bantladığında elleriyle ona vurmaya çalıştı.

"Beni yakalatamazsın."

Adam onu arkasına döndüreceği an duyulan tıkırtılar ile Tanrı'ya şükürler etti. Kurtuldu sanıyordu, ancak ona dönerek yaklaşan adam ile çığlık atmaya çalıştı, kurtulmak istiyordu. Bana dokunma demek istiyordu.

Jungkook gördüğü kabus yüzünden çığlık atmaya çalışırken kucağında olduğu Taehyung'u ittirmeye çalışıyordu.

Taehyung bir an afalladığı için şokla ona bakarken Jungkook uykuda olsa da ağlamaya başladığında Taehyung onu doğrultup yanaklarını öpmeye başladı.

"Hayır, yapma!"

Çığlık atan çocuk yüzünden Taehyung'ta irkilmişti. Jungkook o an uyandığında nefes nefese etrafa baktı. Kısa sürede korku dolu gözleri Taehyung ile buluştuğunda kabus gördüğünü anlamıştı.

"Bebeğim, iyisin. Buradayım ben."

Taehyung onun saçlarını okşarken Jungkook başını öne eğerek kendisine baktı. Üzerinde bir tişört ve geniş, açık mavi pantolonu vardı. Bedeninden açık kalan yerler kremlenip yara bandı veya sargı takılmıştı. Yüksek ihtimalle tüm vücudu öyleydi. Ve tertemiz olmuştu. Şaşkınca kendisine bakarken Taehyung gülümsedi.

"Çok mızmızlandın, bu yüzden bende seninle suya girip kucağımda yıkamak durumunda kaldım."

Jungkook gözlerini kırpıştırırken Taehyung onu yatağa oturtup kalktı.

"Tertemiz uyanmanı istedim bebeğim, evime gittiğimizde yeniden seni yıkayıp temizleyeceğim yaralarını."

Jungkook yatakta tek bırakıldığı için huzursuzlanmıştı, dizleri üzerinde yatağın ucuna gelerek ellerini Taehyung'a uzattı ve açıp kapayarak ona ulaşmaya çalıştı. Arkası dönük olduğu için onu göremeyen Taehyung'a ulaşamadığında kaşlarını çatarak mızmızlanmaya başlamıştı.

"Taehyung.. ben.. beni unuttun!"

Duyduğu seslerle çatık kaşla arkasına dönen adam onun bu halini gördüğünde gülmeye başladı. Jungkook'un yanına gelerek gövdesini onun üzerine eğdi ve kollarını açarak onu kucakladı.

"Küçük bebeğim benim, memnun musun şimdi?"

Başıyla onaylayan Jungkook yanağını onun omuzuna yasladığında Taehyung masada az önce açtığı suyu alarak ona uzattı.

"İç güzelce, acıktın mı?"

Jungkook suyu aldıktan sonra içmeye başlamıştı. Bu sırada Taehyung onun kabus yüzünden terledikçe önüne gelen saçlarını arkaya tarayıp, Jungkook'un dudaklarından ayırdığı su şişesini aldı.

HOLDİNG BREATH © taekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin