Noir Blanc | Taekook

|yoğun hisler|

🔞🔞
+Bölümde küçük bir sahnemiz var şimdiden uyarı yapayım okumak istemeyenler o kısmı atlayabilir 🖤🖤

Taehyung yüzüne vuran güneş yüzünden zorlukla gözlerini açmıştı. Elini yan tarafa attığında hissettiği boşlukla kaşlarını çatmış, yeni uyandığından derin ve boğuk sesiyle fısıldamıştı.

"Jeon?"

Ses gelmeyen odada olmadığını fark edince yatakta doğrulmuştu. Saate baktığında çok erken olduğunu görünce kaşlarını çatmış, çıplak vücudunu kapatmak için hızla tişörtünü giyip odadan çıkmıştı. Aşağı kata inerken duyduğu kıkırtılarla rahatlamış, dudakları istemsiz kıvrılmıştı. Tanrı şahit merdivenlerden indiğinde bu görüntüyle karşılaşacağını asla tahmin etmemişti.

Küçük beden Hwasa dahil tüm korumaları koltuklara sırayla dizmiş, hepsinin yüzünü çizim yeteneğini kullanarak şekilden şekile sokmuştu. Odaklanarak çizim yapmaya devam ederken korumaların komik yüzüne kendi kendine kıkırdıyordu. Taehyung yıllardır çalıştığı adamları bu halde görünce kafasını iki yana sallamış, küçüğüne seslenmişti.

"Jeon?"

Küçük beden duyduğu sesle hemen arkasına dönmüş, kıkırdayarak büyük bedene koşmuştu. Normalde korumalardan çekinse de mutlu olduğu için umursamamış büyüğünün kucağına atlayıp kocaman sarılmıştı. Bir yandan da patronlarına eğilip selam veren korumalara gülerek bakıyordu. Koca koca adamlar yüzlerindeki komik boyalarla başlarını eğmiş, kimisi gülmemek için zor dururken kimisi yüzündeki boyaları silmeye çalışıyordu. Jungkook bunu fark edince sızlanır gibi bacaklarını bulunduğu kucakta sallarken kızmıştı.

"Silmeyin ama çok uğraştım.."

Mızmız sesiyle kelimeleri uzata uzata konuşurken büyüğüne dönüp şikayetlenmişti.

"Taehyung silmesinler.."

Küçük beden, Taehyung'un attığı bakışla duran korumaları görünce tekrar sırıtmıştı. Kıkırdamaları tüm eve yayılırken boynunda hissettiği öpücükle büyüğüne dönmüş en içten gülümsemesini sunmuştu.

"Koca koca adamları ne hale getirdin sen böyle?"

Taehyung dalga geçer gibi sorunca Jungkook omuz silkerek cevap vermişti.

"Beğenmedin mi?"

"Beğendim bebeğim."

Jungkook ellerini çırpmış, korumalara kısa bir bakış attıktan sonra kıkır kıkır gülerek konuşmuştu.

"Beğendiysen sana da yapalım o zaman.."

Taehyung beklemediği sözle yüzünü buruştururken korumardan gelen kıkırtılarla sertçe onlara dönmüştü. Kafasıyla gitmeleri için uyarı verdikten sonra küçüğüyle birlikte odalarına ilerlemişti.

Odaya girdiklerinde küçük bedeni yatağa bırakmış, önüne çöküp bileğini kontrol etmişti. Jungkook'a baktığında gülümsediğini görünce bir sorun olmadığını anlayıp rahatlamıştı. Bileğinin üstüne dudaklarını derince bastırmış, derin bir nefes vererek yerinde doğrulmuştu. Küçük bedenin çenesinden tutup hafifçe baskı uygulayıp yumuşak ses tonuyla konuşmuştu.

"Ben uyanmadan yanımdan kalkma bir daha, seni göremeyince endişeleniyorum. Kalkmak istersen beni de kaldır tamam mı?"

Jungkook uslu bir çocuk gibi başını salladıktan sonra tüm yüzünde hissettiği dudaklarla kıkırdamış, uzun süre büyüğünün onu sevmesini memnuniyetle kabul etmişti. En sonunda dudaklarında hissettiği baskıyla iç çekmişti. Taehyung dudaklarını derince emip diliyle üstünden geçiyordu. Dudaklarının üstünde küçük ısırıklar ve sıcak dili hissedince karnının kasıladığını hissetmiş tırnaklarını büyüğünün koluna bastırmıştı.