14. bölüm

37.3K 1.3K 93
                                    

“Kör müsün oğlum? O kızın neresi çocuğa benziyor?!” 

“Abi yeter lütfen. Sabah sabah başlama. Daha geldiğime bir gün bile olmadı,” Batuhan çatalına bir salatalık alarak ağzına attı. 

“Günaydın ağalarım!”

Alihan her zamanki enerjik haliyle uyanmıştı bu sabah. Sevinçle kahvaltı masasına gelmişti. 

“Günaydın oğlum.”

“Günaydın amcasının aslanı.”

Genç çocuk hemen masaya oturarak en sevdiği süzme peynirden yemeye başladı.

“Oğlum yavaş ol. Kaçmıyor bir yere peynirler!” Kerim ağa oğlunun aç kurtlar gibi yemek yemesine gülmüştü. Bu çocuk hiç değişmiyordu. 

“Babam çabuk olmalıyım. Aşağıda Melek yengem bekliyor. Onu dışarıya yalnız gönderemem! Çok tehlikeli!” ağzı dolu bir halde hiç düşünmeden konuşuyordu Alihan.

Batuhan kaşlarını çatarak ağabeyine baktı. Kerim de aynı onun gibi oğlunun ne demek istediğini pek anlamış değildi. 

“Ne demek çok tehlikeli?”

“Baba görmedim mi yengemin halini? Gene fazla güzel olmuş. Zaten amcam yanında hiç yok. Herifin biri her zaman laf atıyor ona!” Kenarda duran çayından büyük bir yudum alarak devam etti Alihan “Bu yüzden onun yanında olup onu korumak bana düşüyor.”

“Yok ya..” diye nedense güldü Batuhan “Sana mı kalmış şimdi onun korumalığı?” 

Alihan amcasına baktı. Kaşlarını çattı biraz.

“Onun korumalığı bana düşmezdi amca eğer sen yanında olsaydın. Erkeklerin nasıl olduklarını bir yetişkin olarak daha iyi biliyorsundur amca.” dedi hiç çekinmeden..

Alihan’ın gerçekleri bir anda pat ye söylemesi ortamda garip bir huzursuzluk yaratmıştı.

Kerim ağa kaşlarını çatarak oğluna baktı. Onu amcasıyla konuşurken saygılı olması hakkında uyarıyordu ancak bunları Batuhan duymuyordu.

Yeğenin yüzüne tokat gibi attığı gerçekler onu bozguna uğratmıştı. Aşağıdan büyük kapının yanında beklemekte olan nişanlısına çevirdi harelerini.

Kabul etmeliydi.

Bu kız ya da çocuk tam bir afetti.

Ona bakan her erkek dönüp bir daha bakardı. Günaha davet eden güzelliği her erkeği ayakları altına alırdı. 
Onun gibi bir kızın tek başına sokakta dolaşması gerçekten tehlikeliydi! 

“Ben ne düşünüyorsam!” diye homurdana homurdana masadan kalktı Batuhan. 

Onun arkasından bakmakta olan Kerim ağa ve oğlu bir şey anlamış değildi.

“Bende kalkayım artık baba,” diye Alihan tam oturduğu yerden kalkacaktı ki babası onu durdurdu. 

“Sanırım yengeni amcan götürecek. Sen merak etme oğlum,” dedi çıkış kapıya yönelmiş olan kardeşine bakarak.

Melek tam sürücü koltuğunun kapısını açmış arabaya binecek iken bir el onu durdurdu.

“Ben kullanacağım!” 

Arkadan gelen Emine hanım “Oğlum sen mi götüreceksin bizi?” dedi biraz mutlu bir sesle. 

Batuhan başını salladı “Evet anam. Bende gidip amcama bir selamlarımı ileteyim. Ayıp olur yoksa.” 

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin