(Bölümde ki bilgiler araştırarak alınmıştır. Lütfen yanlış düşüncelere kapılmayın. Şanlıurfa yöresine ait takıları netten araştırabilirsiniz)
♡♡♡
“Yardım edebilir miyim efendim?”
Batuhan yanında beliren çalışan genç kıza baktı. Kendi kendine homurdanarak vitrinlere bakması anormal bir görünüm yaratmış olmalıydı. Biraz gülümseyerek “Evet aslında. Ben karıma hediye almak istemiştim” diye açıklamada bulundu “Ben pek bu şeylerden anlamıyorum.”
“Anlıyorum” çalışan genç kız sıcak bir gülümsemeyle “Eşiniz nasıl modeller kullanıyor peki?”
Batuhan ellerini ceplerine atarak biraz düşündü. Genelde Melek pek takı kullanmazdı. Bunu şimdi fark ediyordu. “Bilemiyorum… Ama karım çok güzel. Eminim bütün modeller ona çok yakışacaktır!”
Çalışan kız dudaklarını birbirine bastırarak gülümsemeseni sakladı “Eminim söylediğiniz gibi eşiniz çok güzeldir” dedi “Ama benim sormak istediğim eşiniz genelde hangi tasarımları tercih eder? Burada bir sürü modellerimiz var. Misal Urfa yöresine ait akik kolye, oymalı piramit kolye, taşlı kolye kordon çok tercih edilmektedir. Yanı sıra” o sırada genç kız inciden taşları olan bir bilekliği alarak devam etti “bu bileklik, yani “Kelep” (inci) büyük bir öneme sahiptir. Ayrıca çok yaygın olarak kullanılmaktadır. Eşinizin eminim çok hoşuna gidecektir.”
Batuhan eline aldığı bilekliğe incelemeye başladı. Güzeldi aslında ancak o pek yöresel bir takı hediye etmek istemiyordu. Daha değişik, modern bir şey hediye etmek istiyordu.
“Pek emin değilim. Güzel ama benim aradığım daha modern bir şey olsa daha iyi olacak.”
“Pırlantaya ne dersiniz?”
Batuhan arkasına baktığında uzun boylu, atletik yapılı bir adam bir eli cebinde ona yaklaşıyordu. Vitrinlere bakınarak “Ceylan hanım şu tektaş modellerimizi beyefendiye göster” dedi.
Çalışan kız “Peki Ender bey” diye hemen yüzüklerin hepsini çıkarmıştı.
Ender Bey müşterisine bakarak “Pırlanta bütün kadınların zayıf noktasıdır. Eşinizin hoşuna gidecektir” dedi varla yok arası bir gülümsemeyle.
Batuhan kaşlarını çatarak adama baktığında adam bu kez biraz gülümseyerek “Ben Ender Yılmaz. Buranın sahibiyim. Aynı zamanda mücevher tasarımcısıyım” diye elini uzattı.
“Batuhan Bozdağ” Batuhan uzatılan eli sıkmıştı. Nedense adam tanıdık geliyordu ama çıkaramamiştı “Hayırlısı olsun. Sanırım yeni açtınız. Daha önce görmemiştim burayı.”
“Evet bir ay oldu” Ender Bey rahat bir tavırla yüzüklerin sergilendiği kutuyu müşterisine uzattı “Bakın bakalım hangisini beğeneceksiniz?”
Batuhan yüzüklere bakındı. Tektaş yüzüği düğünlerinin olduğu gün almıştı. Bu kez daha başka bir şey almak istiyordu.
“Ben bu kez pırlanta değilde başka bir şey almak istiyorum aslında.”
Ender Bey bu kez vitrinlere kendi bakınarak başka bir kutu çıkardı “Bu zümrüt yüzüklerimiz” dedi kalın sesiyle “Taşların kraliçesi ünvanına sahiptir bu taşlar. Diğer taşlara göre oldukça hassas bir yapıya sahiptir. Tonlarına göre değerleride değişir. Yeşilin tonu ne kadar koyu olursa o kadar pahalıdır.”
Batuhan dikkatle siyah kumaşın içerisinde poz veren zümrüt taşlara bakıyordu. “İşinizi seviyorsunuz sanırım” dedi birden.
Ender Bey takım elbisesinin içerisinde rahat bir şekilde hareket ederek başını salladı. Başka bir kutu çıkarırken “Bu benim işim. Kişinin tercih ettiği mücevheri onun kişiliğini yansıtır bence” dedi “Sanırım zümrüt yüzüklerimizde hoşunuza gitmedi. O zaman safir kolyeye ne dersiniz?”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERDEL
ChickLitHikayeden kesit: Melek dehşete düşmüştü. Kocası onu takip ettiriyordu... Bu... iğrençti! Korkutucuydu. Saplantılı, takıntılı bir adam gibi onu takip mi ettiriyordu? "Beni takip mi ettiriyorsun?" diye sordu. "Onunla ne zamandan beri birliktesin?" ...