38. bölüm

26.2K 984 30
                                    

“Beni telefonunda nasıl kaydettin?”  Batuhan hangi ara konunun bu kadar değiştiğini anlayamamıştı. Tam cevap verecekti ki garson gelmişti. Batuhan bolca bahşiş bırakarak masadan kalkmıştı. Kolunu girmesi için Melek’e uzattığı sırada “İsminle” diye cevap verdi. 

“Nasıl yani?” 

“İsminle kaydettim Melek. Bildiğin isminle.” 

Melek gözlerini devirdi. Homurdanarak “Boz ayı” dedi. 

Batuhan yanında biraz kısa kalan karısına tepeden baktı. Kavisli kaşlarından biri yukarıya kalkmıştı. Şimdi ne yaptıda karısı ona boz ayısı demişti pek anlayamamıştı. Nedense gülmek istedi ama sessiz kaldı. Nasılsa daha sonra öğrenirdi. 

Hesabı ödedikten sonra restorandan ayrılmıştılar. Geri dönüş yolunda yolda sokak konseri olduğunu fark ettiler. 

Altı kişilik orkestra ve bir de şarkıcı gencin düzenlediği konsere yoldan geçen herkes katılıyordu.

Melek yolcu koltuğununda heyecanla onlara bakıyordu “Yaa lütfen bizde katılalım! Hiç sokak konseri görmedim. Filmlerde ki gibi!” 

“Hiç mi görmedin?” Batuhan o sırada daha karısı istemeden önce park yeri aramaya koyulmuştu. Eşinin parıldayan gözlerle o konsere baktığını elbette ki fark etmişti.

“O zaman bu gün bir ilk olacak” diye aracını park etti “Hadi güzellik bizde katılalım o zaman. Ama önce şu ceketi al üzerine.” 

Batuhan arka koltuğa uzanarak koyu paklıcan renginde bir ceket uzattı genç kadına. Melek haliyle şaşırmıştı “Bunu nerden buldun?” diye sordu. Bu adam evden çıkmadan önce sadece gömlekle çıkmamış mıydı? 

“Tahmin ettim diyelim” dedi Batuhan gizemli bir bakışla “Bana öyle müneccimmişim gibi bakma. Havalar akşamları serinliyor. Üzerine ince bir şeyler giyeceğini elbette ki tahmin ettim karıcım. Sadece bu kadar ateşli giyineceğini tahmin edemedim o kadar. Ceketi aldığım iyi oldu. Hem soğuktan koruyorum seni hemde bazı heriflerin bakışlarından. Bir taşta iki kuş yani!” 

Melek kıkırdamadan edememişti. Arabadan inip ceketi üzerine geçirdiğinde hayretle kalakalmıştı. Ceket tam üzerine oturmuştu. Bu adam uyurken gizlice onun ölçümlerini falan mı aldı ne? 

“Hoşuna gitti mi?”

“Evet çok güzel!” Melek üzerinde ki ceketin bir marka olduğunu anlamıştı. Çok hoş bir ceket olmak bir yana dikişleri büyük bir titizlikle atılmıştı. El işçiliği gibiydi “Güzel bir zevkin var.” 

“Bu günün ikinci iltifatı. Sanırım bu gün rekor kırıyorum!” Batuhan kolunu uzatmıştı genç kadının girmesi için. 

Melek kıkırdayarak uzatılan kola girdi. Başını salladı “Evet bu konuda iltifatı hak ediyorsun. Gelinlik sonra bu ceket… Hem çok merak ettim doğrusu ölçümleri mi nasıl bilebildin?” 

Batuhan tekrar o gizemli gülüşünü takındı. Kalabalığa yaklaşırken eşinin kulağına yaklaşarak “Bu bir sır. Kimseye söyleme. Bir ara terzilik eğitimi aldım,” dedi. 

“Gerçekten mi?” Melek’in kaşları yukarıya havalanmıştı “Ama bu çok güzel! Benim hep dikiş yapan erkeklere karşı bir ilgim vardı!” 

“Dikiş yapan erkeklere?” Batuhan şüpheyle baktı yanındaki kadına “Benim bildiğim kadınlar yemek yapan erkeklere ilgi duyar.” 

Melek burun kıvırdı “Mutfağa girme bence kocacım. Malum benim tavayla dövebilme potansiyelim var!”

“Aman aman! Ölsem bir daha mutfağa girmem o zaman!” 

Melek tekrar kıkırdamıştı. Sonunda onlarda kalabalığa katılarak şarkı söyleyen genci izlemeye koyuldular.  Genç adam en fazla 23-24 yaşlarında sarışın bir çocuktu. Çok güzel bir sesi vardı. Sonunda şarkı bittiğinde kalabalıktan büyük bir alkış kopmuştu. 

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin