Daha duyduğu kelimenin şaşkınlığını atamayan genç kız ikinci şoku mutfağın ışıkları açılınca yaşadı. Evin en eski çalışanı olan Azize hanım mutfaktaki adamı görünce sevinçle bağırmıştı.
“Batuhan bey oğlum! Geri mi döndünüz siz! Ay şükürler olsun! Hoş geldiniz! Sizi çok özlemişiz!”
“B…Batuhan mı?”
Melek şok geçirmişti. Dizlerinin bağı çözülmüştü o an. Burnunun dibinde olan adama baktı.
Bu adam… bu adam Batuhan mıydı…?
Şu an körpe bedeninin yapıştığı bu iri cüsseli bedenin sahibi olan adam aslında kocası olacak adam mıydı?
Sıçtın kızım sıçtın! Az önce nişanlı mı dövdüm ya ben!Adam aniden elini bırakmıştı. Genç kızdan birkaç adım uzaklaşarak “Hoş buldum Azize hanım. Hoş buldum. Görmeyeli hiç değişmemişsiniz,” dedi buruk çıkan sert sesiyle.
Elinde tutmuş olduğu tavayı kenara bıraktı. Öfkeyle derin derin nefes aldığı ortadaydı. Kaşlarını çatarak kendisine tavayla vuran kıza bakınca adam bir an şaşkınlığını gizleyemedi. Bu kız az önce sokakta karşılaştığı kız değil miydi?
Kaşları hafifçe yukarıya doğru havalanmıştı. Sonra yine eski çatık haline geldi. Ortada olan bitene anlam vermeye çalışıyordu. Sert mizacını elden vermeyerek kızı süzmeye başladı.
Kızda aynı şoku yaşıyor gibiydi. Yüzündeki şaşkınlık, korku, heyecan gibi bütün ifadeleri okumak oldukça kolaydı.
“Batuhan bey oğlum şu an herkes hastanede biliyor musunuz?” Azize hanım konuşmuştu tekrar.
Batuhan zar zor hayret dolu bakışlarını aynı şok ifadesiyle kendisini süzmekte olan kızdan çekerek Azize hanıma yöneldi “Anlayamadım. Nasıl yani? Bir şey mi oldu yoksa? Benim bir şeyden haberim yok!”
“Yok yok… çok şükür bir şey olmadı. Gelin hanımın doğum sancısı tuttu. Bu yüzden hastaneye gittiler. Şu an zaten hanım ağam aradı beni. Allaha şükür sağ salim doğmuş bebekler!” dedi Azize hanım mutluluk gözyaşlarıyla “Allah analı babalı büyütsün inşallah!”
“Demek Kerim ağa bir daha baba oldu desene. Buna sevindim.”
Melek biraz kendine gelerek “A-Ayşe o nasıl..?” diye sordu. Son anda konuşulanları idrak edebilmişti.
Azize hanım “O da iyiymiş Allah’ıma bin şükür gelin hanım,” deyince Batuhan’ın kaşları şaşkınlıkla havaya kalktı. O kadar şaşırmıştıki bir ara ne diyeceğini nasıl tepki vereceğini kestiremedi. Ardı ardına kaç kez şok geçirecekti artık bu gece!
“Gelin hanım mı?” diye sordu anlamayarak Batuhan. Genç adam konuya netlik getirmeye çalışıyordu.
O sırada Melek ellerini önünde birleştirdi hemen. Artık ne deyip ne yapacağına karar verememişti o da. Bu adam kocası olacak adamdı resmen! Düştüğü şu hallere bak. Neredeyse adamın kafasını tavayla patlatacaktı! Kendi nişanlısını öldürecekti! Bir katil olmam eksikti zaten diye homurdandı kendi kendine.
“Burada neler oluyor biri bana açıklar mı?”
Azize hanım biraz şaşırmıştı. Sonra aklına gelen şeyle hüzünle başını salladı. Batuhan bey bu güzel kızın Melek olduğunu bilmiyordu tabi. O kızı hiç görmemişti.
“Batuhan bey oğlum bu güzel kızımızın adı Melek, müstakbel eşiniz,” dedi yaşlı kadın. Sonra da Melek’e bakarak “Gelin hanım ben arabayı hazırlatayım mı? Eğer hastaneye gitmek istiyorsanız tabi,” diye sordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERDEL
ChickLitHikayeden kesit: Melek dehşete düşmüştü. Kocası onu takip ettiriyordu... Bu... iğrençti! Korkutucuydu. Saplantılı, takıntılı bir adam gibi onu takip mi ettiriyordu? "Beni takip mi ettiriyorsun?" diye sordu. "Onunla ne zamandan beri birliktesin?" ...