22

409 28 134
                                    

İyi okumalarr💞

"O zaman nasıl yapalım? Ben bir Çınar'lara uğrayayım, öyle gelirim size."

"Tamam, olur da; o kim kız?" dedi Bahar.

Durdum, telefona baktım bir süre. "Gelince anlatırım, olur mu?"

Kızlar kafalarını sallarken, vedalaşarak kapattım telefonu. Bağdaş kurduğum yatağımdan kalkarak dolabımın karşısına geçtim. Mor hoodiemi ve siyah pantolonumu geçirdim üzerime. Nöbetten gelmiştim, iyice uyuyarak kendime dinlenme zamanı tanımıştım.

Kabanımı sırtıma geçirip, çantamı sırtımda sabitleyerek; ayakkabılarımı giydim. Kapıyı açarak dışarıya bir adım attım. Ardından yine kapıyı kapatıp anahtarımla kilitledim. Duamı okuyarak ayrıldım binadan.

Gelen ilk otobüse binerken, akbilimi basıp arkalara doğru ilerledim. Araç varacağım yere yaklaşırken, düğmeye bastım ve indim. Etrafta bulunan marketlerin birine girip, alışveriş yaptım ve poşetlerle evlerinin yolunu tuttum.

Bahçe kapısını ittirdim ve taşlık yolda yürümeye devam ettim. Zile basıp beklemeye başladım. Kapıyı Yurdagül teyze açarken, sevinçle gülümseyip sarıldı bana. "Ay kızım, hoşgeldin."

"Hoşbuldum, Yurdagül teyze. Müsaade var mı?"

"Tabii, tabii kızım. Buyur, geç içeri." dedi eliyle içeriyi göstererek. "Bunları nereye bırakayım?"

"Ne gerek vardı? Zahmet etmişsin o kadar."

"Hiç zahmet filan etmedim, düşünme öyle."

"Mutfak, şu tarafta." Koridorun sonunda bir kapıyı gösterdi. İlerleyip elimdeki poşetleri mutfağa bırakıverdim. "Çınar nerede?"

"İçeride, televizyon izliyor. Fark etmedi seni herhalde." Güldüm ve sessizce salona doğru ilerledim. Çınar hipnoz olmuş gibi ellerini çenesinin altında birleştirmiş, televizyona bakıyordu. "Ne izliyorsun bakalım?" diyerek dikkatinin dağılmasını sağladım.

Gözleri büyüdü, ardından gülerek koşup bana sarıldı. Aynı şekilde karşılık verdim. Sımsıkı sarıldım ona. "Teletabiler izliyordum Günseli abla, gel beraber izleyelim."

"Olur, izleyelim." Kah gülerek, kah sohbet ederek geçirmiştim orada 1 saatimi. "Ben artık kalkayım..."

"Az daha dursaydın abla?"

"Çok isterdim Çınarcım, ama arkadaşıma geçeceğim buradan. Yine gelirim, siz bana gelirsiniz. Olur mu?" Eğilip yanaklarını öptüm sulu sulu.

"Her zaman bekleriz kızım."

Yurdagül teyze ile de vedalaştıktan sonra, çıktım evden. Yine ve yine otobüs yolu gözükmüştü bana.

Bahar'lara geldiğimde, herkes toplanmış; beni bekliyordu. "Büşra, Aslı ve Hifa neredeler?" diye sordum, kabanımı çıkarırken. "Hifa, karargahta nöbetçiymiş. 1.5 saate bitermiş nöbeti, sonradan geleceğim dedi. Büşra ve Aslı da nöbetçilermiş, sabaha kadar."

"Anladım."

"Kızlar, hoşgeldiniz." diyerek salona girdi Bahar'ın annesi Süheyla teyze. "Hoşbulduk." dedik hep bir ağızdan. Bahar, Aylin'i annesiyle tanıştırdı. Aylin Süheyla teyzenin elini öpüp alnına koydu.

"Ee Bahar, nasıl gidiyor düğün hazırlıkları?"

"Ay çok yoğun, ama tatlı bir yoğunluk bu. Heyecanlıyım."

Gülümseyip koluna dokundum Bahar'ın. "Her şey, gönlünce olur inşAllah. İçini ferah tut sen."

"Gelinliğimi göstereyim mi size?"

Gökyüzüm SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin