24. Bölüm

2K 137 2
                                    

Keyifli okumalar!

****

Dilay yaklaşık bir saattir odasında dönüp dururken hala Selim'in sözlerini düşünüyor, düşündükçe çıldırıyordu. Oğlunun onun için umut olmasına karşı çıkan adama içinde öfke biriktirirken daha fazla dayanamayarak odasından çıkıp hızla alt kata Selim'in odasına gitmişti. Kapıyı çalmadan sert bir şekilde açtığında yatakta uzanan adam yerinden sıçramıştı.

"Dilay?" Selim uyku sersemi genç kadına bakarken Dilay'ın griye dönen alev almış gözleriyle yutkunmuştu.

"Sen... Sen bu kadar bencil miydin Selim? Çocuklarını babasız bırakacak kadar kötü kalpli misin?"

"Konumuzun bununla alakası yok Dilay,"

"Neyle alakası var? Sence ben çocuklarıma zararı olacak bir konuya olur verir miyim?" Dilay yataktan kalkan adama yaklaşarak burnunun dibine kadar gitmişti.

"Anlamıyorsun!"

"Neyi anladığımı sana söyleyeyim Selim. Sen çocukları babasız bırakmak için her şeyi yapacak kadar düşüncesizsin. Ben ikizlerime korkak bir adamın çocuğu olduklarını söyleyemem. Şuanda ihtiyaç olmasa da olurda ameliyat gerekirse karşı çıkmayacaksın Selim. Oğlum babasına iliğini vererek onu hayata tutunduracak. Sende iyileşmek için elinden geleni yapacaksın. Beni anlıyor musun? Eğer sende biraz pes etmişlik görürsem çocuklarımı alıp giderim buradan. Sende istediğin gibi ölebilirsin." Dilay adamın konuşmasına izin vermeden geldiği hızla odadan çıkıp gitmişti. Selim arkasından giderken kendilerine şaşkınlıkla bakan kişileri görmemişti. Dilay odasına gitmek yerine uyuyan ikizlerin odasına geçip bir süre çocuklarını izlemişti. Onların babasız kalmaması için elinden geleni yapacaktı. Üstelik Selim'e karşı yapacaktı bunu.

***

Genç kız heyecanla yanında ki adama kaçamak bakışlar atarken genç adamın da içi içine sığmıyordu. Seyhan evden çıktıklarından beri içten içe gülümsese de gidecekleri yere kadar sessizdi. Yanında ki kızın varlığına inanmak istiyor ama bir türlü inanamıyordu. Arabayı manzarası güzel olan bir kafenin önüne park ettiğinde yana dönerek kendisini izleyen genç kızla göz göze gelmişti. Aslı utanarak bakışlarını kaçırırken Seyhan dayanamayarak genç kızın çenesini tutup kendisine bakmasını sağlamıştı.

"Benden gözlerini kaçırma Aslı'm," dediğinde kız daha da utanmıştı. Seyhan onu daha fazla utandırmamak için arabadan inerek kızın kapısını açıp aşağı inmesine yardım etmişti. Bu zaman zarfında ikisi de sessizdi. Kafeye grip boş bir yere karşılıklı oturduklarında Seyhan gülümseyerek genç kıza baktı.

"Hala hayal gibi geliyor burada olman," dedi.

"Seyhan, benim seninle konuşmam gerekenler var," diyen kız adamın dikkatini çekmişti. Seyhan kızın elini tutarak kendine bakmasını sağlarken Aslı derin bir nefes alıp ailesi hakkında her şeyi anlatmıştı. Seyhan genç kıza yapılan haksızlık karşısında sinirlense de bir şey söylememişti. Aslı konuşmasını bitirdiğinde ıslak gözleriyle adama baktı.

"Bir şey söylemeyecek misin?"

"Aslı kimse ailesini kendisi seçemez. Bize düşen onlara anlayış göstermek. Ben seni seviyorum, ailen yüzünden senden vazgeçmeye niyetim yok."

"Ama onlar sizi de bunaltacak."

"Sence bizim hayatımız güllük gülistanlık mı? Biz hiç mi zor zamanlar geçirmiyoruz. Aslı halledebileceğimiz sorunlar yüzünden mutsuz olmamalıyız. Sen okuluna odaklanmalısın. Aileni halledeceğimize eminim." Aslı buruk bir şekilde genç adama gülümserken içinden şükretmişti.

DİLAY HANIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin