𓆩𝙰𝚜̧𝚔-ı𓆪 𝙻𝚊𝚗𝚎𝚝

Bᴏ̈ʟᴜ̈ᴍ 𝟷𝟼

- O zaman ben gidip bir ailemize bakayim.- Dedim ve kalkıp onu arkamda bırakarak malikaneye girdim.

Salonda abimle Varis oturup dosyaları inceliyorlardı. Abimin yanına geçip oturdum. Abim de yanına geldiğimi görünce kolunu omuzuma sarıp başımdan öptü:

- Ne oldu prensesim?

- Neye bakıyorsunuz?

- Korumaların sayını çoğaltıcaz. Biliyorsun Rus mafyası peşimizde.

Varis:

- Düğün bitsin onları ben halledeceğim merak etme.

Maridun nasılda ideal biriymiş gibi davranıyordu. Evet onu seviyordum ama yalan dolanada nefret ederdim. Ailemize bu yolla girmesi hiç hoş değildi.

Hazırlıklarla geçen yoğun bir günün ardından odama dinlenmek için geldim. Bu 3 haftada hayatım yaz dizilerinden daha krinc ve fantazili hâle gelmişti. Ne yapacağım şimdi? Hem Yasin nerde? 1 haftadır ortalıkta yok...

Düşünceler içinde sabaha kadar uyuyamadım. Yanımda uyuyan Helin uyanıp:

- Neden erken uyandın kanka?

- Uyuyamadım ki...

- Niye?

- Boş ver...

Helin bana sarılarak:

- Varis'le evleneceğin için mi?

- Bilmiyorum, her şey çok üstüme geldi... Baksana hayatım karman çorman...

- Her şey iyi olacak. Yavaş yavaş çözeceğiz her şeyi. Merak etme.

- Nasıl?

- Birlikte. Tamam mı?

Başımı onaylarcasına sallayıp bende ona sarıldım. Sonra Helin kocaman gülümseyerek yine:

- Bu arada doğum günün kutlu olsun. Nice yıllara benim canım arkadaşım.

Gülümseyerek:

- Teşükkür ederim kanka...

Kankam mutlulukla beni tebrik edip gülümsüyordu ama bu günün benim son günüm olduğunu bilmiyordu. Eğer ikizim Hızır'ın pilanı işe yaramazsa, eminim ki bu gece Maridun beni öldürecekti.

Annem yüzünde kocaman gülümsemeyle odaya girip gelinliğimi ve makyaj malzemelerini getirdi. Sonra da dönüp:

- Günaydın kızlarım. Bakıyorum da bu gün erkencisiniz.

Helin:

- Günaydın Seda teyzem.

- Hadi kalkın, Hazal sende bir güzel duş al gel. Öğlen 12.00'da düğün başlıyor.

Sessizce kalkıp duşa girdim. İyice yıkandıktan sonra çıkıp kurulandım ve annemlerin yardımıyla gelinliğimi giyerek ayna önüne geçtim.

Saatler içinde saçlarım toplandı, takılar takıldı sonda da makyajım yapıldı. Benim hazırlanmam bittiğindeyse odada beni yalnız bırakıp kendileri hazırlanmaya gittiler.

Pencerenin önüne geçip dışarıya derin bir hüzün ve öfkeyle baktım.
Bir kaç saniye sonra ikizimin arkamda belirerek beni izlediğini hissettim.

Arkamı dönmeden:

- Ne kadar daha beni izleyeceksin?

- Bilmem, bana doğru dönene kadar.

- Boş versene...

- Bir dakika! Şimdi farkettim. Demek geldiğimi hissettin ha? Gerçekten muhteşemsin. (Bir kaç adım atarak yaklaştı ve beni baştan aşağı süzüp) Çok güzelsin... Bazen Maridun'u kıskanıyorum...