Bᴏ̈ʟᴜ̈ᴍ 𝟸𝟸

224 34 18
                                    

Maridun Hazalın başında beklerken Gūl bir anda odada belirip:

- Ne yapıyorsun?

Maridun gözlerini kızdan çekmeden:

- İyi değil, bana Lavinia getire bilir misin?

- Hayır. Şu an bu aptal melezle ilgilenmekten önemli işlerimiz var.

- Ne işi?

- Kız kardeşin Efraimin elimde. Oraya dönmüzsen onu öldüreceğini söyledi.

Bir anda dönüp Gūla bakarak:

- NE DİYORSUN SEN!?

- Evet...Sen gittikten sonra kardeşini yakaladı. Abin gelene kadar benim misafirimsin dedi.

Maridun sinirle ayağa kalkıp:

- Amacı ne onun!?

- Seninle konuşacakları varmış. Hanzep şu an onlarla birlikte. Beni yolladı sana haber vermem için.

- O zaman sen Hazal'ın yanında kal.

- Dur yalnız mı gidecen? Bari yanına bir kaç yardımcılarından alsan mı?-  dedi Gūl  Maridun'un akrasından.

Ancak Maridun ona cevap bile vermeden ortadan kayb oldu. Gūl o gidince  Hazal'a bakarak gözlerini devirdi:

- Maridun gittiğine göre şunu alabilirsiniz.

Odanın 4 bir yanından Efraim'in cin yardımcıları belirerek, yarı baygın olan melezi kucağına aldılar. Gūl, onları izlerken:

- Melezi götürürken dikkatli olun. Eğer bu işte benim size yardım ettiğim ortaya çıkarsa hepinizi mahvederim.

Hizmetkarlar bunu duydular ama cevap vermeden sesizce ortadan kayboldular.

Maridun Efraimin şatosuna gelip, tekmeyle şatonun kapısını kırarak içeri girdi. Sonra da sinirle bağırarak:

- Nerdesin şerefsiz!? Çık ortaya.

Efraim bir anda önünde belirerek:

- Seni yeniden görmek ne güzel prens Maridun. Bu arada içeri ışınlanmak yerine kapıları kırarak girmekte muazzam bir öküzlük.

- Nerde lan kardeşim!?

- Marak etme, kardeşin iyi. Hanzep'le sizin şatoya yolattım.

- Amacın ne senin!?

- Anlamadım. Prens Maridun bir az açık konuşa bilir misin?

- Ne bu?!

- "Ne" Ne?

- Bu kibarlık ne lavuk! Duyanda sanki kaç asırlık düşmanıyla değilde babasıyla konuşuyor sanar!

- Sadece düşündüm ve bir karar aldım. Biz iki asil soydanız. Bu yüzden kabalık bize yakışmaz. Düşman olsak bile.

Maridun Efraimi iterek:

- Bi' siktir git be! Şimdi gidip kardeşime bakacağım! Eeeeeeğer ki bir gariplik sezersem senin yedi sülaleni grup şeklinde toplar, bataklık canavarıma siktirtirim!

- Çok kabasın... Konuşmalarına dikkàt etmen gerek, saygı değer pre....

Maridun sinirle sözünü keserek:

- Lan hıyar, sen benim sabrımı mı test ediyon?! Siktirtme şimdi adabını! Bundan sonra seni bir daha ailemin etrafında görmeyeceğim! Özellikle karımın!- dedi ve oradan uzaklaştı.

Efraim Maridun'un arkasından sinsice gülümseyerek:

- Sen karını çoktan kaybettin. Bundan sonra asla birlikte olamayacaksınız.

𓆩𝙰𝚜̧𝚔-ı𓆪 𝙻𝚊𝚗𝚎𝚝 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin