Bᴏ̈ʟᴜ̈ᴍ 𝟷𝟸

549 48 33
                                    

30 dakika önce
●●●

Anneme başıma gelen olayları tabi cin kısmı olmadan yarım yamalak yemek yerken anlattım. Annem eli çenesinin altında meraklı gözlerle beni dinliyor, bazen de dalıp gidiyordu. Sonunda suskun dudakları açılarak:

- Ah benim canım kızım, neler çekmişsin sen?

Hala ağzımda çineyip bitiremediğim lokmayı sonunda yutup:

- Üzülme anne Varis bana gözü gibi baktı... kendi ailesiymişim gibi koruyup kovladı.

- Cidden mi?

- Hee ya! Benim için kahvaltı bile hazırladı! Hatta... hattaa senin kocanı beklerken moralimi düzeltmek için beni dansa bile kaldırdı.

- Çok centilmen biriymiş. Bunu ilk görüşte anlamıştım ama şimdi eminim... Abin doğru seçim yapmış.

- Sen eminsinde ama senin o kocan değil!

- Baban mı?

- Evet! Garip davranışlar sergiledi. Varisin elini kesti! Şu an ona köpekmiş gibi davranıyor.

Annem derin bir iç çekerek:

- Kızım babanın bir bildiği vardır...

- Öf anne...Hep onu savunuyorsun... Hâni? Nerde şimdi o?

Annem sustu ve düşünceli gözlerle yere baktı. Bu suskunluk beni daha da çileden çıkarıp:

- Yok değil mi! Zaten ne zaman oldu ki!? Özellikle de bana karşı! En azından ortada olduğu vakitler de Hazar'la bir yerlere gidiyor ve onunla vakit geçiriyor. Ama ya ben? Bana yabancı! Sanki, ben onun evladı değilim...Belki de hepsi kız olduğum için...( o an ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Bu yüzden annem anlamasın diye gözlerimi ondan kaçırdım)

Annem elimi iki eliyle sıkı sıkı tutup:

- Kızım...Baban seni Hazar'dan çok daha seviyor... Sana hayırlısıyla bir kısmet bulalım sonra evlen. Düğünün ertesi gün babanın neden senden uzak durduğunu anlayacaksın.

- Ne düğünü anne? Şimdi de benden kurtulmak mı istiyorsunuz?!

- Hayır bebeğim...Öyle düşünme... Senin 25 yaşından önce evlenmen gerekir... bunu geciktiremeyiz...

- İyi de kiminle!?

- Varis'le kızım...Varis'le....

- Neeeeeee?...- Dedim ciyaklayan ince sesimle, gözlerimi fal taşı gibi açarak.

- Dinle kızım...Abin senin için iyi bir kısmet arıyordu. Sonra Varis çıkmış karşısına. Çok iyi ve zengin biri olduğunu görence de bize seni onunla evlendirmemiz gerektiğini söyledi.

- Varis'in bundan haberi var mı?

- Var...

- Peki, siz onu tanıyormusunuz?!

- Tanıyacaktık ama işte bu olayalar oldu anca şimdi tanışa bildik. Ama galiba baban onu pek sevmedi...

- Anne ben sizin alıp sata bileceğiniz bir mal değilim...- dedim ağlayarak.

Annem bana sarılmak için kollarını açarak:

- Kızım çok özür dilerim ama pek vaktimiz kalmadı...25 yaşından önce seni hemen evlendirmemiz gerek....

- Neden anne neden!? Sonra evlensem ne olacak!? Acelesi mi var! Varis benim arkadaşım!!!

Annem bu soruma nedense yanıt veremiyordu. Gözlerinden açıklama yapmak istediği anlaşılıyordu ama çaresice yüzüme bakıyordu. Ona acı dolu gözlerle bakarak:

𓆩𝙰𝚜̧𝚔-ı𓆪 𝙻𝚊𝚗𝚎𝚝 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin