MULTİMEDYA:İlerleyen bölümlerden kesit :))
BÖLÜM ŞARKISI:Jason Derulo-stupid love(Eylülün hüzünlendiği şarkı,kesinlikle dinleyin,süpper hatta hipper bir şarkı)
Iyi okumalar un kurabiyelerim ;)
Çağlar yavaş yavaş bana yakınlaşırken napacağımı bilemez bir haldeydim.İktiriyordum ama ben iktirdikçe daha çok kuvvet uyguluyordu belimdeki eline.
Dudaklarımı aralayıp konuşmaya çalıştım ama pek başarılı olduğum söylenemezdi.Dilim damağım kurumuştu.
Lanet olsun!Bu kadar kolay etkilenmemeliydim.Bu kadar aciz olmamalıydım.Ama uzun zamandan-Kıvanç'tan ayrıldığımdan-beri hiç bir erkekle bu kadar yakın bir pozisyonda durmamıştım.
En sonunda kendime gelerek "N ne ya yaptığını sanıyorsun?"dedim.Kekeleyerek konuşmama engel olamamıştım.
"Pelin burda."diyerek fısıltıyla konuştuğunda neden yakınlaştığını anlamıştım.
Oyunun bir parçasıydı.Sonuçta Pelin bizi sevgili sanacaktı.
O kadar yakın bir pozisyondaydık ki gören kişi bizim öpüştüğümüzü zannederdi.
Çağlar yavaş yavaş benden uzaklaşmaya başladığında uzun süredir tuttuğum nefesimi dışarı bırakmıştım.
Derin bir nefes alarak kendime gelmeye çalıştım.Ama pek başarılı olduğum söylenemezdi bu konuda.
Yanağımı öptükten sonra belimden tutarak kafenin kapısına doğru ilerlemeye başladık.
Belimden tutmasından rahatsız olsam da bunu söyleyebilcek kelimeleri bir araya getirebileceğimi pek zannetmiyordum.
Tam o esnada bize tıpkı saç rengi gibi alev saçan gözlerle bakan bir adet kızıl kafayla karşılaştım. Tamam çok akıllı değldim ama Pelin'in bu olduğunu anlamayacak kadar da gerizekalı değildim.Gözlerinin alevini saçlarından almış gibiydi.Biran o gözlerinden alev topu fırlatıp beni yakacağını dahi düşündüm.
Aniden oturduğu masasından kalkarak arkadaşlarına dahi hiç bir şey söyleyemeden çantasını sallaya sallaya bize doğru gelmeye başladı.
Tam yanımızdayken durup omzuma sertçe geçirip Çağlar'a dönerek
"Hadi ama sevgilim,benden sonra bu kadar düştüğünü bilmiyordum."dedikleri daha demin ki yakınlığımızdan dolayı ayak uçlarıma kadar kıpkırmızı olan vücudumda soğuk duş etkisi meydana getirmişti.Çağlar ise Pelin acıyan ve nefret dolu gözlerle bakarak"Pelin,Eylül senin gibi sürtük değil.Ayağını ona göre denk al ayrıca bana bir daha sakın sevgilim deme biz ayrıldık anladın mı daha kolay anlayabilmen için heceleyim istersen ay-rıl-dık."
Pelin sinirden kıpkırmızı olmuş bir haldeyken omzuma tekrar ve daha sert bir şekilde çarparak "Ben senden vazgeçmediğim sürece hiç bir şey bitmez. Çağlar ve emin ol sen hala beni deliler gibi seviyorsun."
Çağlar kızıl faişenin bu dediklerine hiç bir tepki göstermeyerek yalnızca belimden daha sıkı tutarak ilerlemeye devam etti.İnkar etmek isteyipte edemiyordu.
Çağlar her ne kadar kabul etmesede hala seviyordu.Her ne kadar unuttum dese de kolay değildi.İçindeki nefretle bile boy ölçüşebiliyordu aşk.
Unutmak istesende olmuyordu.Kalp söz dinlemiyordu.Kendimden biliyorum Kıvanç'ı her ne kadar unuttum desemde o mavi gözlerine bakarak unuttum diyemezdim.
O mavi gözlerine baksam yine boğulurdum o denizde...
Unuttum demek kolaydı da o gözlere bakıp söylemek kolaymıydı acaba?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON ADIM
ChickLitBirazdan sonsuzluğa son adımımı atacaktım.Son kez sessizce hıçkırarak tekrarladım;SONSUZLUĞA SON ADIM Hiç bir zaman özgüveni yüksek kızlardan olamamıştı Eylül.O kendi hayatında bile başrol değildi ki.Kendi kabuğuna çekilmiş,kendi dünyasının düzenler...