*KARŞILIK-Part 1-

240 35 37
                                    

MULTİ:Bölüm Çalışması:))Harika kesinlikle bakın beyaz çikolatalarım:)

PART 1 ŞARKISI=ALL OF ME(anlamınada bakı tamda bizim korkak Eylülcüğümüzü anlatan bir parça)

BÖLÜM SONU AÇIKLAMASINI OKUYUN :))))

Sakar yazarcıklarınızın size bir notu varrr ;)))

İyi okumalar....

Aşk nedir ?

Aşk göz göre göre delirmek,kendine eziyet çektirmekti.Kulağından gitmeyen melodik sesi, burnundan gitmeyen kokusuyla eziyetten farkı olmayan, formülünü bilmene rağmen çözemediğin matematik sorusu kadar kazık olan bir duygu karmaşasıydı.

Aşk insanların duyularını herkese kapatan bencil bir duyguydu bana göre.Yalnızca onu görmek,yalnızca onu duymak, yalnızca onun kokusuyla nefes alabilmek bencilceydi hatta saçmalıktı ama bir o kadar da mükemmeldi.

Aşk fedakarlıktı her açıdan ona fedakarlık yaparak kendinden bir şeyler vermekti, aşk masumiyetti tüm hislerinle onu hissetmek, her şeyinle onu algılayabilmek ona ait hissedebilmekti.Suya yazı yazmak kadar imkansız bir duyguyken,aşık olmak ilk görüşte olunamayacak kadar kutsal bir duyguydu bence.

Ne demiş şair "Çıkmaz yazdığı halde ısrarla girdiğin sokağın adıdır AŞK. "

Cemrelere giderken otobüsün camına kafamı yasladığım için otobüsün her ani hareketinde olan titreşimleri umursamadan bunları düşünecek kadar aptaldım ya da saftım herhalde neyse ama normal biri olmadığım kesindi.

Harçlıklarımı biriktirmeye çalıştığım için- o mükemmel kitaplara değer- ulaşımda otobüsü tercih etmiştim ve evet yanımda ne zaman başımı çevirsem göz göze geldiğimiz, halk dilinde tontiş olarak adlandırılan bir teyzeyle beraber.

Telefonuma gelen bildirim sesiyle daldığım düşüncelerimden uzaklaşmam uzun sürmemişti. Heyecanla açtığım mesajı görmemle yüzüme sinsi bir sırıtışın yerleşmesi bir olmuştu.

Gönderen-Boracan

Söylediklerinle ilgilenmediğimi kaç defa söylemem gerekiyor yılın dokuzuncu ayı...

Evden çıktığımdan beri Boraya, sürekli Nisanı övücü mesajlar atarak aralarını yapmaya çalışıyordum.Sevgili Nisan adını kullanarak bunları yaptığımı öğrense büyük ihtimal babamın lahmacun küreğiyle beni kovalardı.

Gönderilen-Boracan

Biran önce bana yılın dokuzuncu ayı demeyi kesmen gerekiyor...

İlkokulda sürekli ismim Eylül olduğundan gıcık etmek için yılın dokuzuncu ayı derlerdi ve ben bu anıyı Boraya sırf dersten kaytarmak için anlatmıştım. Borada öğrendiğinden beri bana sürekli yılın dokuzuncu ayı deyip duruyordu.

Gıcık şey.

Yanımdaki teyzeye baktığımda ise ilk defa göz göze gelmediğimiz için mutlu olmuştum ama gözlerini dikkatle incelediğim zaman gözünü kırpmadan telefonumun ekranına baktığını fark etmem uzun sürmemişti. Bende aklıma gelen sinsi bir fikirle telefonumun ön kamerasını açmıştım.

Telefonumun ekranında kendini gören teyze utançla gözlerini büyüterek sonunda gözlerini telefonumdan çekebilmişti.

Hayır yani ne varda bakıyorsun sen benim telefonuma. Özel hayat diye bir şey var teyzeciğim duymadın mı demek istesemde dudaklarıma görünmez bir fermuar çekerek önüme dönmüştüm.

SON ADIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin