#AKEL#Etrafımızı saran dumanların ardından bize doğru gelen parazitleri fark ettiğimizde hepimiz ayaklandık ve Uraz'ı benimle beraber kalkmaya zorladığımda önümüzde açılan orman yoluna doğru koşmaya başladık.
Talya; Buradan hadi!
Talya'nın sesini duyduğumda elini tuttuğum Lina ile ona doğru koşarken arkamızda duyduğumuz çığlıklar bizi korkutmuştu.
Lina; Onlara yardım etmeliyiz!
- Koş benimle!
Peşimde onu da sürüklerken çığlıklar çoğalmış ve birbirine saldıran insanlara şahit olmuştuk.
Emre; Hadi!
Yanımdan geçen fişeğin sesi beni arkama bakmaya zorladığında orada bana doğru koşan parazitlinin alnından vurulduğunu gördüğümde tekrar önüme döndüm ve Uraz'ı gördüm.
Uraz; Tepeye koşun! Sizi koruyacağız!
Yüzündeki düz ifade acısını adeta yutmuş ancak hala sindirememiş gibiydi. Yine de bizi korumaya devam ettiği için ona minnetle baktığımı biliyordu. Yanında duran Kaya, Cenk ile ellerindeki silahlarla aşağıda arkamızda koşan hastalıkları birer birer vuruyorlardı. Tırmanırken Emre'nin uzattığı eli tutup Lina'yı peşimden çektiğimde sonunda ormanın içinde gözden kaybolmak üzereydik.
Mert; Bu taraftan!
Uzun bir sıra oluşturup önde koşanları takip ediyorduk. Tüm o karmaşadan uzaklaştığımızda kendimi ağaçlardan birine yaslanmak için bırakırken diğerleri de bize katılmıştı.
- Bu kadar mıyız?
Kızların, Emre ve Kaya'nın grubu dışında beş kişi daha vardı.
Lina; Diğerlerine yardım etmeliyiz!
- Onlara yardım edemeyiz Lina.
Lina; Silahlarımız var edebiliriz.
Uraz; Bunun için çok geç.
- Önümüze bakalım kalkın.
Hala yanmaya devam eden yerle bir beton parçaları, artık arkamızda kalmıştı. Dumanlarından orada olduğunu bildiğim hastalıklı parazitlerinde yemek aradıklarına emindim. Kimse konuşmak için heyecanlı değildi, insanlar çaresizce beni takip ediyor soru dahi sormuyorlardı. Sonunda ormandan beton zemine düzlüğe çıktığımızda herkes endişelerini dile getirmek için sabırsızlardı.
"Nereye gidiyoruz?"
Talya; Şimdi ne olacak?
"Artık özgür müyüz?"
Mert; Biz ne yapacağız?Bana soru soran gözlerle bakarken etrafta ki herkesin yüzü bana döndüğünde benden bir şey beklediklerini anladım ancak onlar için yapacak bir şeyim yoktu.
-Ne var?
Talya; Bir şey söyle...ne olursa...
-Herkes kendi yoluna gitmeli...
Burak; Bir arada kalmak daha güvenli, kalabalık olursak daha fazla şansımız olur.
- Savaşmaktan korkan sizlersiniz ama saklanmak çare mi?
Emre; Ne diyorsun?
Yanıma gelip direk bana söylediği şey ile ona döndüm.
- Size en başında gitmemiz gerektiğini söylediğimde beni dinleseydiniz bunları yaşamayacaktık!
Talya; Ben demiştim mi diyeceksin?
-Bu bir hatırlatma... Benim planım değişmedi o kampüs yıkılmamış olsaydı da şafakta yola çıkacaktık. Bunu zaten biliyordunuz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZOMBİ ÇAĞI- PARAZİTLER
General Fiction#Kaderlerini ölümün kollarına bırakmak istemeyen bir grup insan... İstedikleri şey ise karşılarına çıkan fırsatları kullanıp, dünyalarını koca bir yıkımdan kurtarmak ancak her biri geçmişlerine o kadar takıntılı ki birbirlerini göremiyorlar. Bu yo...