#KAYA#
Aracı kampüs kapısının tam önüne park ettiğimde diğerleri ile büyük bir sakinlikle arabadan indik. Etraf oldukça sessiz gözüküyordu, Cenk'in söylediğinin üzerine doğru geldiğimi biliyordum ancak burada herhangi bir yaşam belirtisi göremiyordum. Kapıya yaklaştığımızda yerde yatan hastalıklı cesetleri görmek hepimizi germişti. Kampüsün içinden elinde silahları ile siyah tulumlu 5 adamı bize doğru yürürken gördüm.
Emre; Tüm hastalıkları öldürmüş olmalılar.
Uraz; Kimin bu kadar silahı var?
Akel; Burası olduğuna emin misin?
Uraz; Eminiz.
Akel; İçimde tuhaf bir his var. Burası ölüm gibi kokuyor.
Emre; O kokuyu bende alıyorum.
- Kan ve barut kokusu.
Uraz; Her yer ceset dolu. Burada ne oldu böyle?
Akel; Bu normal değil...ya hepsi...
Kaya; Hayır, Cenk akıllıdır bir yolunu bulmuştur.
Emre; Bizimkilerde öyle. Kötü düşünme Akel halledeceğiz.
Her birimiz demir kapının ardından bahçeyi ve binayı inceliyor aklımızdaki şüpheleri gidermeye çalışıyorduk ama sonuç alamıyorduk.
- Geliyorlar sakin kalın. Uraz, hanımları geride tut.
Akel; Yine mi?
- Haklıydın burada tuhaf bir durum var. Dediğimi yapın.
Yanımda duran kıza dönüp durumun ciddiyetini anlaması için tekrar ettim.
- Geride durun.
Akel; Tamam ama şunu bil bizi satmaya kalkarsan senin için hiç iyi olmaz.
Kaya; Seni duydum, bu işte biriz. Sakin kalın...hepiniz.
İstemediği her halinden belli olsa da Uraz ve Doktor ile biraz gerimizde durdular. Ahmet hala araçta yatıyordu ve Emre yanımda dikilirken adamlardan biri önde diğerleri bir kaç adım arkasında durup aramızdaki kapıyı açmadan dikildiler.
" Siz de kimsiniz?"
- Asıl bunu bizim sormamız gerek.
"Burada olmamalısınız asker."
- Burada olmalıyız, Doktoru getirdik!Adam bir süre her birimizi inceleyip üzerimdeki formanın armasına ve Vladimir yazan soy ismine bakıp bir şeyden emin oldu ve sonunda konuştu.
"Bu o mu?"
Arkadaki kadınları işaret ettiğinde başım ile onu onayladım.
"Kapıyı açın!"
Sesi yankılanırken, adamlar büyük demir kapıyı zincirlerinden kurtarıp açmak için harekete geçtiler. Aramızda ki demir yok olduğunda konuşan adam, yaklaşıp elini uzattığında dikkatli bir şekilde kopya vermeden olayları anlamaya çalışıyordum. Tipi ve konuşma aksanından onun Rus olduğunu hemen anlamıştım. Parlak açık ton saçlarını kirli sakalları takip ediyordu ve yüzündeki yaralardan onun sıradan bir asker olmadığına emindim ama yine de sessiz kaldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZOMBİ ÇAĞI- PARAZİTLER
Narrativa generale#Kaderlerini ölümün kollarına bırakmak istemeyen bir grup insan... İstedikleri şey ise karşılarına çıkan fırsatları kullanıp, dünyalarını koca bir yıkımdan kurtarmak ancak her biri geçmişlerine o kadar takıntılı ki birbirlerini göremiyorlar. Bu yo...