46. Bölüm "Deq"

19.3K 997 601
                                    

Bu bölüm baya iyi oldu bence yani tabi size göre nasıl bilmem bu yüzden muhakkak hepiniz yorumlarınızı yapın sabit bir kaç kişi dışında kimse yorum yapmıyor aslında anlamı olmayan noktalamalı yorumları saymıyorum ama bölümü yazdığım ve bekleyen okurlarım için paylaşıyorum lütfen sizde yorumlarınızı paylaşıp oylayın bölümü!

İyi okumalar❤️



"Deq"


"Bırak şu kapıyı!" Diye tısladığında kapının pervazına diğer elimide atarak tutundum. Odaya girmeye hiç niyetim yoktu!

"Asıl sen bırak beni, oyun oynayacağım kızlarla diyorum anlamıyor musun?!" Diye ısrarla direttiğinde kucağında çırpınmalarıma rağmen daha sıkı tutarak bırakmadı.

"Bende sana oyunun en güzelini oynatacağım diyorum lan! Bırak şu kapıyı millet duyacak bak." Diye öfkeli olsa da sesini zorla zaptederek çıkarmıyordu. Ona itiraz ederken içeri girmeye çalışıyor bense kendi selametim için diretiyordum; aslında ikimizin de selameti için Allah'ın cezası basit bir dövmeyi sorgulamaya kalkarsa biterdim. Çünkü en az benim kadar inat biriydi hele de nasıl merakla tutuştuğunu hissediyorken.

"Ulan kadın! Bırak şu kapıyı!"

Bu sefer daha güçlü şekilde içeri adımladığında kapıdan kayan parmaklarımla bir anda hızımızı ayarlayamadan savrulmuş olduk odaya. "Düşüyorduk amına koyayım!" Diye küfrettiğinde omzuna vurdum. "Küfür etme!"

Homurdanarak yatağa bıraktı beni, elini saçlarına geçirip gergince karıştırdı.

"Senin dövmen mi var?" Diye sordu ateş gibi kehribarlarını bana dikerken. Ellerimi yatağa yaslayarak geriledim hafif, o ayakta yatağın ucundaydı ancak gözlerindeki ateş neden olduğu belirsiz şekilde ortadaydı.

"Dövmem mi var benim?" Diye sordum bilmemezliğe vurarak.

"Yok mu!"

"Var mı?" Diye konuştuğumda, "Gece!" Diye yükseldi uyarır şekilde. Yerime sindim yavaşça, sesli bir soluk verdim.

"Bak yavrum, insan gibi soruyorum dövmen var mı yok mu? Deli etme beni." Dediğinde göz devirdim, "sanki deli değilsin de-"

"Gece!" Dedi öfkeyle hırlayarak adeta. Bir şey mi oldu dercesine ellerimi kaldırdım, gözlerini sabırla yumdu kısa bir süre.

Boran Ağa, gözleri deli gibi üstümde gezinmeye başladığında aklından bin bir türlü düşünceler geçiyordu. Kim bilir nelerdi. "Yok olamaz, olsa bilirdim." Diye kendi kendine söylendi, çenesini sıvazlayarak beni süzmeye başladığında battaniyenin altına girmek istiyordum. Üstümde yatacağım diye odadan çıkmadan önce giydiğim pijamalı gecelik takımım vardı onunda üstünde uzun tek ipli yün hırka. Hırkayı çözerek çıkardım üstümden sıcak basmıştı birden.

SİTARE Kalplerin Alevi (Töre)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin