Hello! Bebeklerim, nasıllar? Yeni bölüm için heyecanlılar mı?
Bugün üniversite sınavına giren okurlarım, umarım ki her şey gönlünüzce olur.
Vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin. Keyifli okumalar dilerim! 💜
4. BÖLÜM
❝Yalancı Prenses❞
İçinde meydana gelen paniğin kısa bir süre ardından yerini şaşkınlık aldı. Yutkunurken parmakları, düşünceleriyle birlikte hareket etti. "Sen ne saçmalıyorsun?"
'Hepiniz mi? Hepiniz dediği, kimdi? Ona ne yapmıştım da benden bu kadar nefret ediyordu?' Diye düşünürken sakinleşmeye çalıştı. 'Bu hayatta tek bir pişmanlığım vardı. Tek bir kişi için pişmandım. O olma ihtimali sıfır olduğuna göre bilinmeyen numara kimdi? Tanrım, aklımı kaçırmak üzereydim.'
Bilinmeyen numara çevrimdışı olmasına rağmen Melina yazmaya devam etti çünkü kafasının içi karman çorman olmuştu. Cevaplara ihtiyacı vardı. "Ben kimseye hiçbir şey yapmadım!" Tırnaklarını avuçlarına bastırdı. Canı acıyana dekte devam etti. "Hiçbir şey yapamayacaksın pislik! Senden korkmuyorum."
Yazdığı mesajlar bilinmeyen numara tarafından görülmezken başını geriye attı ve birkaç saniyeliğine gözlerini kapatıp sakinleşmeye çalıştı. Ardından dişlerini birbirine bastırıp telefonun tuşuna basarak ekranı karanlığa gömmüştü.
-
Riva çekmecesini açıp içinden siyah bir sütyen ve onun uyumuna sahip olan siyah bir külot çıkarırken gözlerini kapıya doğru çevirip onu dikizleyen kişiye baktı.
"Orada durmaya devam etmeyeceksin herhalde?" Diye sordu. Bakışlarını kısa bir süre için genç adamın ıslak pantolonunda, üzerinde kaymış gömleğinde ve dağılan saçlarında gezindirdikten sonra önüne döndüğünde iç çamaşırlarını eliyle kavrayıp eğildiği yerden doğruldu.
"Sen için pek fark edeceğini düşünmüyorum." Dedi, Barış tok bir sesle. Omuzlarını silkip çarpık bir tebessüm etti. "Ne de olsa sen benim gibi değilsin, değil mi?"
Elindekileri yatağının üzerine fırlattıktan sonra yüzünü Barış'ın kahverengi gözlerine çevirdi. Islak kızıl saçları önüne düşmüş, yeşilleri öfke dolu bakışlar atıyorken o, sessiz bir şekilde sağ omzunu kapıya yaslamış düz bir ifadeyle ona bakıyordu.
Riva histerik bir kahkaha atmadan hemen önce "Yoksa yaramaz bir çocuk olmaya mı karar verdin?" Diye sorduğunda Barış gözlerini devirip iç çekerek bir an başını yukarı kaldırdı.
Genç kız dikilmeyi bırakıp onun üzerine doğru yürümeye başladığında Barış, iç dudağını dişledi ve kaşları çatılacakmış gibi olurken kendini engellemeye çalıştı.
Üzerinde ıslak iç çamaşırlarıyla karşısında durduğunda genç adamın dudakları aralanmıştı. Riva yakınlaşıp kolunu omzuna attı ve onun aşağıya doğru eğilmesini sağladı. Diğer elini kaldırıp parmağını Barış'ın biçimli, ne ince ne de kalın olan dudaklarına bastırdı.
Vücudu onun sırılsıklam olmuş gömleği ve pantolonuyla birleşirken ayak parmaklarının üzerinde duruyordu. Barış'ın boyu ona göre oldukça uzundu ve ancak onun yüzüne bu şekilde yaklaşabilmişti.
Genç adam, bedeniyle temas eden çıplak teni unutmaya çalıştı fakat bakışlarını dudaklarında olan parmağa çevirdiğinde bunun imkansız olduğunu anlamıştı. Adem elması hızla yukarı çıkıp indiğinde boğazından çıkan ses dıştan da duyuldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbi Olmayanlar
Teen FictionFinale son 6 bölüm... "Cehenneme kadar yolun var." Yanına yanaşıp hafifçe üzerine doğru eğildiğinde Melina nefesini tutmuştu. Dönüp ona bakmadığı için yüz ifadesini göremiyordu ama yine kendini bilmezce sırıttığından emindi. Ensesine çarpan bir sıca...