Bölüm 29 | ❝Kuralsız Oyun❞

259 31 115
                                    

Gecikme için üzgünüm bebişlerim. Yorumlarınızı eksik etmeyinn <3

Bu arada kitabın spotify playlisti var, bioya linkini ekleyeceğim. Okurken şarkıları dinleyebilirsiniz. 

Keyifli delirmeler (:


29. BÖLÜM

"KURALSIZ OYUN"


Biraz daha geç gelseydi olacakları düşünmek bile istemiyordu. Bu yüzden Yalın, onun bu söylediğine karşı başını salladı. Ama orman yeşili gözlerinde endişe vardı. Melina bugün kolay şeyler yaşamamıştı. Bütün okula ifşa edilmişti ve sevdiği kişi tarafından terk edilmişti. Üstelik olanları düşünürse, bütün bunlardan o sorumluydu. Saya'nın bunu neden yaptığını az çok tahmin edebiliyordu.

Kollarındaki çiziklerde dolandı yeşilleri. İçini acıtmış gibi yatağın üzerinde yumruğunu sıktı. Bacaklarında derin bir kesik vardı. Onu bu halde görmek, daha önce hissetmediği bir çaresizlik yaratıyordu. Neden bunu kendine yapıyordu? Nasıl dayanıyordu?

İçinde biriken acı, göğsünde devasa bir yumruya dönüştü. Biraz daha onun bu haline bakmaya devam ederse içindeki bu çaresiz duygu onu boğacak, nefes almasına izin vermeyecekmiş gibi geliyordu.

Melina'nın gözleri dolmuş, yaşlarla parlayan bakışları Yalın'a odaklanmıştı. Dudakları hafifçe titrerken, içinde taşıdığı kaygı ve kararlılık yüzünden okunuyordu. Parmaklarını avuçlarında sıkarak sessiz bir umutla ona baktı. "Bulacağız değil mi?" Diye sordu. "Minaya bunu yapanı, bulacağız."

Yalın, gözlerini Melina'nınkilerden ayırmadan, derin bir nefes aldı. Gözlerinde kararlılıkla parlayan bir ifade vardı, dudaklarını sıkıca bir araya getirip başını yavaşça salladı. Melina'nın hissettiği acıyı hisseder gibiydi. Çenesi hafifçe ileri çıkarken, kaşları kararlı bir şekilde çatıldı. "Bulacağız." Dedi, sesi alçak ama güçlü çıkmıştı.

Melina, gözlerini hafifçe kırparak akan yaşlarını bastırmaya çalıştı. Ne yaparsa yapsın yüzündeki kırılgan ifade hâlâ oradaydı. Dudakları hafifçe büzülmüş, elleri kucağında yumruk olmuştu.

Yatağın üzerinden Yalın'a doğru hafifçe yaklaştığında yüzünde yorgun ama kararlı bir ifade belirdi. Gözleri hemen Yalın'ınkilerle buluştu. Genç adam hafif bir şaşkınlıkla genç kıza bakarken kaşları çatıldı.

"Öpsene beni." Dedi Melina, sesi ince bir fısıltı gibi odaya yayıldı.

Yalın bir an durakladı. Bakışları Melina'nın yüzünde gezindi. Derin bir nefes alıp yumuşak bir sesle "Melina, hastaneye gidelim. İyi değilsin." Diye konuştu.

Melina ise gözlerini ondan ayırmadan gülümseyerek inatçı bir şekilde bekledi.

"Acımı unutturmak mı istiyorsun?" Diye sordu çenesini hafifçe kaldırarak. Yalın'ın gözleri, pürüzsüz boynuna kaydı. "O zaman öp beni. Senin varlığın, hepsinden daha çok acıtıyor. Diğer acılarımın hepsini unutturacak kadar."

Yalın ağrıca yutkundu. "Benden bu kadar mı nefret ediyorsun?" Diye sordu, sesi alçak ve ağırdı.

Melina, bakışlarını ondan kaçırmadan fısıldadı. "Şu an tek istediğim şey, bütün olan her şeyi unutmak."

"Benim daha iyi bir fikrim var." Melina anlamayarak kaşlarını çattı. Yalın, ayağa kalkıp kısa bir süre ardından onu bacaklarından ve sırtından kavrayarak kucağına aldı. Melina'nın kalbi hızlanırken, Yalın yumuşak bir tonla konuştu. "Güzel bir duş almak."

Kalbi OlmayanlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin