2. BÖLÜM

369 33 3
                                    

🌧

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

🌧

Annemin ve ablamın ısrarlarına yenik düşmüş kendimi onların peşi sıra çarşıda bulmuştum. Saatlerdir çıkamadığımız mağazadan sıyrılmışken annemin yeni bi tezgaha tutulmasıyla gözlerim büyüdü.

"Bi daha beni kandırmanıza asla izin vermiycem. Res-" Karşıdan gelen tanıdık simalarla sözüm bölündü. Biricik kayınvalidecim değil miydi o? Gerçi neden şaşırıyorsam bende. Annem ve Zehra teyze resmen birbirlerini çekiyorlardı. Şu çarşı annemin Zehra teyzenin kafasında sepet patlattığına bile şahit olmuştu. Gözlerim sonunda Zehra teyzenin koluna giren kişiye kayınca yüzüm buruştu.

Ben, sevgili kayinvalidem, sevgili kayin validemin müstakbel gelin adayı, sevgili kayınvalidemin saçlarını yolduğu gelecekteki dünürü ve onun cadoloz büyük kızı koca bi aileyiz.

Meydan muharebesi yakındır.

Ayşe benden 2 yaş büyük kıvırcık saçlı açıkçası güzel bi kız. Ama çapraz yürüyor aramızda kalsın. Daha sümüğünü silemezken herkes bilirdi Fatih'i sevdiğini, benim Fatih'imi. Zehra teyze nereye Ayşe'cik çarpık bacaklarıyla oraya. Tabi çapraz bacaklarının imalatında benim etkim olabilir. Ama yer çekimi kuvveti daha büyüktü.

Güneş en tepede tüm görkemiyle salınırken ben bundan hiçte memnun değildim. Çay tarlasının daha ilk sırasındaydım ama arkadaşlarım çoktan sona varmış çeşmeye ulaşmıştı. Henüz 8 yaşında olmanın verdiği rahatlıkla eteğimin ucuna terimi silip dizlerime tutundum.

Yüzüme gelen güneşi kesen koca bi gölge belirdi. Fatih tam önümde dikilmiş her zamanki ifadesiz yüzüyle bana üstten üstten bakıyordu. Aramızdaki 3 yas onun boyundan dolayi 7 gibi gözüküyordu. Birbirimizle iletisim kurmaz, görmezden gelirdik.
Beklemediğim bi şekilde onu karşımda gördüğüm için kaşlarımı aynen onun gibi çattım. Hiç konuşmaması sinirlerimi bozarken arkamdan birisi beni sertce geriye çekerek sessizlik yarışmamıza nokta koymuştu.

Omzumda hissettiğim acıya sesli bi tepki verdim.

Siyah kivircik saçları, bem beyaz teni ve çiçekli elbisesiyle beni itenin Ayşe olduğunu anlamam çok sürmemişti. Hareketlice karşısında ki çocuğa bir şeyler anlatıyordu. Ama özür dileme tenezzülünde bile bulunmamıştı.

Kolunun açıkta kalan kısmını gücüm  yettiğince çektim. "Özür dile."

Dediğimi duymamış gibi küçük elimi kavrayıp kolundan sıyırdı. Ve anlattığı şeye devam etti. Bu sefer siyah buklelerinden birini çekerken tekrarladım. "Hemen özür dile."

𝘼𝙣𝙙𝙚𝙧 𝙎𝙚𝙫𝙙𝙖𝙡𝙪𝙠Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin