Skandal

1.7K 97 40
                                    

Sevgili okur, lütfen oy verip bölüm hakkında yorum yapmayı unutma. Hikayemi yazmak için çok zor zaman buluyorum. Etkileşim almadığım taktirde devam etmeyeceğim. Umarım bölümü beğenirsin.

Yazargül.

****

Salonda oturmuş hayretle olanları izliyordum. Orhan'ın da benden farkı yoktu. Şoktaydı.

Titreyerek olanları izliyor ağzından tek bir kelime bile çıkmıyordu.

Herkesi evine yollamışlardı. Nasıl oldu ne yaşandı vallahi hatırlayamıyordum.
Sanki bir anda kendimi bu salonda bulmuştum. Rezalet çıkmasın, kimse bizi görmesin diye arka kapıdan bizi içeri alıp herkesi bir bahaneyle evlerine gönderdikten sonra hesabımızı kesmeleri için salona geçmiştik.

Keriman halanın rengi bembeyazdı. Bizi o halde yakaladığında bir anda yere yığılı verdi kadıncağız. Kendine geldiği gibi bütün gücünü toplayıp idareyi eline alarak geceyi insanlara rezil olmadan atlatmamızı sağladı. Şimdiyse koltukta oturmuş bir ayılıp bir bayılıyor Fahriye Hala bir bileğini Necmiye Hala diğer bileğini ovuyordu.

Ayşe kızları odalarına çıkarmıştı.

Sessizce oturmuş kopacak kıyameti bekliyorduk.

Keriman Hala aniden ayaklandı.

"Seni rezil köpeek! Ben mi yetiştirdim bu canavarı!? Rabbim sen affeylee yaarabbiimmm! "

Bir yandan ağlıyor bir yandan da Orhan'ı çocuk gibi dövüyordu. Elinin içiyle neresine denk gelirse yapıştırıyordu. Orhan oturduğu yerde cenin pozistonunda durmuş kendini savunmadan öylece bekliyordu.

Hiç kimse müdehale etmiyordu. Ben de donup kalmıştım.

"Allah seni kahretsiin! Nasıl yaparsıın!? Ben ne gördüm öyle Allah'ım sen aklıma mukayet ol! Evimde bir ırz düşmanı yetiştirmişim. Benim torunum evlatlarımdan birine ayy dilim varmıyor! Allah'ım al canımıı al canımı kurtulayım! "

Keriman hala ellerini kendisine vurarak dövünüyor hıçkıra hıçkıra ağlıyordu.

Diğer Halalar da hem dövünüyor hem de kendi kendilerine söyleniyorlardı.

Orhan kafasını kaldırdığında gördüğüm yüzü içimi sızlatmıştı.

Gözleri kıpkırmızı olmuş dolu doluydu. Ağlıyordu.

"Babaanne nolur yapma. Vallahi yanlış anladın. "

"Suuus Allah'ın belası suus. Gözümle gördüğüme mi inanayım sana mı!? Hele kulağımla duyduğum! Sesine geldik de bulduk sizi. Tutmuş kızı elinden kolundan.. Ay dilim varmıyor Allah'ım. Çırpınma diyor çırpınmaa!! Sen benim evladıma nasıl kıydın Orhaaan! Sen bunu bize nasssıl yaptın Orhaaan! Ayy ben ağabeyime ne diyeceğim? Ne anlatacağım? Yeğenim Mithat'a torunum kızına kıydı diye nasıl söylerim yarabiiim yardım et bana yardım eet! "

Ne?

Aa bunlar bizi şey ediyor sanmamış. Orhan beni zorla... Aaaaa!

Ama bu daha fena bir şeydi. Orhan'dan ne kadar nefret etsem de tecavüzcü damgası yemesine nasıl göz yumabilirdim. Bu çok ağır bir ithamdı.
Üstelik iki büklüm durmuş haminnenin hakaretlerini dinliyor için için ağlıyordu. İçinde yakalandığımız durum öyle korkunçtu ki açıklama dahi yapamıyordu.

"Defol senin gibi torunum yook defool!"

Halalar Orhan'ı karga tulumba dışarıya çıkartıyordu.

Orhan'ın yüzündeki çaresizlik beni daha  fazla sessiz tutamayacaktı. Belki pişman olacaktım ama bunu yapmazsam kendimi hiç affedemezdim.

AYPERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin