Sinirli bir şekilde beni kollarından fırlattı. İnsan biraz nazik olurdu. Yontulmamış odunda işte. Üstümü başımı düzelttikten sonra ona ters ters bakmayı ihmal etmemiştim. Gıcık olmuştum bir kere ona. Dağ ayısı."Napıyorsunuz lan siz burada?"sesi o kadar sert ve gür çıkmıştı ki Serhat abi ile irkildi. Siz düşünün yani gerisini. Serhat abiye baktığımda sakin bir şekilde dağ ayısına bakıyordu. Benim baktığımı anlamış olacaktı ki gözlerini bana çevirdi. Göz kırptı ve sakin ol gibisinden mırıldandı. Başımı sallayıp tekrar ona döndüm. Burnundan soluyordu ayı.
"K-konuşuyorduk sadece bee. Ne yapacağız başka. Hemen bir agresif hareketler. Dağdan mı indin be mübarek"evet sıçtım bir de sıvazlıyordum. İlk titrek çıkan sesimden sonra yükselmem de neydi. İyice sinirlenen ayı elini kaldırdı. İşte geliyordu dayak. Elimi yüzüme doğru getirip korudum. Korkudan gözlerimi kapattığım için şu an ne yaptığını bilmiyordum.
"Sen ne yapıyorsun kardeşim kendine gel."dedi Serhat abi. Yavaşça gözlerimi açtım. Dağ ayısı elini indirmiş kızgın bir şekilde Serhat abiye bakıyordu.
"Sen konuşma Serhat. Dışarıda sözün var ama sen yoksun. Ne işiniz var sizin burada?" Sesi hem sert hem de öfkeliydi. Sanane ne yapıyorsak yapıyoruz amk.
"Konuştuk sadece Devrim. Bizde geliyorduk zaten. Sıkıntı çıkarmadan yürü gidelim"dedi tane tane ve sakin bir şekilde.
Devrim son kez bana bakıp burnunu sıktı ve başını salladı. Bu işin burada bitmediğini anlatıyordu. Tırsmama rağmen onunla uğraşmak hoşuma gidiyordu ama bir gün dayağını yemezsem iyiydi tabii.
.....
Gecenin bir yarısı olduğumuz yer hiç tekin bir yer değildi. Pardon o burada olduğu için tekin değildi. Çünkü şu an beni sikicekmiş gibi bakan boğa vardı karşımda. Ve ben götümü kollamak zorundaydım. Herkes pür dikkatle dağ ayısını bakıyordu. O ise sadece bana. Çok bakma aşık olursun demek istedim ama şu an ölmek için çok gençtim. O yüzden bende sadece ona bakıyordum.
"Daha ne kadar bekleyeceğiz reis acaba. Uykum var da"adını bilmediğim bir abi çok iyi noktaya gol atmıştı. Saatlerdir bakışıyorduk yani. Irzıma falan geçecekti gözleri ile.
"Hadi Devrim ne diye topladın bizi"dedi başka bir yabancı abi de. Geriliyordum artık. Ne diyecekse desindi.
"Susun lan. Amma dırdır ettiniz karı gibi." ayrımcı piç.
"Burada kalmayacaksın biliyorsun demi velet"dedi düz bir ifade ile. Kaşımı kaldırıp ona baktım.
"Nedenmiş acaba"dedim bende onun gibi. Bacaklarını iyice açıp,hafiften eğildi ve sağ elinde ki tespihi çevirdi. Ağır abiydi tabi. Artist artist hareketler yapıyordu.
"Senin gibi birinin bu mahallede işi yok bebe. Git çöplüğüne"dedi üstüne basa basa. Güldüm. Ama alaylı bir gülüştü. Dalyarak bir bol bilmeden infaz ediyordu.
"Benim gibi derken bey baba. Ben gibiler nasıl anlatta anlayalım demi?"dedim ve bende onun oturuşunu taklit ettim. Kaşlarını çatıp burnunu çekti. İyice gerilmişti. Kolay lokma sanmıştı tabi beni piç. Kim ile uğraştığını bilmiyordu bile.
"Bizim burası ahlaklı bir mahalle bebe. Sen ise ne olduğu belirsiz bir çocuksun. Üstüne katil damgası yemiş bir velet. O yüzden ikiletmeden 3 gün içinde terket burayı. 3 gün bile fazla sana ama Kerem hayrına o da." Kahkaha attım. Çok komikti vesselam dağ ayısı. İlk şaşırdı sonra kaşlarını çattı. Ben ise sakinleştikten sonra ona alayla baktım.
"Gitmezsem ne yaparsın bey baba. Bam bam mı yaparsın"dedim ve elim ile hayali silah yapıp şakaklarıma vurdum. Aslında korkuyordum ama işte belli etmek istemiyordum bunu da yürek yemiş karakterim sağ olsun yapıyordu .
"Senin dalganı sikerim lan."dedi ve ayağa kalktı. Onunla birlikte Serhat abide kalkıp önünde kalkan oldu. Sevmiştim Serhat abiyi. Ama şimdi sırası değildi.
"Hiçbir yere gitmiyorum bey babacım. Topulu yerin mi?"dedim ama halen Yusuf Yusuf olduğum bir gerçek vardı.
"Öldürürüm oğlum seni. Siktir olup gidiyorsun"dedi. Sinirden köpürmüştü ayı. Güldüm yine.
"Benden farkın kalmayacak desene sen şuna"alay kokan sesim ile üstüme yürüdü. Gerçekten kaşınıyordum ben. Allah'tan Serhat abi engel olmuştu.
"Korkut sende bir sus lan. İyice zora çeviriyorsun durumu"Kerim'in bıkmış sesine omuz silktim. Ne yani susacak mıydım? Tabi ki asla. Bana tersti.
"Serhat bırakta ağzının üstüne bir çakayım. Anası babası terbiye vermemiş ben vereyim." belki de onun için söylenmiş o boş sözler benim içimi bıçak gibi saplamıştı. Nefes alamadığım için birkaç derince bir nefes çektim içime. Gözlerim dolmaya başlamıştı. Ben güçlüyüm dedikçe onlar bana ihanet ediyordu. Başımı havaya kaldırdım. Ağladığımı anlamaması gerekiyordu. Ona karşı yenilmemeliydim.
"Sen mi beni terbiye ediceksin. Güldürme bee. Adamlıktan nasibini almamış biri bana akıl veriyor. Bakın şuna"dedim. Sesim alaylı çıkmış mıydı bilmiyordum.
"Lan seni bir sikerim iç organların yer değiştirir"halen Serhat abinin elinden kurtulmaya çalışıyordu. Güldüm bilmem kaçıncı kez. Hep gülümseyerek acımı kapatırdım ben. O gülümsemenin altında yatan acıyı bir ben bir Allah bilirdi.
"Çok korktum bey baba. Halen işlevini yaptığından şüpheliyim"kahkaha atarak Kerem'e baktım. Bir an önce gitmeliydik buradan yoksa Serhat'ın dayanması bitmişti.
"Lan velet. Zaten zor duruyorum. Bırakırım yeminle sus artık amk sus"sitemin altındaki o öfkeyle sustum. Çünkü dağ ayısı şu an beni gerçek manada sikecekti.
"Sende sakinleş lan. Yeter konuşalım artık." dedi aslan abim. Dağ ayısını koltuğa oturttu. Bir bardak su verdi. Ben ise öylece ona bakıyordum. Bir kaç saatte neler yaşamıştık.
Sakinleşen dağ ayısı bana ters ters baktı. Dövememişti tabi puşt. İçinde kalmıştı.
"Çocuk hiçbir yere gitmeyecek Devrim. Bize bir zararı olmadığı sürece burada. Ve onun bu hapis olayını bizden başka kimse bilmeyecek. Tamam mı?"dedi ve teker teker etrafına baktı. En son ki durağı Kerem olmuştu. Onu bakınca ışıldayan gözlerini bir tek benim fark etmem ne kötüydü. Süzme salak hiçbir şeyin farkında değildi. Sonra bana baktı ve başını eğdi. Utanmıştım koca adam. Her ne kadar gülmek istesem de yeri değildi.
"Kabul etmiyorum kardeşim"dedi dağ ayısı. İnattı birde.
"Ediceksin Devrim. Hatırım varsa tabi"dedi. Altında ki o ima çok belliydi. Demek ki koz vardı elinde. Oflayıp tespihini çevirdi. Dakikalar sonra başını salladı. Kabul etmişti. Herkes derin bir nefes verdi. Dağ ayısı ile göz göze geldik. Gözlerimin içine bakınca yine ikinci kez titredim. Korkuydu biliyordum. Normalde dik dik bakmam gerekiyordu. Ama ben gözlerimi çektim ondan.
O gözlerde ne vardı bilmiyordum ama beni hep yabancı bir his ile karşılaştırıyordu.
Serhat ve Kerem....🥰
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kara Oğlan
Teen FictionTamamlandı!! Hapishaneden yeni çıkan Korkut ile mahallenin abisi olan Devrim'in hikayesi...