Kafe

8.8K 568 24
                                    



O gün her şeyi anlattıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi davranmıştık. Beni sonuna kadar dinlemiş ve inanmıştı. Onun yanında kalmayı kabul ederek çok iyi bir karar verdiğimi biliyordum. Hayatımın düzene girdiğini hissediyordum.

.....

"6 numaralı masaya bakar mısın Korkut" Kerem'in seslenmesi ile hemen müşterilerin yanına gittim. Her zaman gelen gruplardandı.

"Hoş geldiniz. Ne isterdiniz?" Ellerinde ki menüden bakıp kendi aralarında karar vermeye başladılar. Aralarında ki o güzel samimiyet çok güzeldi. Dudaklarımda oluşan gülümsemeyi engel olamadım. Biraz daha tartıştıktan sonra güler yüzlü bir oğlan bana bakıp gülümsedi.

"Kusura bakmayın beklettik sizi"narin bir sesi vardı kızın.

"Yok önemli değil. İşimiz bu efendim. Ne alacaktınız peki?" Hepsi siparişlerini verdikten sonra hoş sohbetlerine devam ettiler. Ben ise siparişleri alıp mutfaktan sorumlu olan kişiyi bildirip diğer müşteriler ile ilgilenmeye başladım.Bugün az insanlar vardı. Şanslıydık. Biraz hava almak için bahçeye çıkmaya karar verdim. Müşteri olmadığı için rahattım. Burası yorulduğum zamanlar geldiğim bir yerdi. Aslında bahçe demeye şahit isterdi ama sessiz olduğu için ben seviyordum.

Sandalyenin birine kendime attım. 3 gündür burada çalışıyordum. İşimden memnundum ki olmama gibi bir lüksüm yoktu ne yazık ki. Hapishaneden çıkan birine iş vermeyeceklerini emindim. Burası benim için çok iyiydi. Başımı arkaya atıp gökyüzünü baktım. Derin bir nefes aldım. Bir zamanlar bu maviliği göremeyeceğimi düşünmüştüm. Şimdi ise istediğim kadar özgürdüm. Gözlerimi kapattım. Biraz dinlenmek istiyordum. Zaten bu saatlerde pek gelen olmazdı. Gözlerimi kapatır kapatmaz gözlerimin önüne gelen yüz ile hemen açtım gözlerimi. Hızlanan kalbim ile şaşkınca bekledim. Neden onun gözleri aklıma gelince hızlanmıştı kalbim anlayamadım. Titrek bir nefes çektim içime. Sakinleşmeliydim. Bana her ne oluyorsa hiç iyi olmadığını emindim. Başımı sağ sola salladım.

Bir kaç dakika daha bekledikten sonra bahçeden çıktım. Biraz önce olanları unutmak istiyordum. Büyük ihtimalle yaşananlardan dolayıydı. Daha fazla oyalanmadan işimin başına dönmeliydim.

......

"Az kaldı. Eve gidince dinleneceksin kara oğlan'ım."dedi Kerem alaylı ses tonuyla. Akşam üstüne kadar müşteri yoktu ama akşam full doluydu. Aslında mesaim bitmişti ama çok insan olunca mecbur biraz daha çalışmak zorunda kalmıştım.

"Bir bakar mısınız?" müşterinin seslendiği masaya doğru ilerledim. Biraz menüde gözlerini gezdirdikten sonra gülümseyerek bana baktı. Hoş bir kadındı. Doğal duru bir güzelliği vardı. Hafif bir makyajı olsa bile doğallığından ödün vermemişti.

"Ne istersiniz hanımefendi" biraz karar vermekte zorlanıyordu belli ki. Bir kaç kez daha sayfaları çevirdi.

"İsterseniz yardımcı olabilirim" dedim kibar bir şekilde.

"Ahh çok iyi olur aslında. Birazdan biri gelicek. Önceden sipariş vermemi istedi ama ben karar veremiyorum bile"dedi üzgün bir şekilde. Flörtü gelecekti galiba. Gülümsedim ve ona çok iyi olan bir yemeği gösterdim. O da bana güvenerek siparişini verdi. Ben siparişi verdikten sonra Kerem'in yanına oturdum. Hepsinin siparişi alınmıştı. Şimdilik boştum.

"Kerem beni akşam mesaisini alsana. Geldiğimden beri sadece akşamları kalabalık"dedim. O da telefonda olan bakışlarını bana çevirdi.

" Normalde gündüzde aynı. Pazartesi günü tempo devam eder merak etme sen"dedi. Başımı sallayıp onayladım. Bir kaç dakika geçtikten sonra kapı açıldı. Bakışlarımı oraya çevirdiğimde kalbimin hızlı atması ile kaşlarımı çattım. Bu adamdan korkmamam gerekiyordu.

"Bak sakın bir delilik yapma kara oğlan'ım tamam mı?" Gözlerimi devirdim. Beni de iyice kavga çıkaran serserilerden sanıyordu. Ben sadece olması gerekeni yapardım. Gözlerim ile takip ettim onu. Sadece Kerem'e selam vermişti yavşak. Havalı piç.

Biraz önce siparişini aldığım güzel hanımefendinin masasına gitti. Birbirlerine sarıldıktan sonra karşısına oturdu. İçimde oluşan tuhaf his ile yutkundum. Bu güzel hanımefendi bu oduna nasıl bakardı anlamadım. Ben öylece ona bakarken göz göze geldik. Gözleri gözlerime değer değmez içimden ılık bir şeyler aktığını hissettim. O ise kaşlarını çatmış öylece baktı. Daha sonra güzel kadının seslenmesi ile benden gözlerini çekti. Resmen güzel kadını kapmıştı. Sinirlenmiştim. Bu adama göre o kadın fazlaydı bir kere.

"Ooo Devrim abiye bak sen manita yapmış. Kızda fena değil yani" dedi Kerem. Ona sinirle karışık bir şekilde baktım.

"Ona kim bakar bee. Kız tanısın onu hemen basar tekmeyi"kahkaha atıp saçlarımı karıştırdı.

"Zaten tanışıyorlardır kara oğlan'ım. Devrim abi herkesin içine çıkardıysa sevgilisini ciddi olduğu içindir. Sen rahat ol paşam." Dedi alaylı bir ses tonu ile.

Kaşlarımı çatıp onlara baktım. İkisinin dudağında gülücükler ile sohbet ediyordu. Ne vardı da böyle gülümsüyorlardı. İçimde oluşan bu garip his ile öylece baktım.

Neden şu an onun gülüşünü darma duman etmek istiyordum.

Kara OğlanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin