B:35

13 2 1
                                    

VEDA

Selam dostum. Ben Eylül Sarman benim hikayemi okudun. Başından sonuna kadar benimleydin her anında, acılarımı okudun hüzünlerimi okudun mutluluklarımı okudun. Her şeyin başladığı yeri hatırlıyorsun değil mi? Mucize koleji 11/B sınıfı o hırçın kızın sertliğiyle başladı her şey. Düşmanım oldu sevdiğim dediğim adam sonra dostum oldu abim vardı birde biliyorsun efe sarman.

Benim hayatım nede yalanlarla doluymuş fark ettin mi? Babam diyerek sarıldığım adam babam değilmiş, abim dediğim çocuk abim değilmiş, sevgilim dediğim adam abimmiş bulmaca gibi değil mi? Çıkmak çok zor içinden, bende çıkamadım. Öldü sandığım dostum ölmemiş. Ağabeyim benim sevgili ağabeyim efe sarman yeşil gözlü ormanım huzurum mutluluğum öldü gözlerimin önünde acısını bile yaşayamadım gittim Fransa'ya. Bilmiyordum ki asıl dünyamın orası olduğunu gerçeğimin ateş olduğunu. Benim kalbim hep eylül ayına kış gelsin istemiş ateşle ama ben bilmemişim. Ah ne güzel günlerim oldu ateşle kavga da ettik güldük de ağladık da ama biz birbirimizle bir olduk alıştık birbirimize sevdik birbirimizi altı yıl habersizce. Dönecektim vatanıma yurduma ama o sonra gelecekti bir gün sonra. Lanet olasıca o gün... Öldü benim ateşim, öldü. Bizim için oradaydı o gün bizim için, bana gelinlik diktirmiş keşke o uçakta bende olsaydım keşke beraber ölseydik. Sevdamız mahşere mi kaldı sevgilim? Öldün sen ama bende öldüm o gün. Sen gidince benim de nefesimin kesildiğini çünkü senin benim nefesim olduğunu, yuvamın yıkıldığını çünkü senin benim yuvam olduğunu, sen toprağa gömülürken benimde enkaz altında kaldığımı bilmediler. Yalvardım ateşim yalvardım sevgilim onlara beni de gömün diye gömmediler "şimdi sen neredesin ben nerede" demiş ya Ahmet kaya ha sevdiğim şimdi sen neredesin ben nerede ayrı yerlerdeyiz sen toprağın altında karanlıkta ben yeryüzünde gökyüzüyle bir arada. Ey kışımın kar'ı, ilkbaharımın çiçeği, son baharımın yaprağı, yazımın güneşi. Ey eşsiz güzelim benim sevdiğim. Neredesin? Hadi gel sevdiğim yaşayamadığımız neyimiz varsa yaşayalım. Ne olur gel imkansızı istemek bile değil bu. Bu ne bilmiyorum bende ama sen gel ben bir tek seni istiyorum bunu biliyorum.

Şimdi sen beni dinledin ya geçmişimi sıra neyde biliyor musun? Sende dostum sen de kimsenin seni dinlemeği bir dünyadasın kimsenin seni duymadığı bir evrende bir başınasın ve şuan ben varım sen konuş diye ben varım ateşin eylülü var tam yanında mavi gözleriyle sana bakan anlat diyen, ateşin eylülüne anlat ben konuşayım sonra sen anlat

Neredesin şimdi sen dostum. Biliyor musun? Bilmiyorsan zaten enkazdasın demektir ve farkındayım evet enkazdasın evet oradasın gelmeyeceğini bildiğin o eli bekliyorsun gelecek mi hayır. Bak dostum dost acı söyler, diyeceğim şu ki eğer sen enkazdaysan kimseyi bekleme tırnaklarınla kazıyarak çıkacaksın oradan. Ruhunun ışıkları mı söndü söndürdüler mi yine bekleme kimseyi çünkü gelmeyecekler o ışığı sen yakacaksın. Eğer o enkazdaysan çıkmayı öğreneceksin eğer ışıkların söndüyse yakmayı öğreneceksin. Eğer hayatın gece gibi karanlıksa o geceye yıldızlar çizmeyi bileceksin benim sana sözüm bunlar ve son yerdesin bunu unutma çalış çabala iyileşeceksin. Bana inan...

Sana söz veriyorum geçecek her şey sen kendi yaranı sarmayı öğreneceksin. Sevgilerimle son cümlelerimle hoşça kal...

Eylül Kurtoğlu Sarman...

Yıllarca kurdum bu hayali Kurtoğlu olmayı olmadı ama şunu unutma bazen çok istesen de gerçekleşmez her şey bunu unutma bir dost nasihati olsun sana Ateşin Eylülünden...    

EYLÜL ATEŞİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin