Haziran

17 2 0
                                    

En değerlime, acısını biraz olsa bile dindirebilmek umuduyla. Seni seviyorum, Çakıltaş'ım.

🖤

Keşke nice haziranlarımız olsaydı, sevgilim.

Sarhoş olduğumuz, arkadaşlarımızla toplanıp tatile gittiğimiz, kafeden çıktığımızda arabayla son ses müzik dinleyerek dolaştığımız bir haziran olsaydı keşke.

Yaz geldi ama üşüyorum.

Yaz geldi ama ben hâlâ sonbahar hissediyorum.

Bir haziran gecesi çıkıp oturduğumda balkonda gözlerim hep siyah bir motorsiklet arıyor.

Şimdi ise seni yalnızca uzaktan görüyorum.

Yanıma gelmek istiyorsun ama hep uzak duruyorsun. Rakıları hep bensiz içiyor, Firuze'yi hep bensiz dinliyorsun.

Senin hatalarına rağmen seni affettim, seni sevdim. Her şey senin suçundu ama ben sana hâlâ güvenmek istedim.

Haziranlarım seninle dolu olsun istedim ama sen o haziranlara sadece gözyaşı serptin. Rakıyı bir de sana içirdin.

Seni çok özledim.

Keşke bu yazdıklarımı görsen, okusan ve sesimi duysan, Diken.

Sana ne söylersem söyleyeyim senden vazgeçmedim. Vazgeçemedim. Ne kadar istesem de çabalasam da yapamadım. Biliyorsun ama ben daha bunu bile kabullenmek istemiyorum.

Ah sevgilim, bizden haziranlarımızı çaldılar.

Hırsızlar, gökteki yıldızlar yetmiyormuş gibi şimdi de geleceğimizi çaldılar.

Sahi, haziran geldi. Tek misin bu Haziran?

Kalbimde sakladığım senin bile hatırlamadığın anılarımız var, Diken. Sen uyurken, bir şeyi izlerken ya da uğraşırken o anları o kadar çok kazıdım ki zihnime başka bir şeye yer kalmadı sana kaldığı kadar.

Göğsümde bir ağırlık var. Nefes almamı zorlaştırıyor ama nefes almak zorundayım bu acıya rağmen. Acısa da nefes almayı öğreniyor insan, acısa da alışıyor.

O balkonda her oturduğumda beni görmek için geldiğini hatırlıyorum. Yine bir Haziran gecesiydi, Diken ve o gün, aklımdan hiç çıkmadı.

Hava otururken terleyeceğim kadar sıcaktı fakat akşam olmuştu ve az da olsa esiyordu. Sigaram dudaklarımla her buluştuğunda aklıma sen geliyordun.

O ilk tanıştığımız gün...

İster istemez gülümsüyor ve sonra fark ederek gülümsememi bastırıyordum. Sanki bir liseliydim ve ilk defa âşık olmuştum.

Bunu sana o zamanlar hiç söyleyemedim ama sana deli divane âşıktım.

Kulaklarıma bir motor sesi dolduğunda kaşlarım hafifçe çatıldı ve gözlerim balkondan aşağıya kaydı.

Seni gördüm.

Gözlerimi kısarak koltuktan kalktım ve korkuluklara ilerleyip hafifçe sarkarak sana baktım. Başını kaldırdın ve bana baktığında göz göze geldik.

"Bu saatte ne işin var burada?" diye sordum sessizce. Sen ise yüzünde hiçbir mimik olmadan bana bakıyordun fakat gözlerin seni ele veriyordu.

KALBE BATAN DİKENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin