Mühür..
Karanlık kurt ve Melezciğin mührü...
Birbirlerine ölümüne düşman iki doğa üstü varlığın kalplerinin mühürlenmesi ve kaderlerini birlikte yazmasına...
O okula sadece insanlardan kaçmak, gizlenmek için gitmiştim. Nereden bilebilirdim ki düşm...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Başımda ki kesin ağrı yavaşça dinerken bedenimde tuhaf bir şeyler hissetmeye başlamıştım. Yerimden doğrulduğumda daha güçlü ve hiçbir duygumu hissedemediğimi anlamıştım.
Şu an tek istediğim şey intikam ve bolca kandı...Bu düşünce bile beni güldürmeye itmişti. Kanın sıcaklığını, akışını ve o acı çığlıkları ile çırpınışları... Büyük bir kahkaha atarak olduğum odadan çıkmak için adım attığımda adımlarım geriye doğru çevirdim.
Öncelikle küçük bir güç almamız lazım Alara.
Kitabın yanına giderek sayfaların hepsini karıştırmaya başladım. Ardından elimi kitabın ortasında olan sayfalarının üzerine bırakarak içindeki enerjiyi çekmeye başladım.
Kitabın içerisinde yoğun bir güç vardı ve şu an o güç damarlarımda dolaşıyordu. Elimi kitaptan çekerken buradaki işimin bittiğini anlamıştım. Bulunduğum odadan çıkarken burnuma birden fazla vampirin kokusu gelmeye başlamıştı.
"Onu bulun! Eğer kaçırırsanız sonunuz diğerleri gibi olur!"
Turgay'ın bağırışlarını duyduğumda şeytanı bir gülüş dudaklarıma esir almıştı. Ara bakalım ama ben karşına çıkmadığım sürece beni bulamayacaksın. Gizli odadan çıkıp merdivenlerden yukarıya doğru koşarken o kızı nerede olduğunu hatırlamaya çalıştım.
"İşte burada!"
Duyduğum yabancı bir sesle hızımı düşerek sese doğru dönmüştüm. Safkan bir vampir beni işaret ederek koşmaya başladığında hareketsizce yerimde durdum ve avımın gelmesini bekledim.
Tam saldıracağı sırada elimi kalbinin içine sokarak bir hışımla çekmiştim. Vampirin cansız bedeni ayaklarımın altına düşerken gözlerim diğer gelen vampirlere kaymıştı. Önde olan vampir elini kaldırarak onları durdururken gözleri yerdeki vampire kaymıştı.
"Alara Hanım lütfen durun." Dediğinde dudaklarımdan histerik bir kahkaha döküldü.
"Neden? Benim eğlencem yeni başlamışken durmak istemiyorum." Dediğimde liderleri olan vampir tekrar konuştu.
"Size zarar vermek istemiyoruz. Lütfen durun." Dediği sırada diğer vampirler çevremi sarmaya başlamıştı. Hiçbir şey yapmadan sadece onları izledim. Akılları sıra beni bir çemberin içine alarak etkisiz hale getirmeye çalışıyorlardı.
Boynuma sert bir şey saplandığını anladığımda elimi boynuma doğru götürüp iğne olarak düşündüğüm cismi çekip çıkarttım.
"Mine çiçeği iğnesi mi?" diyerek aşağılar tarzda konuştuğumda karşımda olan vampirin gözleri iri, iri açılmıştı.
"Peki o zaman sıra bende," diyerek ellerimi önümde çapraz bir şekle getirdim. Ve gözlerimi kapatarak;
"Excutite." Diyerek gözlerimi geri açtığımda mavi bir ışık patlaması yaşanırken çevremde oluşan bütün vampirler yere serilmişti. Gözlerim liderleri olan vampire kaydığında geri, geri yürüdüğünü görmüştüm.
