~Sessiz çığlıklarınında boğulan bir kız, küçük bir kız.
Hayır!!
Kitabımın karakteri değil, bu kız benim, bu kitabı yazan kızın sessiz çığlıkları.
Sesiz çığlıklarınında boğulan birinin hayal dünyasında ki yaşattığı küçük bir hikaye.
Nefesimin kes...
"Off Rüzgar yaa zaten gitmesi zor bide sen üzerime gelme"
Evet ikinci bir veda sahnesiyle karşınızdayım, saat şuan 12.50 civarları , sabah kahvaltıda Rüzgara gidiceğimi kesinleştirdiğimi demiştim, az öncede Yazgı aradı hazırlan geliyoruz dedi, bende arabaylamı otobüslemi gidiceğimizi bilmediğimden rahat birşeyler giymiştim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Zilin çalmasıyla biraz çekinerek birazda üzülerek oturduğum yerden kalktım, hala rüyanın etkisinden çıkamamştım, Yazgı yada diğerlerinin bir yerden çıkıp üzerime atlayacak diye tetikte duruyordum resmen, kendime gelmek için bedenimi silkeleyip kapıya doğru yürüdüm, Rüzgarda arkamdan geliyordu,
Son kez rahatlamak için nefes alıp kapıyı açtım,
"Günaydın, hazır mısın?" dedi kapıda dikilen Yazgı, onu bir süzdüm üzerinde beyaz tişörtü, tişörtüne yakışacak mavi kot giymişti, ona bakmayı kesip illerdeki arabaya yaslanmış kollarını göğsünde başlamış Azat şahsına baktım, oysa mavi tişortunun altına giydiği siyah pantolonlu kombini ile yine yakıyordu.
"Hazırım" dedim ve kapının kenarındaki çantamı aldım, sonra Rüzgar dönüp birazcık parmak ucumda yükselip kollarımı boynuna doladım,
"Yine bir veda" evet yine bir veda ama bu sefer nolucak bende kestiremiyorum, yanlarında kalmak istemediğim kişilerin yanına gidiyordum tekrardan,
"Öyle, yine bir veda" deyip Rüzgardan ayrıldım,
"Selma teyzeyleri görmeyecek misin"
"Yok öyle daha zor oluyor, sen söylersin ona"
Başını salladı, dışarı çıkıp arabaya yöneldim, o sırada arabaya yaslanan Azat elimdeki çantayı alıp bagaja koydu,
Aferin aferin böyle kibar ol,
Yazgı, Azatın yanına bense arkaya geçince araba çalıştırdı, hemen Yazgı arkasına dönüp,
"Bize bir şans verdiğin için sağol, zaten ben senin merhametli biri olduğunu anlamıştım" dedi,
Ben o rüyayı görmesem kimse beni getiremezdi ama neyse bende annenize birşey olmasını isteme diye geçirdim içimden,
Kısaca başımı sallayıp camdan dışarı bakmaya başladım, aklıma gelen şeyle
"Bu arabayla mı gidicez" dedim öne doğru eğilerek,
"Yok otogara bırakıp uçakla gidicez" dedi Azat,
Sende haklısın 16 saat yol yerine 2 saat gitmek varken uça-
Neee uçak mı ama ben hiç uçağa binmedim ki, kemal Sunal gibi kalpten 'hığk' diye gidersem ya,
