17

9.3K 418 59
                                    

keyifli okumalar..

....

Elimdeki kimliğe bakıp, karşımdaki adama baktım, ayağı kalkıp 'siz bunu bana sormadan nasıl yaparsınız' diye bağırmak istiyorum ama sevgili güzel yazarım,

"Lan hep bir sinir hep bir entrika yeter ulan, sakin ol sıradan olaysız bir bölüm olsun" dedi, bende ' büyüksün abla' dedim ve sakin kaldım,hem zaten önden esip gürleyip sonradan kabul etmektense, sözünden dönemktense başta sorunsuzca kabul ederim, onların kanını taşırken kimlik üzerindeki bir yazının bana pek birşey ifade ettiği söylenmez.

(Şimdi ben genel olarak hikayeyi diğer abi kurgularındaki klişelerden farklı yazmaya çalışıyorum yada fazla klişe kullanmıyorum, bu yüzden buraya 'neden hemen kabul etti, böyle saçmalık olmaz yazmayın', hem saçma bulanada zorla okutan yok, kimse ne kitabıma nede karekterlerime hakaret etmeden kitabı sesizce terk etsin, hoş zaten eleştiri ve beğeni yorumlarınıda uygun bir dille cevab veriyorum, kötü yorumlarıda silmiyorum aksine beğeniyorum çünkü benim kitabım mükemmel bir kitap olmayabilir kötü yorumları silerek kitabım mükemmel süsü vermek pek benlik birşey değil)

"Okullarda açılıyor senide Yazgı ve Mirzanın okuduğu koleje yazdırdım", işte buna sinirlenirim beni sen bile tutamazsın yazar hanım,

Ne demek kolej yaa orda tikican zenginler vardır, herkes sakin dersinde işinde gücünde olur yokmuydu ulan bir meslek lisesi her yerinde belalı, tekinsiz tipli, karanlık insanlar dolu olan bir meslek lisesi, çokmu bişey istedim ha,

"Bakın kimlik için sinirli olsamda susyorum (yaktın beni yazar) ama ben buna susumam kolej falana gitmem yokmu burda meslek lisesi" dedim,

Cevher bey bana şaşkınlıkla bakıtı.

Benden nasıl böyle salak oldu diyordur, herkes koleje gitmek ister bu meslek lisesine,

Herkes olmadığım için sorun yok,

"Şimdi sen kolej yerine mesleğemi gitmek istiyorsun" dedi beni teyit etmek için,

Hiç düşünmeden

"Evet" dedim,

"Ama neden kolej değilde meslek tercih ediyorsun" sanane avukat, la havle vela kuvvete,

"Prensip meselesi, herkes sizi gibi kolejlerde okumak zorunda değil avukat bey" dedim sinirle, niye meslek bu kadar kötü bilinen bir okul aslında orda harbi adamlar var bana göre,

"Ben devlet lisesinde okudum yalnız" dedi avukat, şimdi kötü lafı çaktı,

"Buda senin prensip meselen, beni ilgilendirmez yani" ama iyi çevirdim haaa,

"Ben istemiyorum kolej falan, gidip meslek lisesine kaydımı aldırırım" dedim

"Peki senin tercihin sen nasıl istersen öyle olsun ama bugün Mirzayıda al beraber hem okul alışverişi yapın hemde okul kaydını yaptır, üç gün sonra okular açılıyor" dedi Cevher bey,

Bende onaylarcasına başımı salladım,

Kimliği telefonumun arkasına koyarken elimdeki diğer kartı yeni hatırladım, karta bakınca Cevher Cevheroğlu yazıyordu, büyük ihtimalle kredi kartıydı.

Kartı Cevher beyin önüne koyup

"Bunada ihtiyacım yok, zaten burda olduğum sürede kendime çalışmak için iş bulucam" dedim,

Şuan beni okulun ilk dönemine kadar idare edecek param vardı, yazları çalışıp biriktirdiğim için param vardı, zaten ev Selma teyze ve Rıza amcanın olduğu için kira vermiyorduk daha doğrusu almıyorlardı, su ve elktirik faturasınıda iki kişi kolaylıkla ödüyorduk, mutfak alışverişide dahil hepsi marşımızın %15'ini kapsıyordu, yani hiç bir zaman geçimden yana sıkıntımız olmadı çünkü biz 13 yaşında çalışıp kendi emeğimizle ayakta durmaya çalıştık hem ne demişler,

ACININ BEDENİ (DEĞİŞİM) /Gerçek Ailem Kurgusu Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin