Yüzümdeki gri yüz maskesi ve ördekli pijamam ile abimle telefonda konuşuyordum.
"Abi sen hiç aşık oldun mu?" dedim ayağımdaki ponfularımı sağa sola sallayarak ördek figürlerine bakarken.
"Oldum tabi abim insan hiç aşık olmaz mı?" dediğinde sanki ona trip atarmış gibi omuzlarımı silkip bir nefes verdim.
"Nasıl hissettiriyor peki?" diyerek başımı yatağımın başlığına yasladım.Bu sefer derin bir nefes alan abim olmuştu.
"Yani nasıl anlatayım sana..Aşık olunca sevmediğin her şeyi sevmiyorsun. Sevmediğin sözleri, hareketleri..O yapınca sanki sana çok normal bir şey yapıyormuş gibi geliyor." dediğinde bir an olduğum yerde kaldım.Gözlerim kendiliğinden açılırken yayıldığım yerden doğrulup elimi ağzıma götürdüm.
"Peki bir insana aşık olduğunu nasıl anlarsın? Yani mesela onun yakın davranışlarından hem rahatsız okuyorsan hemde uzak kalmak istemiyorsam falan.."
"Onun sana yakınlığından hoşlanıyorsan sende onu seviyorsun demektir.Eğer rahatsız okuyorsan ondan uzaklaşmalısın.Ama eğer ruhu dışında sadece hareketleri seni rahatsız ediyorsa ve uzaklaşamıyorsan,ona aşıksın demektir.Ona aşık olduğun için seni rahatsız eden hareketlerini görünce ister istemez üzülürsün."
Abimin söylediği her cümleyi harfi harfine beynime kazıyıp düşündüm. Yani evet yüzü her şeye rağmen yakışıklı geliyordu.Gülüşü ve yüz hatları da ayrı hoşuma gidiyordu.Konuşmaları,kalın sesi saçmaladığı sürece kulağıma çok hoş geliyordu.
Ama son zamanlardaki davranışları çok garipti.Aşık gibi bakıyordu ama aşık gibi davrammıyordu.Beni çıkmaza sokan buydu.En azından birinde karar verseydi gerekeni yapardım.
Aslında sadece onun için değil ben kendi içimde de çelişki yaşıyordum.Onun bu davranışlarını tanıdığım her hangi biri yapsa çoktan olay polise kadar giderdi. Önce kendim halletmeye çalışırdım, olmadı zaten abim olması gerekeni yapardı.
Ama Berat için aynı şeyleri düşünmüyordum.Kendime bile tuhaf gelen bir konuydu bu.Hem rahatsızmış gibi hissediyordum hemde normalmiş gibi.Bu ikisi arasında gidip gelmek beni çıldırtıyordu.
"Hayırdır,hangi kıza kaptırdın gönlünü?"
Telefonun ucundan abimin sesi geldiğinde kendime gelmiş gibi kafamı iki yana salladım.Benim düşündüğüm konu bambaşkayken abimin sorduğu soru başkaydı.
"Yok abi ya ne gönül kaptırması, arkadaşlarımla konuşuyorduk da öyle bir aklıma geldi."
"Hmm,hadi öyle olsun bakalım."
Abimle bir süre daha telefonla konuştuktan sonra telefonumu şarja takıp yatağımın içine girdim.Çarşafımı çekip altına yatacağım sırada odamın kapısı iki kez çalınmıştı.
"Gel." demememle kapı yavaşça açılmıştı.
Berat siyah kısa kollu tişörtü ve siyah eşofmanı ile içeri girince yutkunarak yatacağım yerden doğruldum.
Gözleri asla bugünkü gibi değildi.Tıpkı bu eve geldiğim ilk günkü gibi normal bir insan gibi bakıyordu.Buna o kadar şaşırmıştım ki dudaklarım kendiliğinden aralanmıştı.
"Müsait misin?" dedi içeriye adımını atmadan.
Kafamı sallayarak sırtımı yatak başlığına yasladım.Kapıyı kapatarak yanıma geldi. Yanıma kadar adımlayıp yatağın kenarına oturunca yüzündeki sıkıntılı ifadeyi daha net görebiliyordum.
"Bir şey mi oldu?" dediğimde derin bir nefes aldı.Cevap vermeyerek elindeki tesbihe bakarak boncuklarını çevirdi.
"Oldu ama ne olduğunu bende bilmiyorum." diyerek tesbihi ile oynamaya devam etti.
Bugün harici şuan gözüme o kadar masum geliyordu ki ne yapacağımı bilemedim.Bağdaş kurduğum yatakta biraz daha ona doğru kayınca kafasını kaldırıp bana baktı.O an dudaklarında oluşan gülümsemeye şahit olunca kaşlarımı çattım.
"Ne gülüyorsun?" dememe kalmadan omuzlarını silkerek gözlerini yüzümde gezdirdi.
O an aklıma geldi.
Yüzümdeki maskeye gülüyordu.
Elimi yüzüme götürüp kurumuş maskeye dokundum.Hâlâ Berat'ın yüzüne bakmaya devam ederken onun yüzündeki gülüş soldu.Tekrar bakışlarını elindeki tesbihe çevirdiğinde odanın içinde yankılanan bir nefes verdim.
"Berat abi,iyi misin?" dedim tekrar. Şuan sadece bana bakmayan yüzüne bakıyordum.Birkaç dakika bir şey söylemedi.Ardından yataktan sarkıttığı bacaklarını yukarı kaldırıp yatağa biraz daha yerleşti ve bana döndü.
"Uyuyamıyorum." diyerek gözlerimin içine baktı.Omuzlarımı silkip dudak büzdüm.
"Neden?"
"Çünkü gözümü kapattığım an nefesim daralıyormuş gibi hissediyorum." dediğinde gözlerine bakıp bir iç geçirdim.
"Neden peki?"
"Bilmiyorum,göğüs kafesim daralıyor. Gözümü açıp karanlığa baktığımda sanki biri beni izliyormuş gibi hissediyorum."
Sonlara doğru sesinin kısılması ve ses tonunun küçük bir çocuk gibi çıkması içimde bir şeylerin kırılmasına sebep olmuştu.Yutkunarak elimi bacağına koydum.
"Güzel şeyler düşünsen olmaz mı,belki uyuyabilirsin o zaman." dediğimde baygın gözleri yavaşça bana döndü. Gözlerini yüzümde uzun uzun gezdirip bir iç geçirdi.
"O yüzden yanına geldim zaten."
Söylediği şeyle yüzüne anlamayarak baktığımda o gözlerimin içine bakmaya devam etti.Kısaca boğazımı temizleyip saçlarımı geriye doğru attım.
"Anlamadım?"
"Yanında uyuyabilir miyim?" dedi sanırım şu zamana kadar duyduğum en masum sesiyle.
Yine yeşil gözlerinde takılı kalmıştım. Gözlerindeki o derin sızı ne kadar ihtiyacı olduğunu resmen bağırarak söylüyordu.Sadece yanımda yatmak ona yetmeyecekti.Bunu anlamıştım.
Yutkunarak sırtımı tamamen arkamdaki yatak başlığına yasladım.Bağdaş kurduğum bacaklarımı öne doğru uzatıp dizime iki kez vurdum.
"Koy kafanı."
Söylediğim şeyle önce boş boş yüzüme baktı.Gözlerindeki şaşkınlığı anlamam uzun sürmemişti.Aynı saniyede gözleri parladı.Fazla vakit kaybetmeden yerinde hareketlenip olduğu yere uzandı.Dizimin üzerine başını hafifçe yasladığında içimin titrediğini hissettim.
Birkaç dakika rahatsız şekilde durdu. Daha sonra dizlerini kendine doğru çekip ellerini göğsünde birleştirdi.Kafasını dizime iyice yerleştirip gözlerini kapattığında derin bir nefes aldım.
Geçen dakikaların ardından nefes alışverişleri düzene girince parmaklarımı yavaşça saçlarının üzerine koydum.Siyah ve parlak saçları o kadar yumuşaktı ki ince parmaklarımın arasında kayıp gidiyordu.Alnına dökülen tutamları geriye doğru tararken yerinde saniyelik hareketlendi.
Elimi saçlarından saliselik olarak çektiğimde bileğimden yakaladı.Tekrar elimi saçlarının üzerine koyup uyku pozisyonuna geçince gülümsedim. Yumuşak saçlarıyla oynamaya devam ederken odanın içinde yankılanan nefes alışverişleri kulağımda yankılanıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
