28. Bölüm

113 10 11
                                    

HYUNJİN 'DEN

BU BÖLÜM TATLI BİR BÖLÜM OLACAK DÜN YAZARKEN AĞLADIĞIM İÇİN BU GÜN DE AĞLAMAK İSTEMİYORUM

gözlerimi açmıştım fakat etraf karanlıktı. Hayır etraf karanlık değildi sadece gözüm bağlanmıştı. Ayrıca bir sandalyeye bağlıydım ve orada uyumuştum. Haliyle bütün her yerim tutulmuştu.

"burası neresi olm. Neredeyim ben"

Demiştim uykulu sesimle. Daha sonra bir kaç adım sesi duymuştum. Ve göz bandım açılmıştı. Karşımda jeongin'i görmem ile ağzımın kocaman açılmıştı.

"jeongin!"

Demiştim inanmazca. Şu an resmen kanlı canlı karşımda duruyordu. Ayrıca dün gidecekmiş gibi konuşmasına rağmen gitmemişti.

"sen... Gitmemişsin?"

Dediğimde gözleri ile Etrafa bakınmış ve düşüncelice konuşmuştu.

"gidecektim deeee merak ettiğim bir kaç şey vardı. Gidemedim. Herneyse konumuz bu değil. Düne ait bir şeyler hatırlıyor musun?"

Demiş ve bana doğru eğilmişti. Gözlerimi yere dikmiş ve biraz düşünmüştüm. Daha sonra tekrar gözlerimi koyu toprak gözlerine çıkarmıştım.

" yani kesik kesik hatırlıyorum. Mesela tek başıma olduğum zamanı çok fazla hatırlamıyorum fakat senin ile ilgili olan ve senin bana söylediğin herşeyi hatırlıyorum. Sahi hani eve bırakacaktın beni?"

Dediğimde kaşlarını çatmıştı.

"ben senin evin değil miyim piç!"

Demiş ve enseme vurmuştu. Hadi ama bu şiddete girer.

"ahh konu dağılıyor. Bir sorgu yapamadım aq"

Dediğinde bu sefer kaşlarını çatan kişi ben olmuştum.

"ne sorgusu?"

Dediğimde derince nefes vermiş ve göz devirmişti. Tamam Bir şeyleri anlamıyor olabilirdim de yani bir insanın üzerine bu kadar gidilmemeliydi.

"dün her bokunu anlattın. Bi ara hangi renk baxer giydiğini de söyleyeceksin sandım da neyseki söylemedin"

İğrenerek bakmıştım ona. "ne var öyleydin" dermişçesine bakmıştı o da bana.

"şimdi hyunjin. Sorduğum bütün sorulara doğru bir şekilde cevap vereceksin tamam mı? Vermezsen bak öylesine kovduğun adamları buldum seni onlara dövdürteceğim"

Dediğinde yanında eski korumalarımın olduğunu yeni fark etmiştim.

"onlar bana vurmaz. Değil mi çocuklar?"

Demiş ve kafamı korumalara çevirmiştim. Hayır anlamında kafa salladıklarında gözlerimi fal taşı gibi açmıştım.

"hadi ama o kadar beraber çalıştık"

Cevap beklemiştim fakat gelmemişti. Onun yerine jeongin'den bir tane daha enseme şaplak gelmişti.

"boş yapma. Soruyorum. Bu larin işi de neyin nesi. Zorundaydım falan diyip duruyordun"

Mensonge // Hyunin (Düzleniyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin