Mert'ten
Son günlerde hiç olmadığım kadar mutluyum. Afra ile yaşadığım anın etkisinden henüz çıkamadım. Ömrüm boyunca asla unutmayacağım. Evet, belki canım ablam yüzünden buluşamadık ama o küçücük yakınlaşma bile benim için çok şey ifade ediyor. Afra benim onu öpmeme izin vermişti...
Ama asla pes etmeyeceğim. O öpücüğü alacağım ve bunu Antalya tatilinde yapacağım. Hatta o öpücüğü almakla kalmayacağım ve Afraya açılacağım. Ama öncelikle Afranın hislerinden %100 emin olmam gerek. Yani onunla daha çok zaman geçirmem gerek. O günden sonra hiç görmedim. İlk olarak ona Antalya'ya beraber gitmeyi teklif edeceğim. Zaten yarın gidiliyor bir an önce yazsam iyi olur.
Mesaj
"Selam Afroş"
"Selam"
"Diyorum ki yarın beraber mi gitsek
Antalyaya???"
"Ne dersin?"
"Olur"
"Tamam. Ben seni yarın sabah alırım."
"Tamamdır"
"Görüşürüz"
...
Yess bee!!!
Afra teklifimi kabul etti. Yarın görüşürüz Afroşum...
Afra'dan
Mert Antalya'ya beraber gitmeyi teklif etti bende kabul ettim etmesine ama geçen geceden dolayı çok utanıyorum. Nasıl yüzüne bakacağım? Sabah ola hayrola...
...
Mertten beklenen mesaj geldi. Kazamız mübarek olsun
"Günaydın" dedim utanarak ve sessizce. O benim aksime her zamanki neşesiyle
"Günaydın afroşcum" dedi. Tebessüm ettim. Kapımı açtı ve arabaya yerleştik.
Yola başladığımızdan beri arabada çıt çıkmıyordu. Konuşacak konu ararken ya da "Konuşsam mı?" diye düşünürken Mert çoktan lafa girmişti. Bana doğru döndü ve
"Ee nasılsın görüşmeyeli?" Dedi
Onun aksine göz temasından kaçınarak
"İyi" dedim.
Sonra Mert gülmeye başladı ve söze gülerek devam etti
"Çok sağol Afracım sorduğun için. Bende iyiyim işte nolsun aynı?" Dedi ve gülmesi durunca devam etti
"Sen iyi misin?? Bir sorun yok demi?"
"İyiyim. Kusura bakma sormadım. Unuttum bir an gerçekten"
"Önemli değil...Ben senin neyin olduğunu biliyorum."
"Neyim varmış?"
Mert biraz duraksadı ve
"Geçen geceden dolayı olabilir mi?" Diye ağzının içinde konuştu.
Ben bu konunun açılacağını düşünmüyordum ve o an şaşırdım ne diyeceğimi bilemedim. Ama dürüst olmak en iyisiydi. Bu konunun konuşulması gerekirdi
"Aslında... Şey..." diye lafı gevelerken,
"Evet, geçen geceden dolayı biraz utanıyorum" Diye patadan diyiverdim.
"Afra, lütfen rahat ol. Utanacak bir şey yok. Biz bunu karşılıklı yaptık sonuçta... Yaniiii.. pek yapamadık amaaa.. ablam sağolsun" dedi ve güldü. Daha sonra söze devam etti "Eğer rahatsız olduysan özür dilerim"
"Saçmalama Mert. Sende dedin ya. Karşılıklı olan bir şey bu. Lütfen özür dileme." Dedim ve Mert de tebessüm etti. Sonradan durduk yere "O zaman unutalım. Olur mu?"
Dedim. Unutmak mı? Ben o anı ölsem unutmam. Neyden bahsediyorum ben???
Mertin biraz önceye göre morali bozuktu
"Okey, unutalım gitsin"
Ah Afra ah!!
Şu dilini bir kere de tut be kızım. Merti istemeden kırdın. Nasıl toparlayacağım? Of, of, of!!!
Durumu toparlamak adına düşünmeye başladım. Nereden konu açsam? Ne yaparsam mertin morali düzelir? Özür mü dilemeliyim? Ben bunları düşünürken epey bir zaman geçti tabi. Bu sırada arabaya ölüm sessizliği hakimdi. Allahımın bir şarkısı bile çalmıyordu.
Ama bir çözüm bulmuştum. Tabi benim muhteşem, eşi benzeri olmayan zekam (!) ile bulduğum şey ne kadar işe yararsa artık...
