(16) Esir

486 47 187
                                    

Merhaba canım okuyucularım nasılsınız? Umarım iyisinizdir. Ee nasıl gidiyor kitap honuşunuza gidiyor mu 🧐?

15. bölümle ilgili bazı okuyucular bazı yerleri anlamadıklarını dile getirmişlerdi birde Yavuz ve Gülşahın nişanının neden erken yaptığımla ilgili bir açıklama yapıcam.

İlk olarak Yavuz ve Gülşahdan bahs edeyim. Yavuz ve Gülşah tim kurulduğu zaman tanışmamışlardı. Daha önceden tanışıyorlar. Biliyorsunuz ikiside başarılarından dolayı ödüllendirilmiş askerler. Bir çok ödül törenine birlikde katıldılar bazı görevlerde yardımlaşdılar falan işte. Yani bunlar 1 ay içinde öyle hemen tanışıp sonrada birbirlerini tanımadan nişanlanmadılar.

Ben önceki bölümlerde bundan bahs etdim sanmışdım. Sizde çok çabuk oldu falan diyince dün önceki bölümlere baktım ve önceki tanışmalarından bahs etmediğimi fark etdim. Bu yanlış anlaşılma için gerçekden çok ama çok özür dilerim.

Şimdide diğer sorulara gelelim.

"Yavuz ve Gökhan küçüklükden beri tanışıyorlar mı?"

Hayır Yavuz ve Gökhan çocukluk arkadaşı değil. Yavuz her gece rüyasında Gökhanın geçmişini rüyasında görüyor. Yani bir nevi rüyalarında Gökhanın geçmişine gidiyor.

Bazı sorularda vardı ama unutdum 😂

Ha unutmadan bunuda söyliyim kitap 1000+ oy aldı. 10.000+ okunma. Belki büyük bir başarı değil ama sizinle beraber daha büyük başarılara adım atacağıma eminim.

Hele ki sadece iki buçuk ayda bu başarıya beni ulaştırdıysanız ohoo biz neleri başarırız dimi?😄💜

Tekrar tekrar teşekkür ederim.

Sizleri çok seviyorum

Şimdide bölüme geçelim

Yazım yanlışları varsa özür dilerim

İyi okumalar dilerim.

~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
&&&

K E Ç M İ Ş      Z A M A N

11.09.2002

Çakır elindeki yeşil hediyye paketine sarılmış küçük kutuyla koşarak Aytac'ın evine hemen varmak istiyordu.

Sonunda evleri arasındaki iki sokağı koşarak Aytacların evinin önüne geldiğinde heyecanla kapıyı çalmaya başladı. Bir kaç saniye sonra kapının açılmasıyla nefes nefese "Merhaba Ceylan teyze Aytac evde mi?" diye sorduğunda Ceylan küçük bir tebessümle

"Merhaba Çakır. Hə evdə sen geç ben çağırayım onu" demesiyle yeşil gözlü çocuk içeri girerek ayakkabılarını çıkarıp salonda Aytacı beklemeye başladı.

Bayrak Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin