-14-

189 19 11
                                    

"atsumu-san, öpüştünüz değil mi?" shoyo o kadar yüksek sesle ve heyecanla sormuştu ki atsumu bunu konuşmak için mutfağa gelmelerinin bir anlamı kalmadığını düşünmüştü. ancak kendi de bir o kadar heyecanlı olduğu için gülümsemesine engel olamıyordu. kalbi daha önce hiç bu kadar hızlı çarpmamıştı, bundan emindi.

"evet, gerçi hâlâ inanamıyorum." kiyoomi kadar olmasa da atsumu da yakın olmadığı insanlarla fiziksel temasa girmeyen bir insandı. konfor alanının içine birini alması için ise uzun zaman geçmesi gerekirdi. bu yüzden romantik ilişkilerden kaçınmıştı, kaçınmadığı noktada da fiziksel teması en aza indirgemeyi tercih ederdi. 

atsumu'nun tüm ayrıntıları aktardığı bir kahvaltı hazırlama seansından sonra diğerlerini çağırdıkları sırada kapı çalmıştı. kiyoomi bugünkü kalabalık için hazırdı, atsumu'yu ziyarete gelecek çok fazla insan olacağını tahmin etmişti. shoyo neşeyle, sanki yeni bir ilişkiye başlamanın heyecanını yaşayan kendiymiş gibi bir hâli vardı, kapıyı açtığında içeri kotaro ve keiji girdi. 

keiji, başıyla herkese selam verirken kotaro her zamanki gibi fiziksel temastan kaçınmamıştı. eskiden kiyoomi'ye çok bulaşmasa da atsumu ile yakınlaştığından beri kiyoomi, onun sarılma isteğini ne zaman reddetse kotaro onun kendisini sevmediğini iddia edip depresif bir hâle bürünüyordu. atsumu'ya gelince izin verip kendine vermemesinin haksızlık olduğunu söylüyordu.

sarılmaları sona erdiğinde hep beraber kahvaltı ettiler. atsumu, oldukça sakin ve mutlu gözüküyordu. hatta uzun zamandır ilk defa bu kadar mutluydu, herkes fark etmişti. kiyoomi'nin içinden bir ses bunun onun evinde toplanan çok sevdiği arkadaşlarının kendine verdiği değeri hissetmesinden daha çok sabahki öpücüklerinden kaynaklandığını söylüyordu. kiyoomi'nin içindeki ses haklıydı. atsumu tüm arkadaşlarını çok sevse de o an hepsinin gitmesini ve kiyoomiyle ertesi sabaha kadar sevişmeyi istiyordu. yine de arkadaşlarının varlığından çok memnundu.

--

"oikawa-san ziyarete gelecekmiş!" shoyo konuşmalardan birinin ortasında söyledi heyecanla. tobio çok mutlu olmuş gibi gözükmüyordu ve shoyo emindi ki tooru'ya sorsa o da sadece kendisini görmeye geldiğini söylerdi. ama shoyo, ikisinin de birbirlerini özlediğini çok iyi biliyordu. 

"oikawa kim ya?" atsumu umusamazca sorunca kiyoomi güldü ve kotaro ona yeni bir canlı türü keşfetmiş gibi baktı. bakmayı da sürdürecekti, keiji onu uyarıp ayıp olduğunu söylemeseydi. atsumu, kiyoomi'nin gülmesine alınmış gibi gözüküyordu.

"kim olduğunu bildiğini hepimiz biliyoruz. tanışmıştık."

"hayır, ben bilmiyordum." dedi kotaro.

"çok ilginç." dedi shoyo ve ekledi. "telefonda konuşurken atsumu-san'da toplanacağımızı söylediğimde o da aynı cümleyi kurmuştu."

"nasıl yani? oikawa, oikawa'nın kim olduğunu bilmiyor muymuş?" kotaro, bunu sorarken çok ciddiydi ve shoyo da onu ciddiye aldı.

"hayır, atsumu-san'ın kim olduğunu bilmiyormuş." 

"yalancıya bak. benimle tanışan kimse beni unutamaz." atsumu biraz alınmış ve sinir olmuş gözüküyordu ama bunu saklamaya çalışıyordu. 

"eminim senin onu hatırlamadığını söylesek o da aynı şeyi derdi." dedi tobio. 

"ah! yani oikawa adam da onun unutulmaz olduğunu düşünüyor!" dedi kotaro ve keiji ona gerekli açıklamayı yaptı. 

"o zaman o bir kopyacı." atsumu bu muhabbetten sıkılmıştı. "niye geliyormuş?"

"beni özlemiş." shoyo kocaman gülümsedi. 

"hayır, aptal, sevgilisini özledi." dedi tobio.

"hayır, bokuto-san, kageyama onun sevgilisine aptal demedi. kendi sevgilisine dedi." keiji'nin kotaro'nun zihnini okuması kotaro'yu çok etkilemiş gözüküyordu. oysa alışık olmalıydı. çok sık yaşanan bir şeydi. kiyoomi, kendi ilişkisinin de bir gün bu noktaya gelip gelmeyeceğini merak etmeye başlamıştı. 

tobio ve shoyo nedeni bilinmez bir şekilde tartışmaya başladığında keiji, kotaro'ya zihin okuyamadığını açıklamaya çalışıyordu. onların bu hâline gülerken atsumu'nın gözleri kiyoomi'ninkilerle kesişti ve diğer her şey anlamını kaybetmiş gibi hissetti. tek duyduğu ses kendi kalbinin atışıydı, tüm odayı dolduruyor gibiydi. ikili, anlaşmış gibi kalktı ve diğerlerine çaktırmadan atsumu'nun odasına kaçtı. yoklukları fark edildiğinde ise shoyo diğerlerini, yani kotaro'yu, onları yalnız bırakmaya ikna etti.

stay with me | sakuatsuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin