~My Cool Bully~ / Minsung

✨~ 8 ~✨

Off offf medya yıkılıyoo yıkılıyooo bu arada fikir için SonayEyllOflu teşekkür ederim <33

~~~

Eve gelmiştim. Kapıyı açmadan önce telefonumu çıkartıp kamerayı açmıştım, gözlerime baktım. Ağladığım belli olmuş mu, kızarmış mı diye bakmak için. Kızarıklık yoktu, telefonumu cebime koyup kapıyı açtım.

Changbin salonda elinde telefonla oturuyordu. Beni görünce kalkıp yanıma geldi.

-Changbin: Heh Minho, tam zamanında geldin.
-Minho: Ne oldu? Nereye gidiyosun? Hazırlanmışsın, takım elbise  falan giymişsin.
-Changbin: Yengenle buluşucam.
-Minho: Oooo. Changbin bir şey diyeceğim.
-Changbin: Çabuk söyle çıkmam lazım.
-Minho: Siz buluşmadan sonra, bi nikah dairesine gitsenize.
-Changbin: Aslında düşünüyordum ama hemen olmaz bence.
-Minho: Yok be tam zamanı. Aaa, yüzük aldın mı sen! Bak sakın unuttum deme!
-Changbin: Aaa bak onu unuttum işte yaa hemen gidip yüzük almam lazı-
-Minho: Ya Changbin dalga geçiyorum, hala anlamadın mı cidden?

Changbin'in yüzünde hem şaşkınlık hem de üzüntü ifadesi vardı. Galiba içinden bana sövüyor olabilirdi.

-Minho: Daha ikinci buluşmadan hemen böyle olur mu?
(Evet aşk uzmanımız Lee Minho.)

-Changbin: İkinci buluşma olduğunu nereden biliyorsun?
-Minho: Siz ne zamandır berabersiniz?
-Changbin: 1 Aydır.
-Minho: OHAAA. Ve bunu bana daha yeni mi söylüyorsun!
-Changbin: Gerçekten söyleyecektim ama doğru zamanı bulamadım.
-Minho: Lan 1 aydır hiç mi doğru zamanı bulamadın. Neyse hadi git yengemi bekletme geldiğin zaman ne yaptığınızı hemen bana anlatıyorsun.
-Changbin: Tamam, tamam anlatırım. Bu arada geç gelebilirim haberin olsun, kendine dikkat et ben çıkıyorum, görüşürüz.
-Minho: Görüşürüz.

Vay be Changbin'e bak sen. Yıllardır, sevgili olmak ne demek onu bilmeyen adam kendisine sevgili yapmıştı. Acaba Felix'le bende birkaç sene sonra sevgili yapar mıydık? Bence hiç öyle bir şey olacağını düşünmüyorum ama.
(Kesin aşko kesin sevgili yaparsınız.)

Changbin gittikten sonra odama gidip üstümü değiştirip günlük kıyafetlerimi giydim. Sonra mutfağa gidip masada duran hazır noodle'ı gördüm. Aldım içine sıcak su koyup birkaç dakika bekledim ve yedim.
(Afied honey sugar olsun.)

Kendime çok kızıyordum. Ben gerçekten salaktım. Neden okulda o olayı Chan'a anlatmamıştım, hala anlamıyorum. Chan'ın da güvenini boşa çıkardım. Keşke olayı anlatabilseydim.

Noodle yedikten sonra salona geçip elime telefonu alıp koltuğa oturmuştum. Biraz zaman geçtikten sonra kapı çalmıştı.

~UwU~

Kapıyı açtığımda gelen kişi Chan'dı. Şaşırmıştım.

-Chan: Selam. Seninle bir şey konuşmak istiyorum.

Onu görünce donup kalmıştım, hiç bir şey söyleyemiyordum.

-Chan: Minho?
İsmimi söylediği zaman irkilmiştim ve kendime gelmiştim.

-Chan: İçeri gelebilir miyim?
-Minho: T-tabii, g-gelebilirsin. Sen salona geç, g-geliyorum.
-Chan: Tamam.
Kapıyı kapatıp salona geçtim.