Kod Adı: Serçe (+18)

1.Kitap VII.Bölüm

Hello!! Napıyorsunuz. Bakalım.

Bir bölümle birlikte yeniden sizlerleyiz.

Yorum yapıp beğenmeyi unutmayınız Ayçicekleri!!!!

Keyifli okumalar;

🌻

Dönerciye yakın eski bir depoda durdum. Hızla araçtan indiğimde belimdeki silahı çıkardım, yavaşça depoya doğru ilerledim.

"Götürme lan onu! İt herif!" Diye bağırdı Hakan. Ardından kulakları sağır edecek bir kadın çığlığı.

"Yardım edin nolur!" Serçe. Serçe'm ağlıyordu. Hızla sesin geldiği yöne doğru ilerledim.

"Mert! Sen ve Ayberk gidin Hakan'ı kurtarın! Biz komutanla gidiyoruz!" Diye bağırdı Doğan. Hızla ormanlık alana doğru ilerledik.

"Serçe!" Diye bağırdım. Uzaklardan çaresizce sesi geliyordu.

"Yalvarıyorum kurtar beni! Çok canım yanıyor!" Hızla ormanın derinliklerine doğru indim, buz gibi ormanda acı dolu çığlıkları duyuluyordu. Yardım istiyordu. "Sancak!"

"Burdayız Sancak Binbaşı!" Diye bağırdı Güray. Sağıma baktığımda bir barajın tam önünde duruyordu. Oraya doğru ilerlediğimde Serçe'nin şakağına silah dayamıştı.

Üstünde beyaz askılı bir elbise karın boşluğundan süzülen kanlar, dizleri titriyordu. "Bırak o'nu!" Diye bağırdım. Güray kahkaha attı.

"Lasmin, Doğan, Aykut! Sizlerde hoşgeldiniz." Dedi Güray. Herkes silahını Güray'a doğrulttu. "Zavallı kız! Çok canı yanıyor!" Birkaç adım geriye gittiğinde bağırdım.

"Yapma!" Dediğimde güldü. Serçe yüzme bilmiyordu, Serçe yüzemez.

Biri arka diz kapağıma sertçe vurduğunda dizlerimin üstüne çöktüm silahımı ayağıyla itti, Lasmin, Doğan, Aykut'ta benim gibiydi.

Elleri sımsıkı tutulmuştu. "Abi, getirdik." Dedi bir adam. Altında asker yeşiline yakın bir şalvar vardı, elinde ise kocaman bir araba tekerleği.

Tekerlek bir halata bağlıydı. "Ölmek istemiyorum!" Diye bağırdı Serçe. Mavi gözlerinde dinmek bilmeyen gözyaşları, yüzü kan revan içindeydi. Serçe'nin ayak bileğine halatı bağlamaya başladığında çırpınmaya başladım.

Güray Serçe'nin ayağına bağladığı halatı baraja attığında Serçe gözden kayboldu, hızla yerimden doğrulup baraja doğru koştum. Birkaç el silah sesi duyulduğunda bedenim çoktan baraja atlamıştı.

Serçe yoktu. Barajın derinliklerine indiğimde orada cansız şekilde yatan bir beden vardı, hızla ayağındaki halatı çözüp belinden tuttum.