İlahi Bakış Açısı
Dün gerçekleşen kartopu yarısından sonra her kes yorgun düşmüştü. Jungkook Taehyung'a o kadar çok kartopu fırlatmıştı ki, Taehyung soğuktan grip olmuştu. Tabi geçici bir şeydi fakat Jungkook onu iyileştirmeyi kendine iş bilmişti. Kaldıkları evde Jungkook onu asla yalnız bırakmıyordu fakat şu sıralar canını sıkan bir kişi vardı.
Bu kişi aynı sınıfta olduğu A-yun'du. İki gündür Taehyung'un peşini bırakmamış ve onları her gece rahatsız etmişti. Bu gün de olmaması için her duayı ediyordu. Bu sabah hepsi birlikte burada olan bir kafede sabah yemeği yemiştiler. Eğlenceli yemekten sonra ormanı gezmiş ve eğlenmiştiler. Akşam olduğunda ise bir ateş yakıp etrafında oturmuştular. Kahakahalarla sohbet etmiş ve korku hikâyeleri anlatmıştılar birbirlerine.
Dopdolu bir günden sonra ise eve gelmiştiler. Çoğu kişi uyumuştu fakat enerji dolu Jungkook ve işleri birikmiş Taehyung uyumamıştı. Taehyung okuldaki yeni değişiklikler yüzünden yeni liste hazırlıyordu. Bu ise nerden baksanız bir iki ay sürüyor. Fakat Taehyung bunların hepsini sadece bir haftada yapması gerek ve bundan şimdi haberi oldu.
Jungkook eğlenceli bir şarkı mırıldanarak popcornları bir kaseye koymuştu. Kalçasını hareket ettirerek dans ediyor ve tatilinin tadını çıkarıyordu. Tabi sınavlar onu biraz geriyordu ama tatilde bunlar düşünülmez, değil mi?
"Jungkook, susar mısın odaklanamada zorluk çekiyorum." Jungkook anında sustuğunda bir tane muzlu süt ve bir tane kutu kola alıp mutfaktan çıkmıştı. Elindekileri orta sehpaya yerleştirip Taehyung'un odasına gitti. Azıcık açık olan kapıdan kafasını içeri sokup içeri baktı. Taehyung yeşil kanepesinde oturmuş laptopında birşeyler yapıyordu.
"Gire bilir miyim Prensim?"
"Hayır."
"Ama neden?" Dudağını büzüp söylediğinde Taehyung bir dakika bile gözünü laptopından ayırmıyordu.
"İşlerim var Jungkook."
"Ama lütfen yaa, o A-yun yüzünden zaten normal bir akşam geçitemez olduk. Ne olur ki, birlikte film izlesek." Taehyung yaptığı hatanın sinirini kanepenin kolçağından şiddetli vuruşuyla çıkarmıştı. Jungkook'a kötü bir söz söylememek için kendini çok zor tutuyordu. Miniğinin ne kadar kırılgan ve ağlak biri olduğunu bildiği için gereksiz hitaparda bulunmuyordu.
Laptopıyla birlikte ayağa kalktı ve Jungkook'a baktı. "Geliyorum ama eğer ki yanlış yapmama neden olursan orayı terk ederim ve bu ömrümüzde seninle bir daha film falan izlemem." Jungkook sırıttı. "Pekâlâ, dizi de olur. Neden olmasın?" Kendi yaptığı espriye güldüğünde Taehyung göz devirip yanından geçti ve salona doğru ilerledi.
"Ayı desen var, öküz desen var, yakışık desen var, boy desen- Neyse Jungkook kendine gel!" Birden kendi düşüncelerine dalıp gittiğinde gerçekliğin farkına vardı ve aklındaki bütün düşünceleri bir dolaba kaldırıp odadan çıktı. Taehyung'un yanına gittiğinde kanepede oturmuş yine kendi işini yaptığını gördü. Ona güzelce bir göz devirip yanında oturdu.
"Korku filmi açıyorum, eğer korkacak olursanız bana sarıla bilirsiniz." Taehyung gülmemek için yanaklarına işkence ettiğinde Jungkook dediklerinde gayet de ciddiydi.
Bir tane korku filmi seçip patlamış mısırını kucağına koydu. Hâlâ daha başlama sürecinde olduğu için Jungkook Taehyung'un ne yaptığına bakmıştı. Ne kadar da sıkıcı diye düşünmüştü kendi kendine. Yüzünü buruşturup Taehyung'a kısa bir bakış attı ve tekrar ekrana baktı.
"Sen sıkılımıyor musun bunu yaptığında?" Sadece başını iki yana sallamış ve onu kelimenin tam anlamıyla geçiştirmişti. Jungkook kalçasından yardım alarak onun yanından uzaklaşıp kanepenin diğer ucunda oturdu. Film başladığında Jungkook patlamış mısırını yiyerek filmi heyecanla izliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aienkien | Taekook
Fanfictionİmkânsız aşkın bir türünü daha duymuş muydunuz? Texting | düzyazı(bolca düzyazı) Semetae! Ukekook! Yan shipler • { Yoonmin, Namjin }