"Yeni okuluna hoş geldin Yn kızım, umarım burayı seversin."
Müdür gülümseyerek bunları dediğinde aynı şekilde gülümsedin sende,
"Seveceğim düşünüyorum efendim. Tekrar teşekkürler."
Müdürün odasından çıktığında mutluluktan ağlayabilirdin. Bu kadar güzel bir okula girdiğin için çok mutluydun
Müdür okulla ilgili bilgileri içeren kağıdı sana vermişti. Kısaca göz gezdirdin.
Yemek, tenefüs, ders saatleri ve zamanları yazıyordu. Bir de okulda her hafta bir kere spor turnuvaları olduğunu öğrenmiştin.
Katılmak için müdür, bir yada iki spor seçmeni söylemişti. Sende voleybolu yeterli görmüştün.
Bugün müdürün dediği gibi okula başlamayacaktın, yarın başlayacaktın.
Kağıdı cebine koyup tekrardan bahçeye çıktın. Şimdi eve gidip yarın için hazırlanman gerekiyordu.
Bahçeye öylesine baktığında bir kızı gördün, o an uzaktan o kadar cok Avril'e benzetmiştin ki bir an o sandın.
Hay gözümü sikeyim ya, bu nasıl halisünayson? Çok özledim galiba..
Biraz uzağında bir çocukla konuşuyordu, hatta belki kavga ediyordu.
Kavglara bulaşmaktan nefret ederdin ama merak ettin ve onları duyabileceğin bir yere geçtin.
Bahçedekilerin sesinden pek de anlaşılmıyordu konuştukları. Sarı saçlı, yeşil gözlü bir kızdı. Hatta şirin bile duruyordu.
Karşısındaki uzun saçlı, dudağında bir piercing olan çocuksa ondan bir hayli uzundu.
Kız ne kadar sinirli görünse de karşısındaki çocuk sanki onunla alay eder gibi bir ifadeyle bakıyordu. Ve bu biraz sinir bozucuydu.
Kız sinirle gitmeye yöneldiğinde çocuk, onun kolunu tuttu ve gitmesine izin vermedi.
Of n'apıyorsun Yn ya, madem izledin gidip kıza yardım et bir zahmet.
Her konuda çekingen olabilirdin ama kavga konularında asla.
Ah, canım ailem sağolsun.
Sarı saçlı kızın yanına geldin ve omzuna hafifçe dokundun,
"Bir sorun mu var? Bu çocuk seni rahatsız mı ediyor yoksa?" diye sorduğunda ikisinin de gözü sana döndü.
Kız bir an bir şey söyleyecek olsa da kısaca çocuğa baktı ve sonra demekten vazgeçti.
Bunun üzerine çocuk kaşlarını kaldırarak sana baktı
"Seni bu okulda hiç görmedim. Yeni misin yoksa?"
"Evet, yeniyim." Bunu dediğinde sarışın kız sanki kendini ateşe atmışsın gibi baktı sana.
Neden öyle baktı ki? Ne dedim şimdi?
Çocuk hafifçe sırıtarak sana kısaca baktı. Konudan sapmadın,
"İleriden sizi gördüm ve bence kızı rahatsız ediyordun. Rahat bırak onu."
"Yoksa? Okula yeni geldin madem, bu özgüven nereden geliyor küçük hanım?"
Of, umarım bu çocuk okulun zorbası falan değildir hiç uğraşamam.
Sarışın kız araya girdi, "Tom kes şunu! Okuldaki diğer kızlara davrandığın gibi ona davranamazsın."
Demek adı Tom.
Bir dakika, diğer kızlara nasıl davranıyordu ki?
Tom bıkkın bir ifadeyle göz devirdi, "Belki de yapabilirim, hatta yaparım." deyip tekrar seni inceledi.
Sarışın kız öfkeyle bir şeyler mırıldandığı sırada yanınıza siyah saçlı bir çocuk yaklaştı, bunun üzerine kız derin bir nefes aldı,
"Bill, şu ikizini al buradan."
Adının Bill olduğunu öğrendiğin çocuk önce sana baktı, "Sen yeni misin?" Evet anlamında başını salladın. Sıcak bir şekilde baktı sana,
"Hoşgeldin, umarım bu okulu seversin. Adın ne?"
"Yn."
"Memnun olduk Yn."
Bill Tom'u alıp gittiğinde sarışın kız sana baktı,
"Böyle bir anda tanıştığımız için üzgünüm, Tom biraz şey... Herneyse, sadece bence ona pek yanaşma olur mu?"
Anlamayarak ona baktın, "Neden?"
Kız gözlerini kaçırdı, "O sadece kızları eğlenmek için kullanan birisi. Ama Bill çok iyidir."
Başını salladın, "Onu fark ettim, peki. Sanırım haklısındır, şey, az önce ne konuşuyordunuz?"
"Ah şey, dediğim gibi benzer bir şey işte. Okuldaki kızlar o kadar aptal ki kullanıldıklarını bildiklerine rağmen hâlâ Tom'un peşinde koşuyorlar... Hemde hepsi."
Yüzünü buruşturdun, "Onlardan biri olmadığımız için çok mutluyum şuan."
Kız gülümseyerek sana elini uzattı, "Baştan alalım o zaman, ben Bella."
Aynı şekilde gülümsedin ve elini sıktın, "Bende Yn. Memnun oldum"
"Bende. Bence iyi arkadaş olabiliriz Yn. Zaten düzgün arkadaşım yok, hehe."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YABANCI / TOM KAULITZ
Teen FictionKendini beğenmişin teki! Sana ölüp biten kızların amına koyayım Kaulitz!