YABANCI / TOM KAULITZ

BÖLÜM 23

Okulun bahçesine girdiğinizde o kadar çok ses vardı ki hemen dibindeki Bella'nın sesini bile zor duyuyordun. Yakınınızdaki bir kız bağırınca Mathew yüzünü buruşturarak kulağını kapadı,

'' Kulağımın dibinde ne bağırıyorsun kızım ya?'' Kız onu siklememişti bile. Belli ki sarhoştu. Daha yeni başlamamış mıydı ya bunlar ne ara sarhoş olmuştu ki?

Boş masaya geldiğinizde Avril konuştu, '' Bu kadar kalabalık mıydı bu okul ya?  Şuna bak aşiret gibi. Hatta ordu, sülale. Of, başladım mal gibi konuşmaya.''

Bu sırada yanınıza sarışın, yeşil gözlü kısa bir kız yanaştı, kısa su yeşili bir elbisesi vardı. Bella onu görünce çok da içten olmadığını anladığın bir tebessümle ona el salladı, '' Chloe, selam! Çok güzel olmuşsun!'' 

Bir dakika bu Chloe, o salak grubumuza yanlışlıkla giren Chloe miydi?

'' Ya teşekkür ederim canım, sen de çok güzelsin.'' dedi sonra Avril ve bana döndü, '' Sizde çok güzel olmuşsunuz kızlar. Chloe ben, geçen yanlış gruba giren.'' Avril'ın elini sıktıktan sonra elini bana uzattı, hafifçe gülümseyerek elini sıkarken konuştu,

''Sen Yn'sin değil mi? 12-C'denim ben, çok dışarı falan çıkmadığım için tanışmıyoruz.'' başımı salladım yine çok da samimi olmayan bir samimiyetle gülümserken, '' Evet.''

'' Şey ya, bizimkiler daha gelmemiş, bir kaç dakika burada dursam aslında?'' dedi. Herkes kabul edince Chloe, Mathew'le sohbet etmeye başladı. Daha sonra size döndü,

'' Siz bir şey içmeyecek misiniz? İlk katta baştaki sınıfta tüm içecekler.'' Bella başını salladı. '' Olur aslında. Kim ne içiyor?'' 

Sen pek içki sevmediğin için şarap istedin, Avril'de seninle aynı fikirde olduğu için kırmızı şarap  söyledi. Mathew votka istedi ve Tom ve Bill'de bira istedi. 

'' Biz gidelim Avril'le almaya.'' dedin çünkü lavaboya da uğrayacaktın. 

Avril ile üst kata giderken neden içeceklerin üst katta olduğunu sorguluyordun. Sınıfa geldiğinizde içeri girdin. Avril içkileri alırken omzundaki çantanın omzunu ağrıtmaya başladığını fark ettin. Ve sıranın üstüne koydun.

'' Aldım.'' Avril tutman için ikisini sana verdiğinde çantayı oraya koyduğunu unuttun. Sınıftan çıktıktan sonra geri masaya geldiniz. Bu sırada Chloe, geçen yaşadığı bir olayı anlatıyordu,

'' Geçen de yine yanlış gruba aldılar beni ya. Bu sefer de proje grubuna girecekken bizim erkeklerin grubunda buldum kendimi! Mesajlara bir bakayım dedim bakmaz olaydım, öğrendim tüm ne konuştuklarını ayy.'' dedi yüzünü buruşturup. Bunu niye size anlatıyor anlamamıştın ama Mathew onu dinliyordu.

'' Yani ben o grupta değilim ona göre. Yanlış anlaşılmasın. Çok boş ya o sohbetleri, başka işeri yok sanki.'' dedi Mathew içkisinden bir yudum alırken. Herkes hafif içki almışken Mathew votka tercih etmişti. 

Bu sırada müdür yardımcısı görünmüştü, '' Eğlencenizi bozmayacağım çocuklar ama bir duyuru yapacağım. Birazdan iki yetenekli öğrencimizin gitar ve piyano çalmasını istiyoruz.'' dediğinde çoğu kişi -özellikle kızlar- başlarını Tom'a çevirmişti.

Herkes Tom'un ne kadar güzel gitar çaldığını biliyordu. Müdür yardımcısı güldü, '' Sanırım gitaristimiz belli çoktan?'' herkes bağırdığında Tom güldü ve müdür yardımcısının  yanına geldi. Önde büyük bir yüksek yer vardı sahne gibi. 

'' evet, peki piyanoyu kim çalmak ister?'' çoğu kız hemen ellerini kaldırmıştı bile. Bu sırada Avril hemen elini tutup seni müdürün yanına sürükledi,

'' Hocam Yn küçüklüğünden beri harika piyano çalıyor.'' evet bu doğruydu. Küçüklüğünden beri piyanoya merakın vardı. İlk önce anneannenin sana aldığı oyuncak piyanoyla başlamıştı herşey. Neredeyse kendi kenine öğrenmiştin çalmayı.

'' Öyle mi?'' dedi müdür. ''Pekala, o zaman geç bakalım Yn.'' 

Gergin bir şekilde yukarı sahneye çıktığında Tom kaşlarını kaldırarak sana baktı, '' Piyano çalmayı bildiğini bilmiyordum.''

'' Piyanoyu görene kadar bende çalmayı bildiğimi unutmuştum.'' uzun zamandır çalmamış olsanda unutmamıştın.