BÖLÜM 10

349 28 17
                                    


KİTAP VOTE  YADA OKUMA ALMASA BİLE YAZIYORUM ÇÜNKÜ YENİ BİR KİTAP KONUM VAR BU BİTİNCE ONU YAYINLAYACAĞIMM

Bella gittikten sonra Tom, bir tane top aldı ve sana attı, ''Önce parmak bas.'' topu havaya atıp parmak bastın ve Tom'a gönderdin. Tom topu tutup başını salladı, '' Fena değil, şimdi manşet.'' tekrar manşet atmak için topu sana attığında elini yan yana alt üste getirip baş parmaklarını yan yana koyup topu ona attın.



'' Bir elinin parmaklarını bükmen lazım yanlız.''



''Ne alaka böyle de doğru. Nasıl oynandığını biliyorum.'' diye çıkıştın. Eskiden Avril ile az oynamamıştın bu oyunu.



''Bende biliyorum hatta senden daha iyi ve ben nasıl diyorsam o doğru. Şimdi servis at.'' sabır çekerek derin bir nefes aldın. Topu sana verdiğinde olduğun yerden biraz geri gittin. Sonra koşup topu havaya attın ve sertçe elinin içiyle topa vurdun. Bence güzel vurmuştun.



'' Daha yükseğe sıçramalısın. Ayrıca maçta da bu kadar hızlı vurursan top dışarı çıkar.'' off, ne de bilmiş.



''Madem hep hatalıyım, sende yap yaptıklarımıu da görelim.''



Tom sözüne sırıttı ve başını salladı. Parmak bas ve manşeti yaptıktan sonra geri çekilde ve koşarak zıplayıp topa vurdu.



Tamam, belki de cidden güzel oynuyordur. Ama bu kadar gıcık olmak zorunda değil.



Topunuzu bir kız Tom'a verdi. Of, verirken kocaman sırıtması göz devirmene neden oldu, ''Bu ne be, okulun popüler çocuğu falan mısın sen?'' dedin topu onun elinden alırken.



'' Bu rolü ben seçmedim tatlım, elimde olan bir şey değil.'' yerine geçerken mırıldandın,



''Sende ne buluyorlar anlamıyorum..'' dediğini duymuştu, küçük bir kahkaha attı,



''Zamanla anlarsın, o kadar kızın peşimde olması çok yorucu. Neyse, Tanrı özenerek yaratmış katlanacağız mecbur.''



Belli belli...



'' Sevgilin de var mı öyle 3-4 tane?'' dedin alaylı bir sesle. O ise yüzünü buruşturdu, ''Oradan bakınca yavşak gibi mi duruyorum? Belki evet ama öyle bir şey yapmayacak kadar kendime saygım var çok şükür. Sevgilim falan da yok.''



Tek kaşını kaldırarak ona baktın, '' Nasıl sevgiliniz yok 'Bay Ultra Yakışıklı'?'' topu sektirdin.



'' Hm, hiçbiri ilgimi çekmiyor yada yanımda bulunacak kadar çekici değiller diyelim.'' Kesinlike kendini beğenmişin teki! Sana ölüp biten kızların a*ına koyayım Kaulitz.



'' Tabi, çok üzüldüm şuanda sana uygun olamadıkları için. Onların arasında olduğum için içim ne kadar rahat anlatamam.'' dedin topu ona atarken. Kim bu kadar egolu birisiyle olmak isterdi ki? Tamam kabul edelim tüm okuldaki kızlar, ama en azından sen değil.



Topu karşılayıp sana parmak basarak geri attı, ''Onların arasında? Onların arasında olduğunu nereden çıkardın?'' topu ona atmak yerine tutup kaşlarını çattın, '' Aman Tanrım 'Bay Ultra Yakışıklı', yoksa değil miyim?''



'' Daha üst seviyedesin diyelim.''



''Bir de seviyelere mi ayırdın? Nasıl bir manyaksın sen?'' dediğin onu güldürdü,



'' Of, tabi benim tarafımdan bu sözleri duyunca egon okşandı. Merak etme, biraz üstündesin dedim. Yani bir tık daha güzel. Ama bu yanımda bulunman için yeterli değil.'' topu ona attın,



'' Ya, şuan senin yanında bulunmak için yetersiz olduğuma hiç bu kadar mutlu olmamıştım!''



hayır yani yakışıklı olabilirdi diğerlerine göre, ama herkese göre yakışıklı değildi, mesela bana! Tamam çirkin demiyorum ama o kadar abartılmaya gerek yok ki canım! A aa...



'' Fazla kendinden eminsin.'' dedi topu sana atarken, '' Amabak gör, en fazla bir kaç haftaya sende diğer kızlar gibi olacaksın.'' hayretle ona baktın,

'' Diğer kızlar gibi?''



''Evet, diğer kızlar gibi. İzle ve gör, sende bana aşık olacaksın.''



ALLAH'IN BU NASIL BİR ÖZGÜVENDİ BÖYLE? CİDDEN BUNUN OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORSA HAYATININ HATASINI YAPIYORDU.



Ben öyle kolay etkilenen biri olmamıştım, etrafımdakiler gibi. Bir kaç haftaymış peh! Yıllar geçse ona aşık olmam ben!



'' Öyle bir şey olmayacak. Beni diğer kızlara benzetme budala.'' dedin topa manşet vurarken. Bunun olacağını düşünüp büyük hata yapıyordu. Manşetine smaçla karşılık verdiğinde tekrar manşetle kurtardın. Ah siktir bileğim, bu kadar sert vurmak zorunda mı?!



'' Çok mu sert vurdum?''



''Hayır, devam.'' 



Topu atmaya devam ederken gülerek konuştu, '' İddiasına bile varım. Ne dersin?'' başını sallayıp alayla güldün, ''Böyle saçma bir şey için iddiaya mı gireceğiz yani?'' başını salladı,



''Evet, ne o, yoksa kazanamayacağını mı düşünüyorsun?'' topa smaç bastın ama kurtardı,



''Hah! Hayır elbette. İyi tamam, madem kendinden o kadar eminsin girelim iddiaya. Nesine?''



''Hiçbirşey. Kazanan zaten haklı çıkacak. Yetmez mi?'' başını salladın, ''Yeter.'' topu elinde tutup yanına geldi ve elini uzattı, uzattığı serçe parmayını sende parmağınla sıktın.



'' Ben kazanacağım zaten de neyse.. Şansını dene Kaulitz. Ama emin ol öyle diğer kızlar gibi kolay kapılmam, haberin olsun.'' kaşlarını kaldırdı,



''Göreceğiz. Yanlız, elbette bana aşık olman için ekstra bir şey yapmama gerek yok ama gerekirse yaparım.'' öyle olsun, Kaulitz. Dene bakalım.



''Elinden geleni yap.''

YABANCI  / TOM KAULITZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin