29

290 33 15
                                    

Geldiğimde yine kapıda Jay'le karşılaştım.

"Ooo Heeseung Bey'e bak. Nelerle gelmiş."

"Hiç sorma ya." dedim ve biraz kravatı gevşettim.

"Ne oldu? Bir anda nerden esti bunları giymek?"

"Jaeyun giydirtti."

"Tarzını yengeme bırakmalısın Heeseung."

"O kadar mı?"

"O kadar." Jay'in yanından Hoon çıktı.

"Vay amirim bugün ayrı bir yakışıklı olmuşsunuz."

"Sağ ol sağ ol."

"Yoksa biri için mi böyle süslendiniz?"

"Hayır tabii ki."

"Sevgilisi böyle giydirmiş."

"Sevgiliniz mi var? Hayırlı olsun."

"İkiniz beni lafa tutmak için mi burdasınız? İşiniz yok mu?"

"Seni böyle görünce şaşırdık Heeseung. Hem baksana diğerleri de sana bakıyor." dediğimde etrafa göz gezdirdim.

"İşinize dönün! Siz de." dedim ve Jay'lere döndüm.

"Emriniz olur amirim." dedi Jay ve gülerek arkasını döndü. Hoon'un elini tuttu ve gitti.

Ben de odaya geçtim. Evden çıkmadan önce Jaeyun'a söz verdiğim için kravatımı bile çıkarmıyordum.

Cidden çok iş birikmişti. Birkaç dosyayı önüme aldım ve bakınmaya başladım.

Bir süre sonra kapımı biri çaldı. "Gir." dediğimde gördüğüm şey elindeki tabletle ve gözleri yaşlı kapıda duran Hoon oldu.

"Ne oldu?"

"Özür dilerim."

"Ne için?"

"Bunu görmeniz gerek." dedi ve elindeki tabletle içeri girdi. Yanıma geldi ve tableti masaya koyup kafasını çevirdi.

Bir kamera kaydıydı. Videoyu açtım ve izlemeye başladım.

O an anladım Hoon'un ağlama sebebini.

Kapı açıldı.

"Bak Heeseung yenge seni ziyarete gelmiş-"

Kafamı kaldırıp onlara bakmaya başladım.

"Hoon?" dedi ve Jae'nin yanından ayrılıp onun yanına gitti.

"İyi misin sevgilim-"

"Dokunma bana." dedi ve geri çekildi.

Jaeyun "Ne old-" diyecekti ki üstümdeki ceketi çıkarıp kenara koydum.

"Bana söz vermiştin."

"Bana yalan söylemediğini söylemiştin."

"Ne? Ne yalanı?"

Boy You Really Got My Soul | HeejakeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin