Kapıda oturmuş elimi sarıyordum ki Yoongi Hyung yanıma oturdu.
"İyi bir dövmüşsün sanırım. Elinin hâline bak."
"Teşekkür ederim."
Elini sırtıma koydu ve "İnsanın sevdiğine zarar gelince ne kadar mahvoluyor biliyorum. Aklından ona yapabilmek için yüzlerce şey geçiyor ama yasak olduğunu bildiği için yapamayınca ne kadar kötü olduğunu da."
"Siz de mi?"
"Hm hm. Polislik kolay iş değil. Nerden ne zaman ve kim olduğunu bilmeden bazen insan tutuluyor birine. Sizin Jaeyun'la olan hikayenizi duydum. Bizimki de aynı sizin gibiydi.
Benimkinin farkı cidden başına açılan bir iş olmasıydı. Jaeyun bunu farkında değildi ama o öyleydi.""Saygısızlık olmazsa kim bu?"
"Yoongi!" diyip yanımıza gelen Hoseok Hyung'u gördüm.
"Geliyor bak." dedi ve ayağa kalkıp ona doğru gelen Hoseok Hyung'un yanına gidip ona sarıldı.
Ayrıldıklarında elindeki poşeti Yoongi Hyung'a uzattı. "Acıkmışsındır. Sana getirdim."
Elindekini aldı ve sonra ellerini birleştirip öptü. "Teşekkür ederim sevgilim."
"Aa bu bahsettiğin çocuk değil mi?" diyip yanıma geldi.
"Heeseung'sun di mi?"
"Evet hyung."
"Başına gelenleri duydum. Geçmiş olsun."
"Teşekkür ederim."
"Eline ne oldu?"
Yoongi Hyung kolunu onun omzuna attı ve "Yıllar önce benim başıma gelen bir şey onun da başına gelince benim yapamadığımı yapması için izin verdim."
"Adamı mı dövdürttün?"
"Belki."
"Çocuğun başına senin yüzünden bela açılırsa ne yapıcaksın?"
"Tch açılmaz. Hâllederim ben."
"Tabii. Sonuçta Min Yoongi'sin sen di mi?"
"Hayır. Sonuçta senin sevgilinim."
Güldü ve "Öyle olsun Min Yoongi Bey." diyip ona döndü. "Biraz kıyafetine dikkat et." diyip kravatını düzeltti.
"Sen ediyosun ya, benim etmeme gerek mi var..."
Elim kendi kravatıma gitti. Aklıma Jae'nin bağladığı geldi.
Telefonum çalmaya başladı. Cebimden çıkardığımda Niki'ydi.
Telefonu açtım ve kulağıma götürdüm. "Efendim?"
"Heeseung, Jaeyun uyandı."
"Heeseung nerdesin?"
"Geliyorum sevgilim hemen geliyorum."
"Durmadan Heeseung nerde diye soruyor. Diyemiyorum birilerinin ağzına sıçmaya gitti diye panik olmasın diye."
Güldüm ve "İyi yapıyorsun. Söyleme. Ben de geliyorum hemen."
"Tamam bekliyorum."
Telefonu kapattım ve ayaklandım.
"Ne oldu? Nereye?"
"Jaeyun uyanmış."
"Oo hayırlı olsun. Geçmiş olsuna geliriz şu içerdekini hâlledip."
"Tekrar teşekkür ederim."
"Rica ederim. Hadi koş bekletme sevgilini."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boy You Really Got My Soul | Heejake
Fanfiction"Anladığın dilden konuşacağım. Doğruyu söylersen istediğini alırsın ama yalan söylersen..."