Su Damlaları

5.3K 372 342
                                    

Selamlar çikolatalarım, keyifli okumalar. Buraya bir kalbinizi alabilir miyim?

-

İzmir

"Sare ya bana her şeyi anlatırsın ya da sonuçlarına katlanırsın."

"Sen bana hiçbir şey yapamazsın bir kere. Mahvettin kızının hayatını farkında mısın? İğrenç bir insansın, evimden gitmezsen polis çağıracağım." Sare 155'i tuşladı.

"Bırak o telefonu aptal. Başından beri seni hiç sevmemiştim zaten, kızımın aklına giren hep sendin. Şimdi bana Benan'ın nerede olduğunu söylüyorsun."

Siren sesleri etrafı sarınca Sare içten içe rahatlamıştı. Tuğba canını bir hayli sıkmıştı çünkü. Polisler eve geldiğinde, tedbir amaçlı aldığı ses kayıtlarını da polise vermişti. Tuğba'nın avukat oluşu Sare için bir dezavantajdı.

"Seni mahvedeceğim, duydun mu beni?"

"Hadi ikile, insan müsveddesi."

Kapıyı sertçe çarptı. Telefonuna sarılıp Berk'i aradı. "Berk, ben çok kötüyüm."

"Ne oldu, evde misin?"

"Evet."

"Tamam geliyorum."

--

Bir yumruk daha.

"Sen nasıl gitmezsin lan oraya? Sen gitmediysen kim gidip ateş açtı o evde?"

"A-abi yemin ederim bilmiyorum, bağışla canımı. İri yarı bir adam, beni bayılttı tam ben gidecekken apartmana. Yemin ederim."

"Kes, tamam kes. Adamın tipi nasıldı?"

"Abi, uzundu çok. Yüzünde maskesi vardı. K-kolunda dövmeler vardı, gözü...Abi gözleri kahverengiydi."

"Vereceğin detayın a*mına koyayım. Türkiye'nin yarısından çoğunun gözü kahverengi." Nefes verdi Serdar. "Seni öldürmeden git buradan, uzaklaş bu şehirden."

Gömleğinin kollarını kıvırıyordu, burnundan soluyordu aynı zamanda, kafasında cevaplayamayacağı kadar fazla sorusu vardı.

-

Muğla

"Benan ne diyor bu çocuk?"

"Akalp bilmiyorum, saçmalıyor." Hande yine ne anlatmış olabilirdi ki? Mutluluk bana haram mıydı? "Gerçekten saçmalıyorlar, sen bana inanmıyor musun?"

"İnanıyorum ama bu çocuk neyine güvenerek böyle konuşuyor? Yediği dayak yetmemiş mi?"

Böyle düşünmekte haklıydı, neden böyle dediğini ben de anlamamıştım. "Akalp, cidden bak, mutluyuz, iyiyiz. Sorun olmasın o bize, n'olur." Bir adım atıp Akalp'e sarıldım. Telefonu bırakıp o da sarıldı.

"Şimdi atalım şu hattını." Çıkardığı hattı kırıp yenisini takmıştı. Kendi telefonuna da kısa bir çağrı atıp telefonumu verdi.

"Numaranda bolca sekiz ve iki var, en sevdiklerin."

"Uğurlu rakamlarımı da bilirmiş."
Gülümsedim. Sosyal medya hesaplarımı kontrol etmek için bakıp silecektim. Annem ve babam oradan da bana yazmışlardı. Panikleyip bütün hesaplarımı sildim. Akalp tedbir amaçlı Sare ya da Elif'e bile numaramı vermememi söylemişti. Haklıydı. Annem, Sare'yi kolayca tehdit edebilirdi.

BANA SENİ ANLAT +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin