Rahat bişeyler giyinip yatağa uzandım. Çok yorgundum. Direk uyumuşum. Sabah erken kalkıp bi duş aldım. Ardından odama geçip bol pantalon, içine beyaz göbek üstü kalın askılı bi crop ve takımın kısa siyah ceketini giyindim. Elime telefonumu ve çantamı alıp aşağıya indim. Eda erken çıkmıştı bugün. Kendime dolabdan atıştırmalık bişeyler alıp yedim ve evden çıktım.
Holdinge geldiğimde arabayı park ettim ve arabadan indim. O an bişey dikkatimi çekti. Arabamın yan tarafında duran rs200 O geceki motor. Çarpışmakdan kılpayı kurtulduğum şahısın motoruydu bu.
İyide burada ne işi vardı. Merakıma yenildim yine. Holdinge girip güvenliği aradım. Harun abiyi gördüğümde yanına koştum. "Günaydın Harun abi" dedim aceleyle. Bir yandan da etrafa bakınıyordum. "Günaydın Gece kızımda hayırdır. Acelen var galiba" dedi. Başımla onayladım. "Ya dışarda bi motor varda. Buraya kasklı biri girdi mi acaba?" dedim. Harun abi kafasını salladı. "Arlas Bey'in odasının yerini sorup yukarı çıktı." dediğinde gülümsedim ve hızla asansöre koştum. Asansöre binip kendi katımıza çıktığımda Arlas'ın odasına yöneldim. Kapıyı tıklatacağım sırada içerdeki bağırış seslerini duydum. Kapıya bi kaç kez vurdum ama bağırış seslerinden başka bişey yoktu.
İçeriye girdiğimde karşılaştığım manzara garipti. Bir kaç dosya yere saçılmıştı. Arlas cam kenarın da sinirle başını ovalıyordu. Kuzey ise masaya yaslanmış ve kollarını önünde bağlamış şekilde yeri izliyordu. Onların karşısında benim gibi kumral benim boylarımda, beyaz şort etek üstüne siyah göbek üstü sweatshirt giymiş bi kız vardı. Kapıyı kapatıp içeriye girdim ama kız dışında kimse umursamadı. Kızın yüzü asıktı. Sebebini bilmiyordum ama öğrenmem çok zaman almayacak gibiydi. Küçük masanın üstündeki kaskı gördüğümde aşağıdaki motorun karşımdaki kıza ait olduğunu anlamıştım.
