5. Bölüm: Aile

48 5 4
                                    


𝗦𝗘𝗟𝗔𝗠𝗠𝗦𝗦.

𝗬𝗘𝗡𝗜̇ 𝗕𝗢̈𝗟𝗨̈𝗠 𝗩𝗘 𝗬𝗘𝗡𝗜̇ 𝗠𝗔𝗖𝗘𝗥𝗔𝗔𝗔.
𝗞𝗘𝗬𝗜̇𝗙𝗟𝗜̇ 𝗢𝗞𝗨𝗠𝗔𝗟𝗔𝗥 𝗗𝗜̇𝗟𝗘𝗥𝗜̇𝗠𝗠

~~~~~

Bazen acısa da canlar, susmayı öğrenirsin. Ağlamazsın belki de.
Tıpkı uzun zaman önce benim yaptığım gibi.

"Arlas Bey!" diye bağırdım başımı tutarak merdivenlerden inerken. Karşıma çıkan Kuzey'in yüzü oldukca neşeli görünüyordu. Sanırım uyku sersemliğinden ötürü burada olmasına şaşırmış, sonrasında Arlas Bey ile yaşadığını hatırlamıştım.

"Oo" dedi uzatarak. "Gece hanım, naber?" dedi gülerek.
İşaret parmağıyla tuttuğum başımı
işaret etti. "Kafa yerinde mi?" dedi
kah kaha atarak. Oldukca sinir bozucu bir herifti.

"Kuzey sabah sabah uğraşma benle git başımdan!" dedim sinirle.
Merdivenlerden gömleğinin
kolunu ilikleyen Arlas Bey
indi. Bense hâlâ sızlanarak başımı tutuyordum. Gözlerim onu bulmuş, kaşlarım çatılmıştı.

"Arlas Bey beni buraya siz mi getirdiniz?" dedim başımı ovalamaya devam ederek. Başını ağırca salladı.
"Seni o kadar içmişken eve götüremezdim Gece. Arkadaşın 
Eda endişelenirdi" dedi. Haklıydı. Eda içmemi istemediği için bu konuda çok endişelenirdi. "Anladım teşekkür ederim düşünceniz için. Evimin anahtarını arabanıza koymuştum, mümkünse alabilir miyim?" dedim başımı ovalamaya devam ederek.
Arlas Bey masanın üstünü işaret etti.
Arkamdaki masaya baktığımda anahtarlarımı gördüm ve bi kaç adım
atıp anahtarlarımı aldım. "İzninizle." dedim kapıya yönelirken. Kuzey birden önüme geçip yolumu kesmişti. "Oo," dedi yine uzatarak. "Nereye böyle Gece hanım?" dedi kapıyı tutarken. "Eve Kuzey bey eve!" dedim başımı tutarken. "Ben seni bırakırım." dedi Arlas Bey tahminime göre mutfağa giderken. "Gerek yok Arlas Bey. Kendim giderim." dedim ve yeniden Kuzey'e döndüm. "Sende tırmalamak isteyen kediler gibi bakma suratıma da çekil şurdan." dedim ve Kuzey'i geçip kapıyı açarak evden çıktım.

Kuzey peşimden seslensede aldırmadan yola doğru ilerledim.
Geçen ilk taksiyi durdurup bindikden sonra evime götürmesi için adresi verdim. Gözlerim camı bulurken aklımdan geçen düşünceler sebebiyle kaşlarımı çattım.

Gece çok sarhoştum ve ben sarhoş olunca asla susmazdım. Oldukca çok saçmalardım. Ya gece yine saçmaladıysam?

En büyük utancım bu olurdu.

-Arlas Aksoy-

Gece evden çıkıp gittiğinde sırıtıp Kuzey'in hazırladığı kahvaltı masasına oturdum. Kuzey'de karşımdaki yerini alıp gözlerini yüzüme dikti. "Neydi bu şimdi?" dedi kaşlarını çatarak. "Kaçtı." dedim hafif gülerek. "Oo," dedi uzatarak. "Gece neler oldu acaba?" dedi muzip bir alayla. Yüzüne ters bi bakış attım ama
Kuzey susma taraftarı değildi, aldırmadan hâlâ gülüyordu. "Aynen
Kuzey yatağa attım kızı." dediğimde ciddice kaşlarını çatmıştı. Yüzü sorgular bir hâl aldığında derin bir nefes aldım. "Oha harbi mi lan?" dedi beklenen soruyu sorarak. "Delimisin oğlum ya." dedim elime aldığım telefonuma bakarak.

"Belki bir gün o da olur kardeşim. Bakarsınız evlenmiş çocuk yapmışsınız. Hikâyenin sonu evli, mutlu çocuklu." dedi gür bir kahkaha atarak. Yüzüm anında buruşmuş, kaşlarım çatılmıştı. İmkansızdı. "Saçmalama lan!" dediğimde aldırmadan gülmeye devam etti.

"Ben mi saçmalıyorum? Güldürme beni. Ahanda buraya yazıyorum." derken işaret parmağı masanın üzerinde gezinmişti. "Sen ve Gece evlenip çocuk yapacaksın. Eğer bu gerçek olmazsa bende Kuzey değilim." dedi kendinden oldukca emin bir şekilde. Nedense Kuzey'in her dediği
çıkıyordu. Daha doğrusu böyle kesin konuştuğunda çıkıyordu.

YANKIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin