BÖLÜM 6

7.1K 248 8
                                    

Merhaba! ♥️

Nasılsınız?

İşlerim nedeniyle bölümü gününde yazıp yayınlayamadım kusura bakmayın. Ancak onun yerine bir duyuru paylaşmıştım beni takip edenler görmüştür. Bu yüzden takip etmeyenler ederse böyle durumlarda haberdar olabilirler.

Herkese keyifli okumalar diliyorum. 🧡

Oy verip yorum bırakmayı ihmal etmeyin lütfen. 🙏🏻

Yeni bölümde görüşürüz!😍

Yeni bölümde görüşürüz!😍

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Nihat!"

Gelen misafirleri içeriye buyur ettikten sonra kimseye çaktırmadan derin bir nefes aldı Fatma. Tüm bedenine stres dolduğunu hissediyordu. Bir yandan da kocası kendisini istemeye geldiğinde bu denli heyecan yaptığını hatırlamadığını anımsamak kendisini suçlu hissetmesine neden olmuştu. Oysa bu adamı ne kadardır görüyordu ki? Gerçi kocasını da sadece bir ya da iki kez falan görmüş ondan sonra da adamın karısı olup çıkmıştı. Buralarda böyleydi zaten ve doğrusu herkeste bunu böyle bellediğinden garipsemiyordu. Onlar için olağan olan buydu kesinlikle. "Hoşgeldiniz bakam."

Dedi Kerime Ana, gelini Fatma'yı severdi ve doğruya doğru ona bir talip çıkmasından dolayı memnun olmuştu. Kızın yaşı daha çok gençti ve ölmüş kocasının ardından nereye kadar yas tutabilirdi ki? Hayat devam ediyordu ve kızın da eninde sonunda bir can yoldaşına ihtiyacı olacağını biliyordu. Şimdi bu genç adamın neyin nesi olduğunu etraflıca öğrenmekle başlayacaktı işe eğer olabilecek gibi bir şeyse de Fatma'nın onunla evlenmesine gayette güzel razı gelirdi. Zaten bu rızayı verecek kendisinden başka da kimse yoktu; işte birkaç Fatma'nın uzaktan akrabaları dışında. Anne - babasını kaybedeli epey zaman olmuştu. "Hoşbulduk nasılsınız bakam, iyi misiniz?",

"İyiyiz Allah'a şükür geçinip gideyriz.",

"Maşallah maşallah." Onlar konuşmaya devam ederken Kerime Hanım, Fatma'ya bir bakış gönderince genç kadın usulca gözlerini kırptı ve daha sonrasında o sevimli köy evinin mutfağına girip kahve yapmaya başladı. Heyecandan ellerinin buz tutmaya başlamış olduğunu hissediyordu. Bunun böyle olması gerçekten kendisini bir garip hissetmesini sağlamıştı. Şu radyolarda falan yapılan piyeslerde ya da destanlarda, efsanelerde bahsedilen "aşk" adı verilen şey bu olabilir miydi? O güzel gözlü adamın yaptığı iş dışında başka hiçbir şeyi ile ilgili gram fikri yoktu ancak adama uzaktan uzağa bile kapılmış sayılırdı. Terlediğini hissettiğinde onun tam zıttı olarak buz kesmiş olan ellerini kendisine doğru yavaş yavaş savurup yelpaze yapmaya başladı.

"Sakin ol" diye kendi kendisine telkinler vermeye koyulduğu sırada bir gözü de tüpe koyduğu bakır cezvedeydi. Hayatında en heyecanlı şekilde yaptığı kahve kesinlikle bu olabilirdi. Gelenlerin sayısına göre çıkardığı fincanlara kahvenin köpüklerini paylaştırmaya başladı bir süre sonra diğer yandan da hala kendisini sakinleştirebilmenin derdine düşmüştü. Elim ayağım titrer de bir sakarlık yaparım, diye çok korkuyordu. Ancak, bunu kesinlikle aşmak zorunda olduğunun da farkındaydı. Aşmazsa bir çuval inciri berbat edebilirdi.

Fatma | Eski Çorap (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin