BÖLÜM 27

833 66 3
                                    

Herkese merhaba! ♥️

Evet, sonunda bölüm geliyor. Nasılsınız? Biraz fazla beklettim sanırım. Ama gerçekten vakit olmadı birde malum Bebek Için'i de bekleyenler olduğu için onun bölümünü yazmakla ilgilendiğimden hemen Fatma'ya geçemedim. Yani geçmem zaman aldı. Kusura bakmayın lütfen.

Hadi daha fazla gevezelik yapmadan sizi Fatma ile baş başa bırakayım. Umarım bölümü severek okursunuz! 🙏🏻♥️

Bence bölüm biraz duygusal olacak. 😢

Oy verip yorum bırakmayı ihmal etmeyin lütfen. 🙏🏻

Görüşmek üzere! ♥️

Görüşmek üzere! ♥️

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Kerime Ana!"

Ağlamaktan başı zonklar hale gelmişti artık Fatma'nın. Canı çok yanıyordu bir ananın kaybını bir kere daha yaşamak genç kadın için oldukça zor olmuştu. Düşündükçe işin içinden çıkamadığını hissediyor ve için için ağlamaya devam ediyordu. "Gitti anam" diye mırıldandığında Mesude ona üzgünce bakıp kardaşım dediği kadının omzunu teskin etmek istercesine sıvazladı. "Geçecek" demek istiyordu ancak acıların zor geçtiğini çok iyi biliyordu. Fatma elindeki mendille gözünden akan yaşları sildikten sonra derin bir nefes aldı. "Anam için bol bol dua etmekten başka çare yok Mesude kardaşım.",

"Edeceğiz mari, etmez miyiz hiç?" Evi birden bomboş kalıvermişti sanki Kerime hanımın. Ondan geriye ise birkaç eşya, kocası Ekrem bey ve gelini ile torunları kalmıştı işte! Sadece buydu; hepsi bu! "Kapımız kapandı.",

"Şşş! Deme üyle ne kapanması? Ekrem amca burda hem..." Doğru Ekrem bey buradaydı. Kerime hanım burada, evinde yaşamak istediğini söyleyince kadını kırmamış ve kadının yanına taşınmıştı evlendikten sonra yaşlı adam. Ama şimdi belki de kendi köyünde onu bekleyen evine dönerdi.

"Ya giderse?",

"Düşünme bunları." Demişti ki evin kapısı tıklatıldı. Köydeki kadınlar toplanıp dualar etmek için gelmişlerdi kesin! Öğlen vakti yaşlı kadını defnetmişlerdi ve acısı derin olduğundan gözü bir şey görecek halde değildi doğrusu Fatma'nın. Bir yanı da bol bol dua etmesi gerektiğinin farkındaydı. Bu kadın ona anasından sonra ana olmuş, desteğini eksik etmemişti hiç. Öyle ki Nihat'ı da kendi evladının yerine koymuştu. O acı haberin geldiği anı düşündüğünden bu yana içine daha da fazla ağlama hissi geliyordu.

Sıkıntı ile soludu genç adam ve elini karısının omzuna atıp kadının omzuna dökülen saçlarıyla oynayarak konuşmaya başladı. "Biraz sıkıntı çekeceğiz gibi duruyor Fatma'm..."

Bu kasabada ev yaptırmaya karar vermişlerdi kısa bir süre önce ve dolayısıyla da eskisi kadar rahat davranamayacaklardı. Biraz kemerleri sıkmaları gerektiğinin farkındaydı ikisi de. "Dişimizi sıkarız olsun varsın."

Fatma | Eski Çorap (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin