Herkese merhaba! ♥️
Ufacık bir aranın ardından yine buradayız. Nasılsınız? ♥️
Umarım fazla bekletmemişimdir. 🙏🏻
Her birinize keyifli okumalar dilemeden önce oy verip yorum bırakmayı ihmal etmemenizi rica ediyorum. Hepinizin düşünceleri ayrı ayrı benim için çok önemli. Ufacık da olsa yazarak düşüncelerinizi belirtirseniz mutlu olacağım. :)
Daha fazla gevezelik yapmadan herkese keyifli okumalar! ♥️
"Alışmak..."Gözlerini ağlamalarıyla odayı inleten bebeğinin sesiyle yorgun bir şekilde açtı Fatma. İstanbul'a geleli bir süre geçmiş olmasına rağmen oğlu hala yeni düzenine, yeni evlerine bir türlü alışamamış olacak ki sakin bir bebek olmasına rağmen geceleri odayı inletiyordu. Nasıl kalktığını dahi bilemeden bebekleri için hazır ettikleri ahşap beşikten ağlayan oğlunu kucağına aldı ve pışpışlamaya başladı. Ancak bebeğin avaz avaz ağlamaya devam etmekten başka bir şey yaptığı yoktu. Genç kadın da gün içerisinde haddinden fazla yorulduğu için bezgin bir şekilde iç çekmeden edemedi. Diğer yandan da bebeğin ağlama sesinden dolayı kocasının ve çocuklarının uyanmasından çekiniyordu. Sabah hepsi erkenden kalkmak zorundalardı. "Şşş! Ama herkesi uyandırıvaracan kızanım."
Derken sırtını sıvazlayıp biraz olsun sakinleştirmeye çalıştı Fatma ancak oğlunun pek de annesinin bu beklentisini karşılayacakmış gibi bir hali yoktu doğrusu. Birazdan genç kadında onunla beraber ağlamaya başlayabilirdi doğrusu. Esneyip gözlerini sıkıca yumarken derince bir nefes aldı. "Bana bak popona şamar geleyri amma!"
Dedi munzur ve aynı zamanda uykulu bir tınıyla. Elbette ki küçücük bebeğine el kaldıracak değildi. "Hadi annem hadi uyu bakam ha?"
Çaresizce söylenmeye devam ederken bulduğu emziği bebeğe vermeye çalıştı. Lakin bebek başını çevirip ağlamaya devam edince sinirlerine hakim olamayarak onu beşiğine bıraktı. Sinirden boğazı düğüm düğüm olmuş ve ağlamamak için kendisini zor tutuyordu. Nihat gözlerini ağlayan oğlunun sesiyle açtığında gözlerini kısarak odada bakındı. Fatma'sı neredeyse ağlamak üzereydi. Belli ki küçük bebek annesini zorlamak dışında herhangi bir şey yapmamıştı yine. Geceleri son zamanlarda epey zor geçiyordu. Kimi zaman yani haftasonları Nihat ilgilenmeye çalışıyordu fakat hafta içi Fatma'yı zor zamanlar bekliyordu işte. "Fatma'm..."
Nihat'ın sesini duyunca iç çekti Fatma sonunda adamın uyanmasını sağlamıştı küçük bebek. Kocasına yanıt vermeden bebeği tekrardan kucağına aldı ve pışpışlamaya başladı. Küçük sıpa bana mısın demiyordu resmen! "Ben uyutayım ha?",
"Uyu sen Nihat'ım erken kalkeysin sabah." Dediği sırada kucağındaki bebek iç çekmeye başlamış fakat hala güçlü ağlamasını da sürdürmeye devam ediyordu. Sonunda yorgun düşeceğini kendisi de biliyordu ve bunun bir an evvel olmasını diliyordu artık. Oğlu minik eliyle saçının bir tutamını kavrayıp çektiğinde canı acıyınca soludu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Fatma | Eski Çorap (Tamamlandı)
Ficción históricaSıkıntıyla iç çekti genç kadın. "Şu köye eski çorapçı bile gelse evlencem!" Sözcükler sihirlidir derler ve bazen söylediğin o söz senin kaderin olur. Fatma yaşadığı peş peşe acıların ardından ettiği o cümlenin gerçek olacağını nereden bilebilirdi ki?